Top
Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

15/08/2017

Nerede bu insanlar?

Beyoğlu boş, anladık, artık biliyoruz. İstiklal boş. O da tamam. Taksim bomboş. Zaten güneşte yanan, yağmurda sel alan o betonda kim ne yapsın?

Başta AKM yıllardır bilinçli şekilde ölüme terk edildiği için, tiyatroları, sinemaları, konser salonları kapandığı için Taksim ve çevresinde hayat zaten yok. Yani bize yok.

Üç beş Arap turist gezinip duruyor. Onlar da ne bilecekler buraların eski halini. “Beyoğlu buymuş demek ki” diye şekercilere, bol kepçe restoranlara dalıyorlar, ne yapsınlar.

Karaköy boş. Her yer inşaat. Başınıza kalas düşmeden, vincin ya da bir kamyonun altında kalmadan bir yere çöküp yemeğinizi yerseniz şanslısınız. Grup halinde gidilemiyor, yürünemiyor çünkü grubun ortasına kepçe giriyor. Başımıza geldi.

Peki Şişhane? Geçenlerde bir cuma akşamı saat 21.00 civarı Şişhane’deydim. Sokaklar bomboş. Araba bile geçmiyor. Fotoğrafı Twitter’a koydum. En ufak bir abartmam yok. Burada çok sevdiğimiz ve yıllardır gittiğimiz bir restorana rezervasyon yaptırdık. Yarım saat gecikiyoruz diye yoldan aradığımda adam güldü: “Rahat olun yerimiz var” diyerek. İçeri girdiğimizde tek masaydık. “Bu aralar böyle” dedi.

Boğaz bomboş. Üç beş kahvaltıcı dışında Boğaz’a giden de kalmadı. Bağdat Caddesi, hafta sonu belli saatleri saymazsanız Patagonya. Sokakta dolaşan insan görebilirsiniz ama mekânlar boş.

İstanbul’un şu an belki en kalabalık yeri Kadıköy Moda, hafta sonu sahile oturmaya, bira, çay kahve çekirdeğe hücum edenler tarafından işgal ediliyor, bu doğru. Ama hepsi o. Hafta içi de inşaat insanları, kepçeler, kamyonlar yolları kıra döke geçiyor. Moda da inşaata teslim.

İstanbul’da dolaşın. Restoranlar boş. Kafeler boş. Eskiden bir mahalle gözde olur, bu heves geçince başka bir mahalleye, bölgeye ilgi başlardı. Yani bir yer boşalıyorsa, başka bir yer dolardı. Doğruydu yanlıştı ama durum buydu.

Nişantaşı moda, Karaköy moda, Asmalımescit moda. Cihangir moda. Arnavutköy moda. Yeniköy çok trend. Şurası moda, burası moda.

Şu an durum farklı. Her yer boş. Kimse yok. Nerde bu insanlar? Nereye gittiler?

Bir fikrim var. Herkes evinde oturuyor. Hayat artık uydu kentlerde, sitelerde. Gece hayatı da gündüz hayatı da oralarda. Kapanan restoranlar, kulüpler nerelerde açılıyor veya mevcut mekânlar nerelere şube açıyor? Şehir dışındaki uydu kentlerde yer alan sosyal alanlarda. En tarihi restoranından ocakbaşına, gece kulübünden, konser salonuna artık uydu kentlerde yaşam.

Kamusal alan ortadan giderek kalktı. “Kamusal” alandaki yaşantı belli kesimler tarafından bugün “özel” alanda yaşatılmaya çalışılıyor.  ancak bu şekilde mümkün olabiliyor. Aynı AVM’de veya sitenin çarşısında ocakbaşına gidiliyor, ardından yandaki mekânda konser izleniyor. Tatil yerine buralardaki havuzlar var. İnsanlar artık evlerinde veya evlerinin yakınındaki görece güvenli, rahatsız edilmeden gönlünce takılabilecekleri, yerlerde olmak istiyor. Çünkü başka çare bırakmadılar. Ghetto’laşma bu değilse nedir?

Güvenlik, inşaat dalgası, kentsel dönüşüm, yaşam tarzına müdahale, şu bu derken, yıllar içinde usul usul, yavaş yavaş evlere tıkıldık. 15 yılda bunu da başardık. Sokakları boşalttık, kamusal alanı terk ettik, görünen o ki evlere çekildik...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp