Kimseye karamsarlık bulaştırmayı hiç istemiyorum.

n

 

n

* * *

n

İçimde şöyle bir his var.

n

Sanki bütün dünyada büyük bir yalnızlığa terk ediliyoruz.

n

Sanki dünyamız kararıyor, imajımız giderek daha da bozuluyor...

n

Sanki çevremizdeki nefret hissi giderek azmanlaşıyor.

n

Sanki olup biten bütün kötülüklerin vebali bizim üstümüze yıkılmaya çalışılıyor.

n

Sanki herkes elindeki kiri bizim elbisemizle temizlemeye çalışıyor.

n

Sanki biz de bunu önlemek için yeterince gayret etmiyormuşuz gibi geliyor.

n

 

n

* * *

n

 

n

Belki sadece bir his...

n

Ama uzun bir hayat tecrübesi, epeyce görmüş geçirmişlik, epeyce tarih okumuşluk kulağıma bunu fısıldıyor.

n

Sonra korkum düşünceye dönüşüyor...

n

Ne yapmalıyız diyorum...

n

 

n

* * *

n

 

n

Galiba tek çare birlik ve beraberlik.

n

O iki kelimeyi, içi boş bir temenni olmaktan çıkarıp hakiki bir çareye dönüştürmek.

n

Hepimizi ortak bir endişe, kolektif bir ruh etrafında birleştirecek bir duygu...

n

 

n

* * *

n

 

n

Herkesin herkese elini uzattığı, herkesin herkese içini açabildiği, herkesin herkese güvendiği ortak bir millet haline gelebilmek...

n

Kimsenin kendini dışlanmış hissetmediği, kimsenin kimseyi ikinci sınıf vatandaş olarak görmediği...

n

Dış politikaya aklın ve milli menfaatlerimizin hâkim olduğu...

n

Gerçekten demokrat, gerçekten adil, gerçekten huzurlu bir ülke...

n

 

n

* * *

n

 

n

“Yurtta sulh, cihanda sulh” idealinin dış ayağı sakatlanmışsa eğer, hiç olmazsa iç ayağını sağlam tutalım.

n

 

n

* * *

n

 

n

Dışarıda herkesle küstüysek...

n

İçeride herkesle barışalım.

n

 

n

* * *

n

 

n

Çok mu geç...

n

Hayır henüz hiç geç değil...

n

Hatta tam zamanı...

n

 

n

 

n

Nehrin kenarından bir ses ‘Allah’ım sen ne büyüksün’

n

 

n

DANIŞTAY saldırısından sonra “Bu Türkiye’nin 11 Eylülü’dür” dediğim için, hakkımda linç kararı vermişlerdi...

n

Yüzlerce recm yazısı, binlerce küfür...

n

Ne komplo teorileri çıkarmışlardı o cinayetten...

n

Ruh hastası bir adamın deli saçması ifadelerini bile orasından burasından keserek insafsızca kullanmışlardı.

n

O iğrenç cinayeti Ergenekon’a bağlamak için, birlikte el ele ne komplolar kurmuş, ne yalanlar uydurmuş, ne sahte deliller imal etmişlerdi.

n

Cumhuriyet gazetesi saldırısına bile bağlamışlardı olayı...

n

Dün okuyorum, Danıştay dosyası yeniden açılıyormuş...

n

Saldırganın şimdi de “cemaatle ilişkileri” araştırılacakmış...

n

Nehrin kenarından bakıyorum ve ellerimi yukarı doğru kaldırıp haykırıyorum.

n

Allah’ım sen ne büyüksün...

n

 

n

 

n

İddia ediyorum, onlar içeride durdukça şunlar olacak

n

 

n

CAN Dündar ve Erdem Gül içeride kaldıkça...

n

Dünyanın gözü hep o TIR’larda kalacak, Türkiye’nin IŞİD’e yardım ettiği, petrolünü aldığı iftiralarına yeterince güçlü bir şekilde cevap veremeyeceğiz.

n

İstediğimiz kadar savunmaya çalışalım, dünya bunu adaletin tecellisi değil, adaletsizliğin ispatı olarak görmeye devam edecek.

n

Can ve Erdem’e bütün dünyada birçok ödül verilecek. Her ödül töreni, Türkiye’nin otoriter imajına bir tabut çivisi daha çakacak.

n

Ve tarih onları aklayacak, onları içeride tutanları ilelebet mahkûm edecek.

n

 

n

 

n

Bir yerde onun safında mazlumum bir yerde ona karşı zalim

n

 

n

HALİM duman...

n

Önceki gün, yine hâkim karşısında ifade veriyordum.

n

Dediklerine göre, “paralelci çete” bir uyuşturucu kaçakçısının adını verip beni dinletmiş.

n

 

n

* * *

n

 

n

25 yıldır dinleme mağduruyum. Ben usandım, sevgili devletim kulağını arka odama sokmaktan usanmadı.

n

Üç ay önce aynı binada “aynı çete” bu defa beni, “Selam Tevhid” örgütü üyesi olarak dinletmiş diye ifade verdim.

n

Dediklerine göre bu komployu kuranlar bu çetenin bir numarası olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef almışlar.

n

Yani bendeniz Cumhurbaşkanı ile aynı “çetenin üyesi” olarak dinlenmişiz.

n

 

n

* * *

n

 

n

Önümüzdeki günlerde yine adaletin önüne çıkacağım.

n

Bu defa beş yıla kadar hapis cezası ile yargılanacağım.

n

İddia, içinde Cumhurbaşkanı’nın ne adı, ne unvanı geçen, tamamen Ortadoğu’nun siyasi kültürünü eleştiren bir yazıda, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” etmek...

n

 

n

* * *

n

 

n

Anlayacağınız bir yerde Cumhurbaşkanı’nın yanında mazlum, öte yanda Cumhurbaşkanı’na karşı zalim...

n

Ne bitmez çileymiş be...

n

 

n

 

n

Hay yaşayın sayın sözcü

n

 

n

 

n

RUS gemisi Boğaz’dan geçerken yapılan o sakil şova en güzel tepkiyi Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş verdi.

n

“Çocukça bir şov” dedi. Aynen katılıyorum. Bizim kampanyalardaki kefenli şovları kadar sakil ve berbat bir şov.

n

 

n

 

n

 

n

Deniz Seki’ye yüklenmek

n

 

n

CAN Dündar ve Erdem Gül’e yazı yazabilecekleri internet bağlantısı olmayan bir bilgisayar bile verilmemesi gerçekten insafsızlık.

n

Ama dizi çekimi izni verildiği için, Deniz Seki’ye yüklenmek de doğru değil. Birini eleştirip ötekini destekleyebiliriz ve bu çifte standart da olmaz.

n