Top
Nedim Şener

Nedim Şener

nedim.sener@posta.com.tr

19/06/2023

Yenilginin Anatomisi: İmamoğlu’nun raporunda,  CHP ile FETÖ ve PKK/HDP ayrıntısı

Kılıçdaroğlu seçilse cumhurbaşkanı yardımcısı olacak İmamoğlu, sadece “Kaybettik” demekle yetinmedi, bir de “Yenilginin Anatomisi” başlıklı rapor hazırlattı. Raporu Cumhuriyet gazetesinden Barış Pehlivan, Sözcü gazetesinden Aytunç Erkin köşelerine taşıdılar. Öyle bir rapor ki, sadece yenilginin sebepleri ortaya konmakla kalmamış, İmamoğlu’nun koltuğunda gözü olan Kılıçdaroğlu da açık açık hedef alınmış. Basına sızdırılan rapor, Kılıçdaroğlu-İmamoğlu çekişmesinin de bir parçası olarak okunabilir.MUHALEFETİN YARATTIĞI KAYGIRapor, yıllardır Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı üyelerinin izledikleri politikalardaki yanlışlığın, bu köşeden de yıllardır yaptığım eleştirilerin seçmen nezdinde ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Özellikle, PKK’nın siyasi kolu HDP ile girilen işbirliği hatta Kılıçdaroğlu’nun “amaç birliğinin” net olarak görüldüğü ve Fetullahçı Terör Örgütü’nün desteğinin yarattığı sonuçlar ortaya koyuyor. İmamoğlu tarafından hazırlatılan raporda “Seçimleri neden Erdoğan ve Cumhur İttifakı kazandı?” başlığı altında yenilginin sebepleri sıralanırken, muhalefetin seçmende yarattığı kaygı şöyle anlatılıyor: “İktidar kanadının muhalefete dönük ‘Yönetemezler, dağınıklar, tutarlı değiller, kaos çıkarırlar’ ve ‘Terörle işbirliği yapıyorlar, güvenlik krizi yaratırlar’ eleştirileri karşılık buldu. İktidar, seçmeni ‘Vatan mı soğan mı?’ ve ‘İstikrar mı kaos mu?’ soruları etrafında karar vermeye ikna etti. Muhalefet ne bunlara karşılık verebildi ne de kendi gündemini seçmen gündemi haline getirebildi.”PKK/HDP İLE İŞBİRLİĞİRaporda, Millet İttifakı’nın ve Kılıçdaroğlu’nun PKK’nın siyasi kolu HDP ile girdiği ilişkinin seçmende yarattığı endişeyi muhalefetin hafife aldığı şöyle analiz ediliyor: “Muhalefet, iktidarın terör bağlamında topluma derinden hissettirdiği güvenlik talebini hafife aldı, güvenlik-demokrasi/özgürlük dengesi etrafında ikna edici bir gündem oluşturamadı. CHP-HDP koalisyonu söylemi etkili oldu, karşılık verilemedi. Altılı Masa’nın kurulduğu günden itibaren, Cumhur İttifakı’nın öncelikli kampanya konularından biri Altılı Masa’nın HDP ile ilişkileri ve HDP’nin aday çıkarmayarak Kılıçdaroğlu’nu desteklemesi oldu. HDP ile resmi görüşmelerin yapıldığı tarihten itibaren bu ilişkiye dair suçlamaların dozu giderek arttı. Cumhur İttifakı seçimin son haftasını ise neredeyse yalnızca bu konuya ayırdı. Sonuçlar, bu söylemin etkili olduğunu gösteriyor. Mitingdeki sahte videolarla ilgili, iktidar söyleminin dışında hiçbir şekilde muhalefeti takip etmeyen seçmene sahada birebir iletişim yapılmadı. Kürt seçmeni incitmeden milliyetçi seçmenin yatıştırılması da mümkündü. Ancak kampanya güvenlik talebini önce görmezden gelip sonra da aşırı yatırım yapınca tutarsızlık daha da belirginleşti.”FETÖ DESTEĞİ ALEYHE OLDURaporda, Fetullahçı Terör Örgütü üyelerinin Kılıçdaroğlu’na verdiği destekten de söz ediliyor. Ancak “iktidarın söylemi” gibi yansıtılan FETÖ ilişkisi, Muharrem İnce’ye karşı