Top
09/07/2023

Robert Walser veya iyi defterin peşinde

Minikyazı sanatının büyük ustası İsviçreli yazar Robert Walser (1878-1956) o kadar kederliydi ki broşürlerden not kâğıtlarına kadar bulabildiği her türlü selüloz parçasına 1 puntodan daha küçük (1 punto 0.376 mm) harflerle roman yazabiliyordu. Ölümünün ardından odasında 526 kâğıt parçası bulundu. 

Walser dönemin edebiyat dünyasına tepkiliydi, bu yüzden hasta oldu ve yazmayı bıraktığı düşünülüyordu ama kendisi defter kullanmaktan özellikle kaçındı ve sadece kolaylıkla çöpe atılabilecek atık kâğıtlar üzerine bir harfi olabildiği kadar küçülterek yazı yazmayı tercih etti. 

Mikrogramme denilen bu minikyazılar daha sonra 6 cilt olarak basıldı (Suhrkamp Yayınevi). Önce Jochen Greven (1932-2012), ardından Bernhard Echte ve Werner Morlang birlikte görüntüleme teknolojileri kullanarak yıllar içinde yazarın özel el yazısını öğrendiler ve deşifre ettiler: 526 sayfanın çözülmesi 16 yıl sürdü. 

Robert Walser veya iyi defterin peşinde

Yazıyla ilişkisi bir kiriz 

Robert Walser, günümüzde geç de olsa hakkı teslim edilmiş benzersiz bir yazar ve dünya edebiyatının ayrılmaz bir parçası. Onun yazıyla olan ilişkisi bir tür kriz aslında. Benim gibi insanlar ise sadece iyi bir defter arar. 

İyi defter bulmak da hiç kolay değil. Üstelik bazı defterler belli dönemlerde üretiliyor. Sözgelimi Unicef artık 1990’lı yıllarda ürettiği o güzelim defterlerden yapmıyor. O yıllara dönebilseydim bir sandık dolusu almak isterdim. 

Bir ara çizim defterleri alıyordum, hem bir şeyler çizmek hem de not almak için iyi bir fikir gibi gelmişti bana. Ama sonra dolmakalemle çizim yapmanın zor olduğunu kısa sürede anlayıp bıraktım, zaten ancak karalama yapıyordum. Çizim yapmayı bırakınca sanat tarihinin rahat bir nefes aldığını düşündüm. 

Defter canlıdır 

İki yüz yıllık bir geçmişi bulun efsane Moleskine defterlerin doğduğu küçük atölyeler gibi, irili ufaklı defter üreten atölyeler vardı dünyanın dört bir yanında. Küçük atölyeler artık çok azaldı, şimdi bireysel çabalarla defter üreten profesyonel meraklılar var. Eski Moleskine’lerden de üretilmiyor, 1980’lerde son üretici de kapandı. Bugün merkezi İtalya’da bulunan yeni bir şirket eski Moleskine defterlerinin bir benzerini yeniden üretiyor. 

Daha önce söylediğim noktaya tekrar geliyorum böylece: Defter canlı bir şeydir, her zaman aynı defteri bulamazsınız. Çünkü her zaman aynı kâğıt bulunmaz. Babasının dedesinin işini devam ettiren çocuklar, torunlar da her zaman görülmez. 

Robert Walser veya iyi defterin peşinde

İyisini bulmak zor 

Müşkülpesent değilseniz defter bulmak kolaydır aslında. Ama zor beğenenler için sevilecek defter bulmak o kadar kolay değildir. Gönlünüze göre defter bulmak ise bilenlerin takdir edeceği gibi çok çetrefilli bir iştir, aramak bulmak neredeyse eziyete dönüşebilir. Tam ‘işte hayatımın defterini buldum’ dersiniz, uzaktan çok hoş görünür, sonra bir bakarsınız defterin daha önce dikkat etmediğiniz bir özelliği size itici gelir. Kendi defterimi kendim tasarlayayım deyip, defter yaptırmaya da çalıştım bir zamanlar. Olmadı. O kadar sabırlı biri olmadığımı anladım. 

Demem o ki bulup sevdiğiniz iyi bir defteri bir daha bulamayabilirsiniz, o yüzden bir deftere ısındığınızda size iyi geldiğini düşünüyorsanız biriktirin derim. Çok faydasını göreceksiniz. Robert Walser okuyup sayfa kenarlarına not almak da faydalı. 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp