Farklı mesafelerde koşu yarışları vardır. 5 km, 8 km, 10 km, 15 km gibi...
Bu yarışlarda, koşulan mesafe neyse o kadar koştum denir.
Koştuğun mesafe 21 km olunca, yarı maraton olur.
Maraton mesafesi 42 km 195 metredir. Evet o son 195 metre önemli.
Maratonun 42 bin 195 metre olmasının tarihi bir nedeni var.
Maraton mesafesinden de uzun olan yarışlara ultra maraton denir.

Doğru bilgi önemli

Bizim basında çıkan “maraton koştu” haberlerinde bakıyorum, koşulan mesafe 10 km... Hem verilen bilgi yanlış hem de memleketimizde sayıları giderek artan, az sayıda maraton koşanlara haksızlık.
Bizimki gibi spor kültürü henüz oluşmakta ve gelişmekte olan bir ülkede, maraton koşmaya çalışmak zaten büyük mücadele.
Koşuda mesafeler uzadıkça antrenmanlar ayrı, çalışmak için ayrılması gereken zaman ayrı önem kazanır.
Paylaşılan bilgilerin doğruluğunu, spor kültürü, bilinci ve sporcu sağlığı açısından önemli buluyorum.
2008’de ilk defa 300 metre koşabilince havalara uçmuştum. O günden beri çalışarak ultramaraton koşabildiğim bugünlere geldim.
9 sene olmuş.
Bir haftada maraton koşar hale gelmedim yani.
Ne zamanki azim denen şeyin sabır barındırdığını anlarız, değişim başlar.
Instagram’da “spor yapamıyorum sorunsalı” konulu bir canlı sohbet yaptım, anladığım hep çok acelemiz var. Hemen yarın 10 km koşup 10 kilo vermek istiyoruz. Önemli olan bir ömür boyu sağlıkla, keyifle spora devam edebilmek.

Paris Maratonu

4 sene sonra ikinci kez bu pazar, Paris Maratonu’nu koşuyorum.
Nefis hazırlanıyordum. 3 hafta önce rahatsızlandım.
Antrenmanlarım durdu. Hırsım, hedefim filan yok zaten benim. Dünyanın en nefis parkuru, en koşturtan destekçisi Paris’te.
50 bin kişi start alıyorsa, 100 binler destekliyor, müzik yapıyor, alkışlıyor. 4000 kişi gönüllü çalışıyor.
Ben de start alıp başlayacağım. Zorlandığımı hissedersem sağlığımı riske atmam.
Ya yürürüm ya da bırakırım. Bu iki kararı da alabilecek kadar tecrübeli bir maratoncu olduğuma seviniyorum.
Instagram’dan paylaşırım zaten, izlersiniz.

Eker I Run Koşusu

Koşmaya başlayan birçok kişi beraber nerede koşabiliriz Yonca diye sorup duruyor.
8 Ekim’de, 4 senedir gitmek isteyip de bir türlü gidemediğim, Bursa’daki Eker I Run Koşusu’na bu sene geliyorum. Kayıtları açıldı. Erkenden haber veriyorum ki kayıt olup hazırlanın siz de...
8 Ekim’de beraberiz.
5 km, 15 km iki parkur var. Minik Adımlar yarışı da var.
Bilgi için web sitesi: www.ekerkosu.com
Memleketimdeki bütün yarışları koşmak, herkese destek olmak istiyorum.
Dileğim, koşanları destekleyenlerin ve organizasyonlarda gönüllü çalışanların artması.
Dünyanın en sade sporudur koşmak.
Çok tantana yapıldığına, kılık kıyafete takılmayın. Ayağın rahatsa, don paça da koşarsın.
Yeter ki zaman tanı kendine.
Koşmak bana sabırlı ve azimli olmayı öğrettiği gibi; hayatım boyunca sağlıkla spor yapma disiplini de verdi.
Spor ömrümü uzattı. Birçok anlamda hayatımı değiştirdi, geliştirdi.
Ben 300 metre ile başladım. Sevdiğim için devam ettim.
Keyif aldığın şeyi yaptığında zaman ve mesafe sorun olmuyor.
Hayatını koluna takıyorsun...
Su gibi akıyor.
Yonca
“Oh la la”