Top
Prof. Dr. Erol Ulusoy

Prof. Dr. Erol Ulusoy

erolulusoy@milliyet.com.tr

11/12/2021

Şirket boşanması

EŞLER AYRILIRKEN ŞİRKET HİSSELERİNİ NASIL PAYLAŞIR?

Boşanma durumunda eşlerin kendi adına şirket hissesi varsa, bu hisselerin ve dağıtılan kâr paylarının paylaşımı merak konusu... Şirket hissesinin karşılık ödenerek alınıp alınmaması önemli bir husus. Gelin, birlikte inceleyelim...

Boşanma ile sona eren evliliklerde, eşler arasında malların nasıl paylaşılacağı önemli bir sorun...

Özellikle eşlerin kendi adlarına şirket hisselerine sahip olmaları halinde, bu hisselerin ve bu hisseler için dağıtılan kâr paylarının paylaşımı kafa karışıklığına neden oluyor.

Bizde, Türk Medeni Kanunu md 202 hükmüne göre, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin uygulanması esastır. Ama eşlere, mal rejimi sözleşmesiyle diğer mal rejimleri olan mal ayrılığını, paylaşmalı mal ayrılığını veya mal ortaklığını seçme hakkı da tanımıştır.

Edinilmiş mal mı?

Yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılmaya göre, eşler evlilik birliğinin kurulmasından sonra edindikleri malları eşit olarak paylaşırlar. Bu da şu demek, eşlerden birisinin evlilikten sonra sermaye koyarak kurduğu bir şirketteki hissesi, ya da kurulu bir şirkette başkalarından satın alarak edindiği hisseler edinilmiş mal niteliğinde olacağından, boşanma halinde hisselerin yarısı diğer eşe ait olacaktır.

Şirket boşanması

Bankadaki mevduat ve taşınmazlar...

İster evlenmeden önce ister evlendikten sonra olsun, şirket hisse ve ortaklık paylarına düşen, ister dağıtılmış olsun, ister dağıtılmamış olsun bütün kâr paylarının yarısı, edinilmiş mal niteliğinde olduğundan, diğer eşe aittir.

Bankadaki mevduatın faiz gelirinin yarısı diğer eşe aittir. Bankadaki paranın evlenmeden önce kazanılmış olmasında, yani bu paranın kazanılmasında eşin hiçbir katkısının bulunmamasının bir önemi yoktur.

Taşınmazlardan elde edinilen kira gelirinin yarısı, diğer eşe aittir. Taşınmazın evlenmeden önce kazanılmış kişisel mal olması önemli değildir. Bir şarkıcının evlenmeden önce yaptığı bestesi için evlendikten sonra elde edeceği telif gelirinin yarısı, boşanılan eşe aittir.

Bir yönetmenin evlenmeden yıllar önce çektiği film için evlilik döneminde elde edeceği telifin yarısı boşanılan eşe ait.

var taboolaDivId = "";var taboolaPlacement = "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId = "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" + 6659173;taboolaPlacement="Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId = "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" + 6659173;taboolaPlacement = "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola = window._taboola || [];_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/prof-dr-erol-ulusoy/sirket-bosanmasi-6659173' });

Hisseler miras yoluyla gelirse ne olur?

Eşlerin hiçbir karşılık ödemeden edindikleri şirket hisseleri kişisel mal olacağından, bunlar edinilmiş mal sayılmadığından, boşanma halinde paylaşılmaz. Önemli olan husus, şirket hissesinin bir karşılık ödenerek alınıp alınmadığıdır. En tipik örnek, miras yoluyla edinilen şirket hissesidir.

Ancak burada kanaatimce şöyle bir husus özellik arz eder; eşin evlenmeden önce sahip olduğu bankadaki mevduatını sermaye olarak koyarak bir şirkete kurucu ortak olması, ya da mevcut bir şirketteki hisseleri satın alması halinde de şirket hisseleri edinilmiş mal olmamalı ve boşanma halinde paylaşılmamalı. Neden mi?

Kişisel mallar

Çünkü evlenmeden önceki banka mevduatı, TMK md 222/2 hükmüne göre kişisel maldır. Eş, para niteliğindeki banka mevduatını evlendikten sonra şirket hissesine dönüştürmektedir. Yani kişisel malın sadece türü değişmektedir, kişisel mal olma şeklindeki hukuki niteliği değişmemektedir.