yürütülen linç kampanyası ile zirveye çıkmıştı. Nitekim bu durum raporda şöyle anlatılıyor: “FETÖ İlişkisi: FETÖ destekliyor söylemini ve FETÖ’cülerin manipülasyonlarını boşa çıkaran etkili bir karşıt söylem geliştirilemedi. Özellikle Muharrem İnce kaset vakasının, FETÖ ve CHP’nin, özellikle Kılıçdaroğlu’nun işbirliği ile yapıldığı iddiası boşa çıkarılamadı ve etkili oldu. CHP kampanya ekibinin Meral Akşener’e ve İmamoğlu’na yönelik, daha önceki aşağılayıcı linç kampanyaları da bu iddianın aksini savunma motivasyonlarını düşürdü. Müttefikleri ve destekçileri bastırma girişimleri kampanyanın normali olarak görüldü. Kaset vakası bu örneklerden dolayı da Kılıçdaroğlu’na yakıştırıldı.”Yani, Muharrem İnce’yi linç operasyonlarına göz yuman, hatta cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesine yol açan FETÖ’cülerin montaj kumpasını Ruslara mal eden Kılıçdaroğlu’nun bu tutumu kendi aleyhine oldu.MASA ADAY VE PAYLAŞIMA ODAKLIYDI İMAMOĞLU’nun hazırlattığı raporda, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına yönelik eleştiriler de yer alıyor. Öncelikle, 6’lı Masa’nın, Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ve paylaşım için kurulduğunu, Kılıçdaroğlu’nun “kurgulanmış bir karaktere” dönüştüğü şöyle anlatılıyor:“Yönetim Mimarisi ve Millet İttifakının İtibar Kaybı: Millet İttifakı sistem değişikliği öneren demokratikleşme fikri etrafında buluşmuştu. Ancak kampanya boyunca bu anafikir terk edildi. Masa, bakanlıkların, vekilliklerin ve bürokrasinin paylaşıldığı bir çıkar ittifakı olarak algılanmaya başladı. Bakanlar ve kilit bürokratlar kadrosunun masada konuşulmadığı, üzerinde uzlaşılmadığı görüldü. Liderler kendi bakanlarını açıklayarak uyumsuzluğu daha da belirgin kıldı. Kılıçdaroğlu kampanyası, kazanmaya değil, aday olmaya ve adaylığını kanıtlamaya dönüktü. 1 yıldan uzun bir süre boyunca yürütülen adaylık kampanyası, seçimi kazanmaya değil, Kılıçdaroğlu’nu aday yapmaya dönük bir kampanya oldu. Üstelik bu kampanya her türlü şüpheyi, eleştiriyi, itirazı anlamaya ve demokratik zeminde tartışmaya dönük değil; bastırmaya, ezmeye, gözden düşürmeye dönük baskıcı bir yöntemle yapıldı. Sonuçta baştan sona seçim kazanmaktan çok kendini kanıtlamanın, adaylığına ikna etme motivasyonunun öne çıktığı bir kampanya oldu.KURGU KARAKTER KILIÇDAROĞLUBildiğimiz, tanıdığımız, sevdiğimiz Kılıçdaroğlu gitti, yerine gerçekdışı, kurgu bir karakter olan Kılıçdaroğlu geldi. Kemal Kılıçdaroğlu’nu toplumun gözünde değerli yapan sakin ama iddialı, yumuşak ama kararlı, barışçı ve kapsayıcı özellikleriydi... Tıpkı 2019’da yaptığı gibi ittifak kurma, adaylık dahil her pozisyona doğru isimleri seçme ve birliğin gücünü üretme rolü. Ancak kampanya, ittifakı bir çıkar ittifakına dönüştürüp tüm ittifak bileşenlerini adaylık karşılığında ödüllendirme, itirazları da aşağılamayla, sosyal medya linçleriyle etkisizleştirme yoluna gitti. Kurgulanmış Kılıçdaroğlu portresi de gerçek ve samimi bulunmadı.”Fark edileceği gibi bu rapor sadece yenilginin anatomisi değil aynı zamanda İmamoğlu-Kılıçdaroğlu çatışmasının bir parçası.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp