Top
Defne Samyeli

Defne Samyeli

defne.samyeli@milliyet.com.tr

07/08/2014

“BANA BiR DAHA BARIŞ DEMEYiN...”

MERCEK

Onun adı Esma  Al Gul. Filistinli bir gazeteci...    Esma, günlük Filistin gazetesi El Ayyam’ın köşe yazarı. Aynı zamanda benim Ortadoğu’yu takip ettiğim kaynaklardan birine, Al Monitor’e yazıyor.  
“Bana bir daha barış demeyin” diye başlıyor son yazısı...
Esma, Gazze’de savaşın içyüzünü haber yapmak için canını dişine takıp koştururken gelmiş telefon.
Geçen pazar günü...
İsrail’in Refah kentine yönelik saldırısında ailesinin dokuz ferdi ölmüş.
60 yaşındaki amcası, yengesi, kuzenleri, kuzenlerinin kızları ve oğulları. En küçükleri 5 yaşındaki Malak ve 24 günlük Mustafa...
Hepsi ölmüş...
Esma diyor ki “Hiç bir politik bağlantısı olmayan, sadece barış isteyen ailemin cesetlerini, sebze meyve dondurucularından topladım...”

“BEN DE HAMASIM!”
     Her birini en son ne zaman gördüğünü teker teker anlatıyor. Ateş düştüğü yeri yaksa da, okurken insanın boğazı düğüm düğüm oluyor. Ama benim bu yazıyı yazmama neden olan cümleleri şunlar:
“İsrail! Hedefin, nefret ettiğin Hamas ise; bil ki   bu öldürdüğün insanların onunla alakası yok! Ama senin için Hamas     alelade siviller, çocuklar, yaşlılarsa, hepimizsek... O zaman bilesin ki binlerce, hatta milyonlarca Hamas destekçisi yarattın artık. Ben de Hamas’ım, biz hepimiz artık Hamas’ız...”    
Bu satırların yazarı genç kadın, Hamas’a ve  El Fetih’e kafa tuttuğu için defalarca saldırıya uğramış, tehdit edilmiş, hatta bir dönem ülkesine dönmesi yasaklanmış bir gazeteci.
Başını örtmeyi reddeden feminist Esma’nın uluslararası ödülü var. Gazze’de sivil hakların nasıl çiğnendiğini yazdığı gazetesi El Ayyam; Hamas tarafından Filistin’de zaman zaman yasaklanıyor.
Cesur, gözüpek, Hamas’ın ne olduğunu ortaya döken bir gazetecinin “Ben Hamas’ım o zaman” noktasına gelmesi şaşırtıcı mı?
Yeteri kadar zorlarsanız; herkesin içindeki katili, teröristi çıkartırsınız.
Kimi için bu malına gelen tehditle olur; kimi için ailesine biri el uzatsa, kafidir. İsrail’in askeri gücü daha fazla diye, bu savaşta daha çok kişiyi öldürebilir ama asla kazanamayacak.
Hamas da öyle.
Ülkeler, hükümetler ve ellerindeki medya istediği kadar birinin ya da öbürünün tarafını tutsun; kazanan olmayacak!
Hemen şimdi silahlar susmazsa... Karşılıklı nefret katlanarak artacak. Olan onbinlerce masuma oluyor, dünya dökülen kanı maç izler gibi izliyor, vicdanı olan gözyaşı döküyor...
Allah masumları korusun, aklını yitirenlere akıl ihsan eylesin demekten başka elden ne gelir ki!

CIMBIZ

VİZYONDAKİ ‘HERKÜL’DEN...

Kötü adam olduğu sonradan anlaşılan kişi, Herkül’e diyor ki:
“Halkın üzerinde gücün vardı. Ama hırsın yoktu; istediğin bir şey de... En tehlikeli adamlardır, bir şey istemeyenler. Çünkü fiyatları yoktur, satın alınamazlar. Bu yüzden ben de senin itibarını lekeledim, seni gözden düşürdüm”
Tarihteki büyük insanlara ve onları yenmeye çalışanlara bakın.
Büyük insanların güçleriyle başa çıkamayanlar, hatta bu büyük insanlar öldükten sonra bile büyük miraslarını hazmedemeyenler...
Aynı yola başvurmuyor mu hep?

GÜNCEL

BÖYLE DETOKSA  CAN KURBAN!

Kate Moss ve Naomi Campbell’ın Bodrum sevdasını anladım da, şu detoks olaylarını bir türlü kavrayamadım gitti...
Hem ‘detoks’talar, hem akıllarına esiyor ara verip ülkelerine dönüyorlar. Sonra bir daha geliyorlar. Hoop detoks otelinden çıkıp yan otelde onlarca lahmacun yiyorlar!
Nasıl detoks ki bu? Life Co’cular bizi aydınlatsa keşke. Benim bildiğim, detoks programları sebze suyu ve haplara talim olmak. Seyahatli, lahmacunlu oluyorsa biz de yapalım...

 

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları