Top
Fatih Çekirge

Fatih Çekirge

fcekirge@hurriyet.com.tr

01/02/2014

Mesele AB’ye üyelik değil Avrupa’daki öncelik değişti

 

BİRKAÇ gündür Avrupa’nın bazı kentlerindeydim...
Sokaklarda da gezdim, bakanlık koridorlarında, dernek lokallerinde de.
Ve elbette birbirinden güzel lokantalarında.
Türkiye’de toz duman devam ederken, o sokaklardan bizim sokaklara birkaç gözlem aktarmak istedim.
Biliyorsunuz, bu hafta Başbakan Erdoğan’ın çok önemli bir ziyareti var.
Almanya...
Oradaki ana gündem, Suriye, Irak, Afganistan ve  El Kaide.
Bu yüzden de bakış tamamıyla bu eksende.
Yani...
Avrupa sokaklarına göre:
1) Artık mesele yalnızca “diplomatik bir müzakere süreci” değildir. AB bugün Türkiye’ye “üyelik” öncelikli değil, “güvenlik” öncelikli bakmaktadır.
Neden mi?
Çünkü şu anda AB kentlerindeki en büyük endişe, oralardan Suriye’ye giden El Kaide sempatizanlarının, birer militan ya da canlı bomba olarak Avrupa sokaklarına geri dönmesi...
Korku budur...
Üyelik süreci ikinci plandadır.
2) İstihbarata göre, El Kaide saflarına katılmak üzere yalnızca Almanya’dan Suriye’ye giden gençlerin sayısı 300’e yakın... Bu da bilinen.
3) Alman İçişleri Bakanlığı bu radikal cepheleşmeye karşı özel bir çalışma yapıyor. Bunun için de Türkiye ile yakın işbirliği istiyor...
4) En önemlisi, Türkiye, gidenler ve dönenler için tam bir geçiş köprüsü. Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere ile yaptığımız sohbette, açık açık söyledi:
“Türkiye bir geçiş köprüsü olarak kullanılmak isteniyor. Ama buna karşı tam bir işbirliği içindeyiz.”
Türkiye’nin gerek üyelik süreci, gerekse AB ile ilişkilerin onarımı açısından El Kaide’ye karşı gelişen bu işbirliği dikkat çekicidir. 
Bu açıdan bakınca, “TIR’larla El Kaide’ye silah gönderiliyor” haberleri resmi olarak  boşta kalıyor.
Avrupa’nın siyasi mahallelerindeki birkaç fanatik dışında etki yaratmıyor.

AB’Yİ İSTİYORSAN KURALA UYACAKSIN

Buraya kadar aktardıklarım, birinci öncelik.
Avrupa sokakları için Türkiye açısından ikinci önceliğe gelirsek...
Yani, AB’ye üyelik sürecine.
Kim ne derse desin; ister “dış mihrak”, ister “iç mızrak”, Gezi olayları hükümete karşı çok ters bir rüzgâr yaratmış.
Aynı şekilde, son “yolsuzluk iddiaları”, yargı ve emniyetteki tayin fırtınaları bu ters algının kökleşmesi için kuvvetli bir zemin oluşturmuş.
Ancak Türkiye’nin o coğrafyadaki tek demokratik laik ülke konumunda olması, anlattığım, “güvenlik önceliği”yle birleşince, Avrupa sokaklarındaki Türkiye değeri, artı-eksi olarak dengelenmiş durumdadır. Ve özet şudur:
- Bu yüzden, bir fasıl açılır, ikincisi bekler, üyelik için yıllar geçer. Yine vize konuşulur. Bir adım ileri, iki adım geri, bu üyelik süreci devam eder.
Ama şimdi kalıcı olan, Avrupa sokaklarının güvenlik önceliğidir. Türkiye o önceliğin kilit ülkesidir.
Göreceksiniz ki, görüşmeler sonrasında iki ülke arasında yakın bir işbirliği mesajı çıkacaktır.

AVRUPA SOKAKLARI DEMİŞKEN

Size Avrupa sokaklarından bir izlenim aktardım.
Türkiye’nin o sokaklardaki AB üyelik sürecine gelince...
Bu defa cevabı bizim sokaklardan bir fotoğraf olarak seçtim...
Bakın ve üyelik sürecimizin sokaklardaki hali açısından o yorumu siz yapın.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp