Cumhurbaşkanı’nın yakasına yapışıp “İsrail için geçmişte şunu şunu dediniz, şimdi nasıl barışıyorsunuz” falan hiç demeyeceğim.

n

 

n

* * *

n

 

n

Tam aksine, böyle yaptığı için kutlayacağım.Bütün kalbimle “İyi yapıyorsunuz” diyeceğim.

n

 

n

Çünkü yaptığı iş Türkiye’nin menfaatinedir.Çünkü rahmetli Süleyman Demirel’in o lafını hiç unutmadım, kendime de şiar edindim. “Barışmayı bilmeyenler, kavga etmemeli...”

n

 

n

* * *

n

 

n

Allah için Cumhurbaşkanı kavga etmeyi iyi biliyor.Kazanmayı da iyi biliyor.

n

 

n

Ama en az bunun kadar iyi bildiği bir şey, dışarıda gerektiğinde barışabilmek...

n

 

n

* * *

n

 

n

O nedenle sizlere de diyorum ki... 

n

 

n

Eğer ülkenizi seviyorsanız, eğer huzur istiyorsanız, laf sokuşturmayın.“Niye İsrail’le barışıyorsun” diye guruldamayın, homurdanmayın.

n

 

n

* * *

n

 

n

Benim gibi yapın...“İsrail’le barışarak çok iyi yapıyorsunuz” deyin...

n

 

n

Arkasından da bütün kalbinizle, samimiyetinizle şunu ekleyin:

n

 

n

“Sayın Cumhurbaşkanı, İsrail’le bile barışabiliyorsanız, ülkenizin insanı ile haydi haydi barışabilirsiniz...”

n

 

n

* * *

n

 

n

Madem dışarıda düşman azaltmaya başladınız...

n

 

n

İçeride de dostu arttırın...

n

 

n

Deyin ve başarın ki...Star Wars filminin sloganı ülkemizin sloganı haline gelsin: Güç uyanıyor...

n

 

n

 

n

 

n

Ben olsam ‘Eğer olmasaydı’ yerine ‘İyi ki oldu’ derdim

n

 

n

 

n

PAZAR günü yazdığım “Eğer öyle olmasaydı” yazısı çok ilgi gördü.Epey mesaj aldım. 

n

 

n

Bir blog yazarından ise çok çarpıcı bir itiraz geldi.

n

 

n

Memduh Bayraktaroğlu, “özgürsayfa.com” adlı sitesinde şöyle diyor:

n

 

n

“Şu anıma kadar başımdan geçenler silsilesini anlatırken, ‘Eğer’ diye başlamam, söze ‘iyi ki’ diye girer, ‘mişim...’ diye bitirirdim” diyor.

n

 

n

Haklı...

n

 

n

Hayat dediğimiz şey, ille de “Keşke olmasaydı” gibi olumsuz bir zincir değil...

n

 

n

Baktım benim anlattıklarım da aslında “İyi ki” türünden...Bu arada ‘özgürsayfa.com’u şiddetle tavsiye ederim. 

n

 

n

Bugünlerde ihtiyacımız olan sağduyu ve ‘makul’ü bulmak isterseniz çok iyi geliyor.

n

 

n

 

n

Konuşmaz, gülmez denilen biri onun yanında nasıl böyle oluyor

n

 

n

 

n

İZZET Çapa’yı Hürriyet Kelebek’te hayretle izliyorum.

n

 

n

Katiyen konuşmaz denilen insanlar, onun masasında bülbüle dönüyor.

n

 

n

Asla gülmez denilen insanlar, onun masasında kahkahalar atıyor, gülmese bile en azından tebessüm ediyor.

n

 

n

Pazar günü Çağan Irmak’la konuşmuş.Çok sevdim...

n

 

n

En çok da son filmini çektikleri tekneyi anlatırken, “O tekneyi özlüyorum, dönmek istiyorum” demesini sevdim.

n

 

n

İnsanın film setini, güzel bir hayat parçasına çevirmeyi başarması harika bir şey...

n

 

n

İlk işim Çağan Irmak’ın “Nadide Hayat”ını seyretmek.

n

 

n

 

n

Nihayet, maço olmayan, dövmeli şehirli, aşkını saklamayan bir erkek

n

 

n

 

n

- “DELİBAL” filminde Çağatay Ulusoy’un söylediği çok güzel bir şarkı var.

n

 

n

“Mutlu Sonsuz”. Söz Sezen Aksu’nun. Müzik, Sezen Aksu ve Ozan Bayraşa’ya ait. Çağatay Ulusoy kendi söylüyor.

n

 

n

YENİ fenomen o... Özellikle genç kızlar için tam bir süperstar...

n

 

n

Sırf o merakla “Delibal” filminin galasına gittim.

n

 

n

Filmi şu nedenlerden çok beğendim. 

n

 

n

- Muhafazakârlığın, riyakâr bir yalakalıkla gözümüze sokulduğu bir dönemde, tam şehirli ve modern bir film olmayı göze almış.

n

 

n

- Ağır abi, varoş müziklerin piyasanın kanunu haline geldiği bir dönemde, pop ve rock müziği denemeyi göze almış.

n

 

n

- Sevgisini göstermemeyi erkeklik raconu ve ağır abilik sayan üç günlük sakallı karakterler arasında, iyinin de iyisi bir genç adamı kahraman yapmayı göze almış. 

n

 

n

- Aldatmanın, ilgi çekmeyi başaran tek cazip davranış sayıldığı bir dönemde, sadakatı ve tekeşliliği ana tema yapmayı göze almış.

n

 

n

-Maçoluğun alfa erkek prototipi, beyaz yakalı kravatsız gömleğin erkekliğin üniforması haline getirildiği bir dönemde, dövmeli, atkuyruklu, kısa pantolonlu bir genç adamı başat profil haline getirmeyi göze almış.

n

 

n

- Kızın ilgisini çekmenin tek yolunun, ona uzak durmak ve soğuk davranmak zannedildiği bir dönemde, beğendiği kızın ilgisini çekmek için her türlü maymunluğu yapan sempatik bir çocuğu başat karakter yapmış.

n

 

n

Bu filmin tutmasını çok istiyorum...

n

 

n

Şehirliliği, modernliği, sempatikliği, maçosuz erkekliği çok özlemişim.

n

 

n

Yetti be şu üç günlük sakallı heriflerden...

n

 

n

Ali Bilgin güzel bir modern ve şehirli film yapmış.

n

 

n

Çağatay Ulusoy da, Leyla Lydia Tuğutlu da çok iyi oynuyorlar...

n

 

n

 

n

Sezen işte budur

n

 

n

- ONA “Yetmez ama evet” dediği için kızdılar.

n

 

n

Dedim ki, “Sezen, içinden gelmeyen bir şeyi söylemez, feriştahı gelse söyletemez”.

n

 

n

Dün Cumhuriyet’in manşetindeydi.

n

 

n

Can ve Erdem için öylesine net, öylesine açık konuşmuş ki.

n

 

n

Desteği öylesine içten ki...

n

 

n

İşte benim canım arkadaşım Sezen budur.

n

 

n

Delikanlı kelimesinin, sadece erkekleri ifade etmediğini bütün dünyaya ispat eden kızdır o.