Top
Düşünenlerin Düşüncesi

Düşünenlerin Düşüncesi

dusunce@milliyet.com.tr

23/04/2023

Milliyetçi ve eşitlikçi devlet feminizmi türleri

Doç. Dr. Fatma Fulya Tepe / fulyatepe@aydin.edu.tr - Prof. Dr. Per Bauhn / Linnaues Üniversitesi, İsveç - Devlet feminizmi kadınların hakları ya da en önemli çıkarlarını teşvik eden devlet politikaları olarak tanımlanmaktadır. Devlet feminizminin ayrıca eşitlikçi ve milliyetçi versiyonlarını ayırt etmek mümkündür. Eşitlikçi devlet feminizmi, kadınların hakları ya da en önemli çıkarlarını belli bir toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesine göre teşvik eden devlet politikaları olarak tanımlanabilir ve İskandinav ülkelerinde bulunan devlet feminizmi deneyimi bu tipe örnek olarak verilebilir. Milliyetçi devlet feminizmi ise belli bir ulusun üyeleri olarak kadınların haklarını ya da en önemli çıkarlarını, kadınların o ulusa ve o ulusun devletine desteği karşılığında teşvik eden ulusal devlet politikalardır. 114K103 nolu Tübitak projemde çalıştığım Türk Kadını (1966-1974) dergisinin sayılarında milliyetçi devlet feminizmi olarak tanımlanabilecek bir söylem bulunmaktadır. Bu söylemin milliyetçi devlet feminizmi olarak tanımlanmasının nedeni, kadınların haklarının ya da en önemli çıkarlarının devlet politikaları tarafından teşvik edilmesinin, kadınların devlete karşı belli yurttaşlık görevlerini yerine getirmeleriyle koşullu olmasıdır.

‘Anne Vatandaş’

Türk Kadını dergisinde Türk kadını daha çok görevleri ön plana çıkan Anne Vatandaş olarak temsil edilmişti ve Anne Vatandaş söyleminde söz konusu Anne Vatandaş’ın, Anadolu kadınına karşı görevi ve Soğuk Savaş anti-komünist ev cephesi görevleri vardı. Anne Vatandaş’ın Anadolu kadınına karşı görevi, bu kadınların koşullarını iyileştirmek ve mevcut haklarını kullanmalarını sağlamak olarak ortaya konurken, Soğuk Savaş, anti-komünist ev cephesi görevi ise devleti ve milleti komünizmden korumak için çocuklarının komünist fikirlerle kandırılmalarını engellemesi ve gerekirse onları tartışmayla ikna etme yoluna giderek bu tür düşüncelerden uzak tutması olarak tanımlanmıştı. Bu söylemde hakları ve görevleri olan vatandaşlar olarak kadınlar, devleti desteklemeye ve savunmaya katkıda bulunmak üzere harekete geçirilir. Kadınlara bu yaklaşımın milliyetçi bir devlet feminizmi söylemi önerdiği söylenebilir.

Eşitlikçi devlet feminizmi söylemi, vatandaş, işçi, aile üyesi vs. olarak erkek ve kadınlar için eşit haklarla, eşit toplumsal cinsiyet ilişkileri hedefler. Bu tür devlet feminizmi, mesela Helga Hernes tarafından tarif edildiği gibi İskandinav refah devletlerinde görülmektedir (Hernes, 1987).

Modernleşmeci hareket

Milliyetçi devlet feminizmi söylemi ise kadınlara, devletle ilişkili hakları ve görevleri olan vatandaşlar olarak odaklanır; kadınları devleti desteklemek ve savunmaya katkıda bulunmak üzere harekete geçirir. Milliyetçi devlet feminizmi söylemi toplumsal cinsiyet eşitliğine odaklanmak zorunda değildir; ama kadınları devlet tarafından tanımlanan ortak iyiye katkıda bulunma kapasitesi (ve görevi) olan aktörler olarak tanır. Milliyetçi devlet feminizmi kavramı , Türkiye bağlamı üzerinden üretilen literatürde bulunmaktadır: Ayşe Durakbaşa, uluslaşma ve ulus-devleti inşa sürecinde modernleşmeci kadın hareketinin kadınları ulusun anneleri olarak tanımlayarak, onları ideolojik olarak seferber ettiğinden bahsetmiş; ayrıca bu hareketin ulusun annelerine, ulusun ilerlemesi için çeşitli milli görevler vermesinin milliyetçi feminizmin temel çerçevesini çizdiğini belirtmiştir (Durakbaşa, 2011: s. 463).

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp