Top
Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

28/09/2010

URFALI KOVBOY!

Cumartesi akşamı bizim Tuğba’nın (Cadde’nin sayfa tasarımcılarından Tuğba Şenol) nikahı vardı. Tuğba, Bostancı Green Park’taki nikahta Melih Abi’nin (Aşık) şahitliğinde Murat Altun ile dünya evine girdi. Tuğba Şenol’a bir ömür boyu mutluluk diledikten bir gece sonra bu kez Suada’da başka bir nikahtaydım.
Altınoluk’taki Elbis Otel’in sahibi olan aile dostumuz Sabiha Cengiz Fırat çiftinin, Los Angeles’ta yönetmenlik eğitimi alan ve çektiği kısa metrajlı bir filmle oradan ödül bile kazanan oğulları Yunus Emre Fırat, Esra Pabuççu ile hayatını birleştirdi.
Gelinin şahidinin İbrahim Tatlıses olması, düğünün renkli geçeceğinin habercisiydi.
Tatlıses, nikah masasında imzalar atıldıktan sonra klasik çıkışlarından ilkini yaptı. Tatlıses, damat Yunus Emre Fırat’a, “Emre Bey! Bilseydik bu güzel kızımızı kandıracağınızı otelinize uğramazdık. Çok güzel bir kız aldın” deyince erkek tarafından biri de, “Bizim oğlumuz da güzel” diye itiraz etti.
Bunun üzerine Tatlıses, damat için de övgü dolu sözler sarf etti.
Nikah masasındaki çifte, “Benim şahitliğim çok kötüdür, ömür boyudur, ona göre” diyen Tatlıses, geline bir beşibiryerde taktı.



Tatlıses, daha sonra şahitliğini yaptığı gelinin ısrarı üzerine sahneye çıkıp bir şarkı söyledi.
Ancak Tatlıses, şarkıdan önce, “Gelin Hanım, ‘İbrahim Amca, İbrahim Amca’ diye tutturdu, düğününde bir türkü söyleyeyim diye. Ağzına biber süreceğim senin. Ne ‘İbrahim Amca’sı, bana ‘İbrahim Abi’ de gelin hanım” demeden de duramadı.
Hayatında ilk kez bir düğünde para almadan sahneye çıktığını vurgulayan Tatlıses, 'Hasret Kaldım' şarkısını söylemeden önce, kendisine eşlik edecek 'Pandora' adlı orkestra elemanlarından birinin fötr şapkasını alıp, başına  geçirdi ve ortaya ilginç  bir görüntü çıktı.
Urfalı kovboy İbo’yu nasıl buldunuz?
Fötr şapka Tatlıses’e yakıştı mı?‘BAYAN KAHKAHA’YA NAZAR MI DEĞDi?
O, ekranların en iyi gülen ismi. Ancak yeni yayın döneminin ilk haftasında olup bitenler onun yüzünü hiç güldürmedi. Onun için aksilikler üst üste geldi.
Önce 'Sezona bomba gibi bir dönüş' için yaptığı iş elinde patladı.
Dünya Basketbol Şampiyonası’nda ikinci olan '12 Dev Adam' ve eşleriyle söyleşi yapabilmek için yetkililere saatlerce dil döktü.
Sonunda istediği oldu. Televizyon ekibi '12 Dev Adam'ın kampına kamp kurup, onun basketbolcular ve eşleriyle yaptığı keyifli sohbeti çekti.
Çekimler bitip, '12 Dev Adam' ve eşleri kampı terk ettikten saatler sonra anlaşıldı ki, bir saati aşkın süren keyifli sohbetten çok güzel görüntüler vardı, ama ses yoktu.
Kameraların 3-5 dakikalık bölümün dışında ses almadığını öğrenince başından aşağı kaynar sular döküldü, ama yapacak bir şey yoktu.
Çünkü iş işten geçmişti.
Ertesi gün sıkıntıdan vücudunda çıban çıktı. Hemen doktora gitti.
Bu kez de doktorun verdiği ilaçlardan biri alerji yapıp, vücudunu şişirdi. Yapılan iğneler ve aldığı ilaçlar sayesinde tüm sorunlar gitmek üzereyken bu kez dilinin kurbanı oldu.
Televizyonda program yapanlar arasında, 'Gel bana, geleyim sana' şeklinde bir 'konuk olmaca' durumu var ya, ilk hafta programına konuk olan şovmenin programı sezona “Merhaba” deyince bu kez konuk olma sırası ondaydı.Vibrasyon yerine viratör dedi
İlk başlarda her şey yolundaydı.
Ne zaman ki titreşimli bebek sandalyesi stüdyoya geldi, güzel sunucu, 'Ben biliyorum onu, vibratör değil mi?' dedi, olanlar oldu.
'Vibrasyon' yerine 'vibratör' dedi ısrarla, hem de birkaç defa.
Canlı yayın bitip, eve dönünce yaptığı gafın beyninde yarattığı 'titreşimler' yüzünden saatlerce uyku girmedi gözüne, “Ne oldu bana böyle? Nedense tüm aksilikler geliyor üst üste” diye.
Ve son söz.
Okan Bayülgen’in programında 'vibrasyon' yerine ısrarla 'vibratör' diyen Saba Tümer’i şu günlerde kurşun döktürürken, yedi cami dolaşıp dua ederken ya da yatırlara çaput bağlarken görürseniz şaşırmayın.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp