Top
Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

25/07/2021

Global turizm markamız: Bodrum

“Bodrum mu, Çeşme mi?” tartışmaları geçen yaz itibarıyla bitti. Bodrum, uluslararası bir tatil destinasyonu haline geldiğini artık kanıtladı. Peki, ama nasıl?

Bodrum, İstanbul gibi, çok özel. Ne yaparsak yapalım, bitmeyen inşaatlara rağmen hâlâ çok güzel. Hem de sadece Türkiye değil, dünya standartlarında. Yıllar önce Club Medlerin CEO’su ve yönetim kurulu başkanı Henri Giscar D’Estaing’le, ailesiyle Bodrum’a tatile geldiğinde röportaj yapmıştım: “Bodrum’un dünyada güçlü bir reputasyonu var. St. Tropez’yle karşılaştırılıyor. Global bir tatil destinasyonu olabilmek için tarih, kültür mirası, doğal güzellik, gece hayatı çok önemli. Bodrum ideal bir kombinasyon” demişti. Ardından da eklemişti: “Fransa’daki Côte d’Azur’la karşılaştırınca Côte d’Azur’da insan eli değmemiş yer bulmak neredeyse mümkün değil. Her yer betonlaşmış. Bodrum’daysa kıyıdan giderken çok kısa bir süre sonra tamamen çevrenin korunduğu ormanlık alanlar görüyorsunuz.”

Tabii Bodrum’un geçmişini bilenlerin çevrenin korunduğu konusunda aynı şeyleri düşünmesi mümkün değil, bu kadar bitmeyen inşaat arasında. Şimdiye kadar çok iyi işletmeciler bile Bodrum’u hep St. Tropez’yle kıyasladı. Geçen yaz Bodrum’da Maldivler etkisi yaratmak için sahiline beyaz kum görünümlü mermer tozu dökmeye çalışan otelleri dehşetle gördük. Peki, ama nedir bu özenti, neden Bodrum Maldivler’e ya da St. Tropez’ye benzemeli? Hep aynı şeyden şikâyet ederiz; Türkiye’nin değeri yurt dışında yeterince bilinmiyor diye. Oysa global yayınlar Türkiye’nin doğal güzelliklerinden övgüyle bahseder. Ama bize yetmez, benzetmeleri severiz.

Ege kasabası halini koruyabilmek

Yıllarca Bodrum’u St.Tropez’ye, Çeşme’yi İbiza’ya benzettik. Oysa Bodrum da Çeşme de; Türkiye’nin başka birçok tatil yeri de oldukları gibi çok güzel. Yurt dışındaki tatil yerlerine benzetmeye çalışmak yerine, önemli olan otantik kalmak ve Bodrum’un Ege kasabası halini koruyabilmek. Bodrum Loft projesiyle geçen yıl Bodrum’un öne çıkan turizm yatırımcıları ve işletmecileri arasına katılan Hamdi Akın da boşuna demiyor: “Bodrum’un şehir olması çok yanlış, Ege kasabası olarak kalsın” diye.

var taboolaDivId = "";var taboolaPlacement = "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId = "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" + 6558574;taboolaPlacement="Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId = "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" + 6558574;taboolaPlacement = "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola = window._taboola || [];_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/cagdas-ertuna/global-turizm-markamiz-bodrum-6558574' });

Evet, Bodrum’da büyük altyapı sorunları var, elektrik, su, hatta internet bağlantısı yetmiyor yaz kalabalığına. Zaman zaman trafik kilitleniyor, yollar bile yetersiz kalıyor. Ama altyapı güçlendirilirken şehirleşme olmamalı, Bodrum’un orijinal hali korunmalı. Turizm sektörünün zarar ettiği bir dönemde bile Bodrum şanslıydı, bu yaz daha da şanslı.

Global turizm markamız: Bodrum

Başka bir ligde de varlığını göstermeye başladı

Doğası ve köy hayatıyla sevdiğimiz Bodrum, son yıllarda başka bir ligde de varlığını göstermeye başladı. Aslında Bodrum’u uluslararası arenada ilk tanıtan Maça Kızı oldu. Ahmet Ertegün’ün ünlü misafirlerini Bodrum’daki evinde ağırlamasıyla başlayan üst düzey yabancı kitlenin Bodrum’a gelmesini Sahir Erozan’ın Maça Kızı sağladı. Zaten asıl değişim Maça Kızı’nın Türkbükü’ndeki şimdiki yerine taşınmasıyla başladı. Hâlâ lahmacun fiyatı tartışılırken, Maça Kızı, Türk turizmi için önemli bir öncü rol üstlendi, dünyanın farklı şehirlerinde yaptıkları partiler de Bodrum’a getirdikleri fikir liderleri de bunda etkili oldu. Bu hafta sonu Villa Maça Kızı’nda gerçekleşen Natalia Vodianova’nın Naked Foundation’ı ve Chopard’ın galası da  Halas’ta gerçekleşen davetler de bunun somut örneklerinden. İsviçreli müzayedeci Simon de Pury ve Maya Portakal galada bir açık artırma yönetti.

Bodrum’u global destinasyon olarak tanıtan diğer bir önemli yerli marka ise LifeCo. Ersin Pamuksüzer’in kurduğu detoks merkezi, Bodrum’a iyi bir kitlenin yıllardır düzenli olarak gelmesini sağladı. Artık Bodrum, Mandarin Oriental, Amanruya, Kaplankaya Six Sense, The Edition gibi uluslararası otelleriyle, Chanel’den Dior’a kadar birçok lüks markanın yazlık butikleriyle, Yalıkavak Marina’nın mega yatlar bölümüyle en üst turist segmentine de hitap ediyor. Bu da Bodrum’un St. Tropez ve Capri gibi dünyaca ünlü sayılı yerle aynı seviyede konumlandırılmasını sağlıyor. Hakkasan’dan Novikov’a birçok yabancı restoran zincirinin Bodrum’a gelmesi de önemli, ama bu yaz Lucca’dan Sunset’e yerli markaların, hatta PaperMoon gibi lokalleştirerek orijinalinden farklı konumlandırdığımız sevilen markaların da Bodrum’a gelmesi dengeleri daha da değiştirdi. Global markaların ya da küreselleşme adımını atmayı başarmış yerli markaların Bodrum’u tercih etmesi de Türk turizmi ve tanıtımı için son derece değerli, ama tabii yerli balıkçıların, meze evlerinin de değeri bilinmeli. En lüks yerde de en salaş yerde de belli standartları koruyabilmek ve en iyi servisi verebilmek lazım. Önemli olan Bodrum’u koruyabilmek ve dünyaya en iyi şekilde tanıtabilmek.

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp