Top
Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

18/12/2009

BiR ÖDÜL iÇiN MESLEK BiRLiKLERiNi SATTILAR!

İstanbul FM’in bu yıl 13’üncüsünü düzenlediği ‘İstanbul FM Altın Ödülleri’nde gördüğüm tablo beni        dehşete düşürdü.
Neden mi?
Şunun için. Bu ülkede şarkıcılar yıllarca haklı olarak, “Radyolar şarkılarımızı hiçbir telif ödemeden çalıyor, hakkımızı     yiyorlar” diye ağlayıp durdu.
Onların sesine kulak veren Kültür Bakanlığı, Telif Yasası’nı çıkarıp, “Kurun meslek birliğinizi, toplayın teliflerinizi” dedi.
Onlar da Müzik Yorumcuları Meslek Birliği, yani MÜYORBİR’i kurup, ‘yorumcu hakları’nın peşine düştü.
Emeğe, dolayısıyla Telif Yasası’na saygı duyan radyolar, MÜYORBİR’le anlaşma imzalayıp, her çaldığı şarkının telifini ödedi. Bazıları da, imza attıkları anlaşmalara rağmen telif paralarını ödemedi.
Böyle durumlarda yaşanacak süreç belli:
Mağdur olan taraf, hakkını alabilmek için mahkemeye gider.
Sezen Aksu’dan Tarkan’a, Kenan Doğulu’dan Zülfü Livaneli’ye Türkiye’de şarkıcı olarak ün yapan bin 250 üyeye sahip MÜYORBİR de öyle yaptı.
MÜYORBİR, yaptığı anlaşmaya rağmen 2005’ten beri radyolarında şarkılarını çaldığı yorumcuların hakkını ödemeyen radyocu Sabri Demirdöğen hakkında beş ayrı icra takibi ve alacak davası açtı.
MÜYORBİR’in, İstanbul FM’in de sahibi olan Demirdöğen’den alacağı 200 bin lirayı aştı.
Bu davalardan ikisi sonuçlandı. İkisini de MÜYORBİR kazandı, üç dava hâlâ yargı aşamasında.
MÜYORBİR, Demirdöğen hakkındaki bu beş davayı niye açtı? Üyelerinin hakkını alabilmek için.Salı akşamı yapılan İstanbul FM’in ödül töreninde ödül alan şarkıcılar şunlardı:
Tan, Bengü, Mustafa Ceceli, Funda Arar, Murat Boz, Ziynet Sali, Demet Akalın, Meyra, Gripin, Emir, Göksel, Hepsi ve Ayşegül Aldinç.
Bu şarkıcıların hepsi MÜYORBİR üyesi. Şimdi bu ünlü isimlerin İstanbul FM’in gecesine katılıp, verilen ödülleri kabul etmesi normal mi?  Bunun adı, üye olduğu meslek birliğini sırtından hançerlemek ve Telif Yasası’nı çiğnemek değilse, nedir peki?
Demirdöğen’i önce, “Radyolarında çaldığın şarkılarımızın parasını öde” diye mahkemeye ver. Sonra da onun dağıttığı ödülleri almaya git.
Yok böyle bir ikiyüzlülük!
İstanbul FM’in ödülleri şarkıcı odaklı bir yarışma.
MÜYORBİR üyesi şarkıcılar gitmese, o törenin bir anlamı olur mu? Olmaz!
Bu durumda İstanbul FM, ne yapacak? Ya ödül töreni yapmaktan vazgeçecek ya da ‘yorumcu hakları’nı ödemeye başlayacak.
Bunu da mı düşünemiyor bu   şarkıcılar?



‘KOMŞU KIZI’ KİMİN ESERİ?
İstanbul FM, ‘Yılın Dizi Müziği’ ödülünü Gripin’e verdi.
Gripin, bu ödüle Kanal D’nin sevilen dizisi ‘Geniş Aile’nin dizi müziği olan ‘Komşu Kızı’ ile lâyık görüldü.
Telif ve eser sahipliği konusunda bir hayli araştırma, haber ve yazı yazmış biri olarak şu soru aklıma takıldı:
“Komşu Kızı, Gripin’in eseri mi?”
‘Komşu Kızı’, Türkiye’nin Erkin Koray’ın yorumuyla dinleyip, sevdiği bir şarkı. Gripin, bu parçayı ‘Geniş Aile’ için yeniden düzenledi. Moda deyimle Gripin, ‘cover’ yaptı. Telif Hakları Yasası’nda ‘işleme’ bunun adı.
O nedenle bu işin adını doğru koymak lazım.
Bir şarkıcı veya grubun, bir eseri sahibinden izin alarak ‘cover’ yapması, onu o eserin sahibi yapmaz. Sadece yeni düzenlemenin ya da yorumun sahibi yapar.
Burada da durum böyle.
‘Geniş Aile’yi yapan D Productions, ‘Komşu Kızı’nı dizinin         jeneriği yapmak için eserin sahiplerinden veya varislerinden izin alıp, Gripin’e verdi.
Gripin’in yaptığı düzenlemeyle esere getirdiği yorum da, tıpkı Erkin Koray’ın yorumu gibi beğenildi.
Bizde genellikle şarkılar, onu ilk kez yorumlayıp, sevdirenlerle anılır.
‘Komşu Kızı’nı da insanlar Erkin Koray’ın eseri sanır.
Ama eserin sahibi Erkin Koray da değil.
‘Komşu Kızı’nın sözlerini yazan Ülkü Aker, bestecisi de merhum Rüştü Demir’dir. O nedenle ‘Yılın Dizi Müziği’ ödülü, ‘Yılın Dizi Müziği Düzenlemesi’ adı altında verilmeliydi.
Nasıl ki, Mimar Sinan’ın eserini günümüzde başka bir mimar restore ettikten sonra “Bu eser benim” diyemiyorsa, bu durum müzikte de böyledir.
O mimarın o eser üzerindeki hakkı restorasyonla sınırlıdır. Çünkü eserin asıl sahibi Mimar Sinan’dır.
Not: Bu yazı, MÜYAP Başkanı Bülent Forta, MESAM Başkanı Ali Rıza Binboğa ve D Productions Dramalar Koordinatörü Lale Eren’den alınan bilgiler ışığında yazılmıştır.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp