DEPLASMAN bir takım için hiç bu kadar zulüm olmamıştır.
Aslında bu kadar kayıptan sonra, gidişatı değiştirecek hamleler ve duruşlar ortaya çıkar diye beklenir. Son yazımın bitiş bölümüne Galatasaraylı futbolcular bu duruma yeter demeli diye yazmıştım. Çünkü bu işi değiştirecek yegane karakter onlardı. Çünkü, Manciniden durumu iyi hale çevirmek için birşeyler beklemek şöyle dursun olanı daha kötü hale getirmese yeter. Hangi maçta kimi oynatacağı belli olmayan bir hocanın takımı da nerede, ne oynayacağını bilemez.
Konyaspor maçına tadımlık Eboue hamlesi ile başlayan Mancini, asıl tatlı sürprizi ikinci yarıya sakladı. Anlaşılır gibi değil. Deplasmanda, tarihe geçecek kötü sonuçlar alan bir takımın hocasının bu durumu normal karşılayacak şekilde rahat olması daha da garip. Maçın ikinci yarısında, takım baskı kurmuş ve rakip alanda oynuyorken, gol bulmaya yakınken ve gole ihtiyacın varken Umutu çıkarıp Küçük Drogba etkisi yaşatmak Manciniye has bir durum. Yaptığı geç kalmış değişiklikler, almadığı riskler, yapamadığı ve anlaması mümkün olmayan son dakika Ontivero değişikliği Mancinizm yansımasıdır. Galiba Ontiveroyu oyunu soğutmak için almak istedi.
BUNLAR NE Kİ...
Mancinizm, en önemli maçlara olmayacak 11 ile çıkmaktır.
Mancinizm, en kritik anlar olmayacak oyuncuları çıkarmaktır.
Mancinizm, işler kötü gidince problemi başkasında aramaktır.
Mancinizm, deplasmanda maç kazanamamayı normal karşılamaktır.
Mancinizm, ligi ve takımını beğenmeyip hedef şaşırtmaktır.
Mancinizm, iyi para kazanıp, hakkını vermeyip ilk fırsatta kaçmaktır.
Mancinizm, rotasyon yapmak uğruna takımı mutasyona uğratmaktır.
Mancinizm, takıma heyecan vermek yerine takımı ruhsuz hale çevirmektir.
Mancinizm, takımına yön vermek ve hedef çizmek değil yolunu kaybetmektir.
BU KAYIP ÇOK BAŞKA
KONYASPOR maçı, Galatasaray için klasik bir deplasman kaybı olarak geçecektir. Ama başka açıdan bu kayıp, Fenerbahçenin şampiyonluğunu kutlamaya başlaması, Beşiktaşın ikinciliğe inancını artıran etkisini yaratacaktır. Kupada işini zora sokan, ligi ikinci bitirme şansını eliyle iten Galatasaray için hedefte sadece Mancini ve futbolcular yok. Elbette bu işte yönetim de bu başarısızlıkta payını alacak. Nisan ayı, Galatasarayı her açıdan yeni hale getirecek maçlara sahne olacak.