Avrupa’da en fazla siyasal parti kapatan ülke Türkiye... Ama... Anayasa’sı en fazla değiştirilen ülke de Türkiye... İktidarlar neresini beğenmezse orasını değiştiriyorlar.
Hatta... Değiştiremediği zaman da “Canım Anayasa bir kez ihlal edilirse n’olur ki”  zihniyetindeki iktidarlar da geldi. Sadece şu iki örnek bile bir “izlenim” verebilir.
Siyaset yapması yasaklı olan R.T. Erdoğan anayasa değişikliğiyle seçilmedi mi?
Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmesi için anayasa değiştirilerek “halk tarafından seçilir” hükmü getirilmedi mi?..
Şimdi de AKP için kapatılma davasının önünü kesmek hesaplarıyla gene anayasa değişikliği gündemde. AKP, zaten “sivil anayasa” iddiasıyla bilim adamlarına bir anayasa taslağı hazırlatmış, ABD’ye bile bu taslak anlatılmıştı.
“Kendi içinde bütün oluşturduğu” öne sürülen bir “sivil anayasa” taslağını yeterince tartışmak, olgunlaştırmak ve yasalaştırmak yerine, bu Anayasa’ya bir yama daha neden?
Belli ki amaç “paçayı kurtarmak...” Avrupa’nın “parti kapatma” kriterleri konuşulurken, aynı Avrupa’nın “anayasa değiştirme” kriterleri de es geçilmemeli.
Hangi Avrupa kriterinde bir dava süreci başladıktan sonra, iktidarların doğrudan kendilerini ilgilendiren konuda anayasa değiştirerek “paçayı kurtarmak” vardır?..
Ne “kanun önünde eşitlik”  ne de “hukukun objektifliği”,  temel hukuk kurallarında böyle bir kriter var. Hukuka herkes uymalıdır. Hukuk birileri için eğilip bükülerek değiştirilemez.
Bu davanın açılması da, AKP’nin kapatılması da çok uzak olasılık.
Ancak... Hukuk devletinin böyle bir anayasa değişikliğiyle “küme düşmesi” yakın ve ciddi bir tehlike olarak görülüyor.

Kukla tiyatrosu ilginçti

POPSTAR BÜYÜKELÇİ
Sahnede, yüzlerce demet uzunlu kısalı bambu çubuklar asılı. Her demet sallandığında farklı bir ses veriyor.
Birkaç sanatçı, orkestra şefinin değneğiyle verdiği işarete göre, hangi bambu demetini sallaması gerekiyorsa onu hareketlendiriyor. Salondakilere de bu bambu demetleri dağıtılmış, her birinin üzerinde birden yediye rakamlar var.
Panoda da sıra sıra yüzlerce rakam. Orkestra şefi uzun değneğini hangi rakamın üzerinde gezdirirse salondakiler bambu demetini sallıyor, sahnedeki usta sanatçılar da o demetleri hareketlendiriyor. Üflemeli sazlarla harika bir klasik müzik dinliyoruz.
Orkestra şefi öyle fraklı bir erkek sanılmasın. Uzakdoğu giysileri içinde çekik gözlü, güzel bir genç kadın. İncecik çıplak ayaklarında parmak arası terlikler. Endonezya Gecesi’nde bu ilk kez tanığı olduğum konser gerçekten ilginçti. İlerleyen saatlerde başka sürprizlerde yaşandı.
Endonezya kukla tiyatrosu sonrasında Endonezya’nın Ankara Büyükelçisi Amin Rianom, lacivert giysileri içinde sahneye çıktı. Bambu kamışları, üflemeli sazlar müziği eşliğinde İngilizce şarkılar söyledi. Summertime, My Way ve bir dizi parça...
Siyasetçinin, diplomatın sanata yakınlığı kalite ölçütü.
Bizde de Büyükelçi Murat Sungar ve daha birkaç değerli diplomat müzik adamı var.
Hemen yanı başımda Endonezya’nın başkenti Cakarta’nın valisi vardı. Milli giysileri içinde hoş görüntüler yansıtan Endonezyalı genç kızlar ve kadınlarla grup dansları yaptı.
Yirmi yıldır ilk kez bir Endonezya Gecesi düzenlenmiş. Endonezya yemekleri, yerel hediyelik eşyaları, takıları ve anlattığım müziği ve danslarıyla bir kültür yelpazesi açtılar.  Gecenin en ilginç kadınlarından biri de Endonezya paralarını basan matbaanın sahibi olan genç kadındı.
Manken gibi uzun boylu, hoş Endonezya giysilerini tanıtan bir manken gibiydi.
Fotoğraflar için Halil Tuncer dosta teşekkürler...

İnteraktif müzik ve orkestra şefi

Büyükelçi şarkı söylerken bir popstar gibiydi. Dansta da başarılıydı.