Top
Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

01/12/2012

Yanlış kodlamanın faturası artık adaya çıkmayacak!

Avukat Serkan Şahin, Ankara 9. İdare Mahkemesi’nde ÖSYM aleyhine çok ilginç bir dava açtı ve kazandı.
Bu kazanım, bir anlamda, ÖSYM’nin bugüne kadar gerçekleştirdiği tek yönlü dayatmalara, dur niteliği taşıyor.
ÖSYM, bugüne kadar kendisi de çok büyük hatalar yaptı ama hiç bedel ödemedi. Ama adaylardan birisi, en ufak bir hata yaptığında, hiç tereddütsüz sınavını iptal edip, geleceğini kararttı.
Avukat Şahin’in açtığı dava işte tam da bu yönde.
Davayı, cevap kağıdına aday numarasını yanlış kodladığı için sınavı iptal edilen öğretmen yengesi Çiğdem Şahin için açtı ve kazandı.
Ankara 9. İdare Mahkemesi, söz konusu kararında, hata yapan kadar, yapılan bu hatayı görmeyen de sorumlu diyerek, müthiş bir hukuk örneği verdi.
Görünen o ki alınan bu karar, sadece Çiğdem Şahin’in değil, daha önce bu yüzden hakları gasp edilen tüm adayların önünü açabilecek...
İşte bu hukuk mücadelesinin hikayesi:

3’le 8 yer değiştirdi
“Yengem Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi bölümünden mezun oldu. Öğretmen kadrosuna atanabilmek için KPSS’ye girdi. Eğitim Bilimleri testinde 87 doğru, 33 yanlış yaptı.
Her şeyi bir kenara bırakıp, sırf öğretmen olarak atamasının yapılabilmesi için KPSS kursuna giden ve aylarca bu sınava çalışan yengem, sınav sonuçları açıklandığında, 17 doğru 103 yanlış cevapla karşılaşınca şok geçirdi. 
ÖSYM’ye yazılı olarak başvurup yeniden inceleme talep ettiğinde, kitapçık numarasını 24056638 yerine 24056683 olarak kodlaması neticesinde puan hesaplamasının yapıldığı ve kodlamanın aday tarafından doğru kodlanmasının adayın kendi sorumluluğunda olduğu cevabını aldı.
Bu süre zarfınca atamalar yapıldı ve tabii ki yengem hiçbir yere yerleştirilemedi.
19.09.2011 tarihinde ÖSYM’nin verdiği cevap yazısına karşı açtığım dava 05.10.2012 tarihinde karar çıktı ve kararda ‘...davacının 29.07.2011 tarihinde yapmış olduğu itiraz üzerine puanının 24056638 kitapçık numarasına göre yeniden hesaplanması ve elde ettiği puana göre tercihleri yapılmasına ilişkin usul çerçevesinde tercih hakkı tanınması ve sonucuna göre işlem tesis edilmesi gerektiği açıktır...’ şeklinde hüküm kuruldu.
Kararın gerekçesini de “...kitapçık türünü doğru işaretlettirmemek ve yanlış işaretlenen kitapçık türünü kontrol etmeden cevap kağıdını güvenlik poşetine koyarak, sınav sonucunun bu hatalı şekliyle değerlendirilmesine neden olmak sınavın uygulayıcısı olan salon başkanı ve gözcünün ve dolayısıyla davalı idarenin hizmet kusurunu oluşturması nedeniyle 24056638 kitapçık numarasına göre sınava giren davacının itirazının reddedilerek cevaplarının 24056683 kitapçık numarasına göre hesaplanmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır...”  görüşüne dayandırdı.

Sorumlu kim?
Bir yıl önce açtığım dava yeni karara bağlandı ve idare mahkemesi beni haklı buldu. İdarenin hizmet kusurunun olduğuna karar verdi. Çoğu insan bu kararı ÖSYM’ye karşı alınmış bir zafer olarak yorumlayabilir. Ancak bir adayın, bu şekilde, idarenin yanlış işlemi ve adayın puanının düzeltilmesi için yaptığı başvuruyu sırf ‘kodlama hatası adaya aittir‘ diye geri çevirerek, bir sene içerisinde yapılan atamalara başvurma hakkının elinden alınmış olması nedeniyle atanamamasını kim telafi edecek?
Şimdi bu kararla birlikte ÖSYM’ye başvurarak puanının doğru kitapçık numarasına göre hesaplanmasını talep edeceğim.
ÖSYM mahkeme kararını 30 gün içerisinde uygulayarak puanını hesaplayacak.
Peki, aldığı puan geçen senenin atamasında en düşük puanla atanan adayın puanından yüksek olması durumunda ne olacak?
Kararda “...elde ettiği puana göre tercihlerin yapılmasına ilişkin usul çerçevesinde tercih hakkı tanınması ve sonucuna göre işlem tesis edilmesi...” şeklinde karar çıkmış olmasa da, atamaları ÖSYM değil, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapması sebebiyle nasıl bir çözüm yolu bulunacak?
Büyük ihtimalle ÖSYM, atamaları ben yapmıyorum, al sana yeni puan, git Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurunu yap diyecek.
Milli Eğitim Bakanlığı da, büyük ihtimalle ‘mahkeme kararı bakanlığımızı ilgilendirmemektedir‘ şeklinde bir cevap verecek.
Tabii ki kararı yeni tebliğ aldığım ve ÖSYM’ye henüz başvuru yapmadığım için yukarda saydıklarım sadece (olası!) ihtimalden ibaret.
Şimdi merak ediyorum sorumlu kim; salon başkanının mı, sınav gözcüsünün mü, kodlama adaya aittir diyen işgüzar ÖSYM memuru mu yoksa genelleme yaparak ÖSYM mi?..”
Özetin özeti: İyi ki Ankara’da hukukçular var!..

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp