Halep, Muguruza, Kvitova gibi favoriler daha ilk haftada elendi. Bu durum kadınlarda ilgiyi artırdı. Ama kafalardaki soru hep şu oldu: “Serena’nın finaldeki rakibi kim olacak?”

Bugün dünya profesyonel kadın tenisinde ilk yüz tenisçi arasında herkes birbirini yenebiliyor. Bunun en çarpıcı örnekleri ise Grand Slam’lerde yaşanıyor. Peki, kadınlarda bu istikrarsızlığın sebepleri nelerdir?

HORMONAL ENGEL

Zirvedeki kadın tenisçilerin çoğu uzun süre mental açıdan güçlü kalamıyor. Hormonal düzensizliklerden dolayı fiziksel performansları değişkenlik gösteriyor.

Eğer kadınlar Grand Slam’lerde 5 set oynasa dünya sıralaması inanılmaz etkilenir. Çünkü bu odaklanmayı ve uzun süreli mücadeleyi ön plana çıkaracaktır.

Ayrıca kadınlarda omuz, sırt gibi kas gruplarının fazla güçlü olmamasından dolayı servisler bir silah ve avantaj haline gelemiyor...

Bu noktada Serena’nın servis üstünlüğü, hakimiyetinin de en çarpıcı örneği. Serena, finale kadar 46 ace attı.

Angelique Kerber ise finale kadar 15 ace attı. Kerber’in final yolu ilk turda Japon Misaki Doi’ye karşı maç sayısından dönmesiyle başladı.

Finalin ilk setinde Serena’nın 23 basit hata yapması yolu açtı.

Son sette Serena’nın vücut diliyle sergilediği değişken ruh hali ve Kerber’in inanılmaz mücadelesi, Alman tenisçiye kariyerindeki ilk ve en anlamlı şampiyonluğunu getirdi.