Kurtsan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Meltem Kurtsan, eril-dişil söylemlere çok duyarlı. Kadın Girişimciler Kurulu ile sohbet toplantısında her erkeksi ifadeyi mıknatıs gibi çekip derhal tepki veriyor: “Ne demek her sabah adam gibi kahvaltı etmek! ‘Eli maşalı’ deyimi neden sadece kadınlar için kullanılır? Neden ‘Bekara karı boşamak kolay’ yerine, ‘eşini boşamak’ denmez?”
Çoğumuzun fark etmeden, üzerine düşünmeden ettiğimiz lafları Kurtsan şıp diye yakalıyor.
Fakat onun da erkek gibi davrandığı zamanlar olmuyor değil. En azından geçmişte, Kadın Girişimciler Derneği KAGİDER’i kurmadan önce, bu tür hassasiyetlere sahip olmadığı dönemde bazı sabıkaları var!
“İş yerinde Ar-Ge müdürüyle 2 senedir çalışıyoruz. O bana her zaman Meltem Hanım diyor. Fakat bir gün öyle büyük bir hata yapılmış ki, görünce nasıl böyle bir şey olabilir diye köpürdüm. Aslında müdüre değil de olaya kızıyorum. Birden elimi masaya vurup da ‘Bu böyle olmaz’ diye bağırınca, ‘Meltem Bey, Meltem Bey, o konu bildiğiniz gibi değil’ demez mi? O zaman anladım ki ona göre ilk kez erkek gibi bağırmışım.”
Bana da yıllarca Meral Hanım diye hitap eden kişilerin mesela nükleer enerji ya da tıp tekniği gibi konuları tartışırken birden Meral Bey dedikleri olmuştur. Ama evde kızımla ilişkilerimden bahsederken kimse Meral Bey demez!

Toplumsal cinsiyet
Sabancı Üniversitesi öğretim üyelerinin önceki gün açıkladıkları bulgular da, eminim Meltem Hanım’ın fevkalâde ilgisini çekecek cinsten. Küçük bir örnek vermek istiyorum.
Birleşmiş Milletler, İçişleri Bakanlığı ve Sabancı Vakfı’nın birlikte yürüttükleri “Kadınların ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Geliştirilmesi Ortak Programı”na, Sabancı Üniversitesi de Mor Sertifika programıyla katılıyor. 6 pilot ildeki lise öğretmenlerine, bu çerçevede toplumsal cinsiyete giriş seminerleri verilirken, toplumsal cinsiyetin lise ders kitaplarına nasıl yansıdığı da araştırılmış.
Sonuç: Matematik kitaplarındaki problemlerde bile, karşımıza cinsiyet ayrımcılığı çıkıyor.

9. sınıf problemleri
9. sınıf matematik kitapları, daha ziyade problem çözmeye yönelik bir müfredat içeriyor. Çit çevirme problemleri, alışveriş problemleri, kâr-zarar problemleri gibi sözlü malzemesi çok fazla.
İlginçtir, problemlerin Hüseyin ya da Mustafa gibi erkek kahramanları, 9. sınıf boyunca bahçelerin etrafına çit çeviriyor, ticaret yapıyor, alıyor-satıyor. Sıra Damla’ya geldiğinde ise butik sahibi olan annesi, Damla’ya bazı rakamlar veriyor ve kâr etmesi için ne yapması gerektiğini soruyor. Ama sorunun sonunda ‘Damla’ya yardım ediniz’ deniyor.
Bir dönem boyunca problem kahramanları Ahmet, Mehmet yardım istemezken, Damla’ya gelince yardım devreye giriyor.
Küçük gibi görünen, ama çok şey anlatan bir örnek. Damla kız çocuğu ve tek başına bir problemi çözemiyor. Buna karşılık erkekler problemlerde son derece aktif! Satıyorlar, taşıyorlar, götürüp getiriyorlar. Kadınlar ise problemlerde film izliyor, evde yatıyor. Mesela birbirini takip eden 2 sorudan ilkinde Ahmet 2 elementi birbirine karıştırırken, diğerinde kız öğrenci limonata hazırlıyor.