Eşin evlilik öncesi sahip olduğu taşınmazı satıp parasını nakdi sermaye veya taşınmazı doğrudan ayni sermaye olarak koyarak kuracağı şirketteki hisseleri, edinilmiş mal değil, kişisel maldır ve boşanmada paylaşılma tabi olmaz, mal rejiminin tasfiyesinde dikkate alınmaz.

İŞTE GERÇEK BİR OLAY

6 yıllık evlilik sonrası kâr payı nasıl dağılır?

Bir eşin ister kişisel mal niteliğinde olsun, ister edinilmiş mal niteliğinde olsun, şirket hisselerinden elde edeceği kar payları ne olacak, paylaşılacak mı?

Gerçek bir olay ile anlatalım; Firuze Hanım ile Korhan Bey 2003’te evlenip, 6 yıldan biraz fazla evli kalıp, 2009’da boşanmışlar.

Firuze Hanım’ın kimya sektöründeki bir anonim şirkette yüzde 98 hissesi vardır. Şirket hiç kâr payı dağıtmamış, bilançoya göre hesaplanan tüm şirket gelirini her yıl genel kurul kararı ile yedek akçelere aktarmıştır.

Boşanmadan sonra acaba Korhan Bey, bu kâr paylarının edinilmiş mal olduğunu iddia edip, yarısını isteyebilir mi?

Öncelikle şunu belirteyim, mal rejimi boşanma kararının kesinleştiği tarihte değil, boşanma davasını açıldığı tarihte sona erer. Yani boşanma davası açıldıktan sonra şirketin elde ettiği karlar veya zararlar, boşanan diğer eş için önemli değil.

Firuze Hanım, şirketi evlenmeden önce 1999’da kurduğunu, kişisel mal niteliğindeki şirket hissesine düşen kâr paylarının da paylaşılamayacağını ileri sürer.

Hukuki durum öyle mi?

TMK madde 219/4 ve 221/2 hükümlerine göre, aksi mal rejimi sözleşmesiyle kararlaştırılmamışsa, kişisel malların gelirleri kişisel paylaşıma kapalı kişisel mal değil, boşanma halinde yarı yarıya paylaşılması gereken edinilmiş maldır.

Buna göre, Firuze Hanım, evlenmeden önce sahip olduğu yüzde 98 şirket hissesine düşen şirket kâr paylarının yarısını Korhan Bey ile paylaşmak zorundadır. Nihai noktayı öyle koydu 2021 tarihli kararıyla Yargıtay HGK E. 2020/8-458 K. 2021/889.

Eşe değil, şirkete yönelmek gerekiyor

Burada şirketler hukukundan kaynaklanan başka bir özellik olduğunu belirtmem gerekiyor; ya şirket hiçbir zaman yılık bilanço kârının dağıtımına değil de olağanüstü yedek akçe olarak ayrılmasına karar vermişse ne olacak? Firuze Hanım’a evlilik süresince şirket hiçbir kâr payı dağıtmamışsa ne olacak?

Genel kurul kârın dağıtımına karar vermedikçe, ortak veya hissedar için şirkete karşı bir kâr payı alacağı doğmaz (şirketin kâr payı dağıtmaması nedeniyle açılan haklı sebeple fesih davasında mahkemenin kâr payının dağıtılmasına karar vermesi hali hariç).

O zaman Korhan Bey’in ne yapması gerekecek?

Kanaatimce böyle durumlarda Korhan Bey’in elindeki mahkeme kararı ile kâr payı dağıtmayan şirkete yönelmesi gerekecektir, Firuze Hanım’a değil. Bence hukuken doğru olan budur.

Böyle bir talebin şirketler hukuku açısında başka önemli sonuçları olacağı da açıktır. Çünkü şirket Korhan Bey’i üçüncü kişi alacaklı görüp, Firuze Hanım’ın hissesine düşen kâr paylarının yarısını öderse, bu, ortakların kâr paylarının fiilen yarısının dağıtılması anlamına geleceğinden, eşit işlem ilkesi gereği, diğer hissedarların da dağıtılmamış kâr paylarının yarısını dağıtması gerekir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp