Top
Hakkı Öcal

Hakkı Öcal

hakkiocal@outlook.com

16/12/2021

Herkes ekonomist oldu

Amerikan kapitalizminin barometresi Wall Street Journal, Bush ve Obama dönemi Merkez Bankası Kurulu Üyesi Kevin Warsh’un “Baş suçlu Fed’dir” başlıklı uzun bir makalesini yayımladı. “Fed” biliyorsunuz, Amerika’da merkez bankası görevi yapan Federal Rezerv Kurumu’nun kısa adı. Warsh, ABD’yi 2008 mali krizinden çıkartan ekibin üyesiydi. Yani ne dediğini bilen birisi sayılır. Dediği şu: ABD’de başlayıp dünyayı saran enflasyonun sebebi ABD Merkez Bankası’dır ve bu enflasyonu isteyerek ve bilerek körüklemektedir. Kevin Warsh, merkez bankalarının para politikaları çok sıkı olduğunda toplam talebin daraldığını, çok gevşek olduğunda ise arzın zarar gördüğünü hatırlatıyor; şu andaki Fed yönetiminin, Ağustos 2020’de durduk yerde düşük enflasyondan rahatsız olmaya başladığını ve enflasyonu yükseltmeye karar verdiğini yazıyor.

Kongre’deki Demokrat çoğunluğun aynı dönemde hükümet harcamalarını yüzde 80 artırmasıyla (ki bugünlerde yüzde 100 artmış durumda) birleşince, enflasyon sadece ABD’ye değil ama tüm dünyaya sirayet eden, önlenemez bir hız kazanmış oldu.

Sonuç: Enflasyon ortamında durgunluk. Sadece Wall Street Journal gibi muhafazakâr yayın organları değil, liberal ve sol kesimin özel sektörden nefret eden yayınları bir kenara, hemen hemen bütün ekonomik yorumcular, Biden yönetiminin, üretime değil, yol ve liman tamirine para pompalayan düzenleyici ekonomik sisteminin ABD’de büyümeyi durduracağı tehlikesine işaret ediyorlar. Biz bu filmi daha önce de görmüştük; ABD bütün dünyaya 2009 krizini armağan etmişti. O zaman Obama’nın sağlık yatırımı yaptığı iddiasıyla özel sektörü cezalandırıcı vergileri dünyayı yakmıştı; şimdi de Biden’ın Obama’nın sebep olduğu sıkıntıyı çok daha geride bırakan sözde “ilerici reformları” dünyayı ateşe vermek üzere. Biden’ın Federal Ticaret Komisyonu Başkanı, özellikle teknoloji firmalarını parçalayarak küçültmeyi öngören sözüm ona reform önerisini açıkça “Büyük kötüdür!” diye savunuyor. Uzmanlar Obama döneminin durgunluk felaketinin iki, hatta üç katı oranlarda geri gelebileceğini söylüyorlar. Bir zamanlar sürekli büyüme yanlısı Janet Yellen, şimdi “kamunun düzenleyici eli” için reklamlar yapıyor.

var taboolaDivId = "";var taboolaPlacement = "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId = "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" + 6662343;taboolaPlacement="Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId = "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" + 6662343;taboolaPlacement = "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola = window._taboola || [];_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/hakki-ocal/herkes-ekonomist-oldu-6662343' });

Türkiye, Hindistan, Çin ve birkaç AB ülkesi şu anda kendi yağları ve ABD’nin hâlâ azalmaya geçmemiş olan ithalat eğrisi sayesinde enflasyona rağmen büyümeye devam ediyorlar. Ancak bu ülkelerde de enflasyon canavarı acımasız ve adaletsiz dişlerini gösteriyor.

Enflasyon, dünyanın en adaletsiz tuzağıdır. Ekonomistler ne kadar araştırsalar ve değişik sebepler bulsalar da enflasyonun küresel, bütün uluslar için ortak tek sebebi vardır: İnsanın doymak bilmez kazanma hırsı.

Enflasyonun kötü sonuçlarından biri, yazar-çizerleri kendisini ekonomist sanmaya teşvik etmesidir. Bir başka kötü sonuç, bir zamanlar doğru şeyler söylemiş olan kişileri, merkez bankasından uzaklaşıp da icra makamlarına geldikleri zaman saçmalamaya itmesidir. Janet Yellen gibi diyeyim, siz bu örnekten hareketle Türkiye için sonuçlara varın.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp