Büyük otellere kusur bulduk, butiklere bulmamak olmaz. Hepsinin de ortak kusurcuğu plaja uzak olmaları. Benim için önemli bir eksiklik çünkü senede bir sabah da olsa daha yüzünü bile yıkamadan denize dalmak istiyor insan. Ama bu otellerin de durumu telafi edecek ayrı güzellikleri var...MANZARA VE ABARTISIZ LÜKS: BIRDCAGE 33-BODRUMDoğanın tasarımıyla insanın tasarımı yarışmış gibi: Manzara, şıklık ve abartısız lüks... Zaten ‘Luxury Lifestyle’ tasarım ödülü aldı. Yalıkavak Marina’ya tepeden yeşilliklerin arasından bakıyor. Önünde Lika adında muhteşem bir restoranı var.TAM BİR PARTİ OTELİ: THE LOCAL HOUSE-ÇEŞMEModacı Hakan Akkaya tarafından tasarlandı. Otelden ziyade bir gece kulübü gibi. Her şey siyah, yatak odalarının tavanı zebra desenli falan... Çağla Şıkel, Nihat Odabaşı gibi müdavimleri var. Daima iyi müzik çalıyor, restoranı kuvvetli.REZERVASYON YAPMAK ZOR: SİMURG INN-ÇANAKKALE“Ünlü Palas” desek yeridir. Çoğunlukla oyuncuların tercihi çünkü çok korunaklı, hiçbir yerden fotoğraf çekilemiyor. Tepeden denize bakan güzel bir manzarası var. Ama gel gör ki ‘celebrity’ mekânı olduğu için rezervasyon yapmak çok zor.İÇ MEKÂN HARİKA: THE STAY-ÇEŞMEGeniş, şimdiye kadar saydıklarımın hepsinden geniş, o yüzden Zeynep Bastık gibi birçok isim düğününü burada yaptı. Bahçesi kadar harika bir iç mekâna ve tasarım odalara sahip. Cumartesileri Arjantin usulü barbekü partisi yapılıyor.PLAJA TEKNEYLE GİDİLİYOR: DALYAN RESORT-DALYANYan oteli de alınca butikliği pek kalmadı tabii, çift havuzlu kocaman bir yer oldu. Dalyan’ın kendi bağı, bahçesi olan otellerinden. Nar suyuna bayılacaksınız. Hemen dibinden nehir geçiyor, meşhur İztuzu Plajı’na gitmek için özel teknesi var.ATMOSFER ETKİLEYİCİ: KURABİYE-ÇEŞMEAlaçatı’nın ‘cool’ mahallesi Hacımemiş’in en eskilerinden. Her şey eflatun-beyaz. Güzel bir avlusu ve şirin bir havuzu var. Odalar sade, zevkli ve pırıl pırıl. Gece aydınlatılınca atmosferi çok etkileyici. Restoranı yok ama kahvaltısı sağlam.