Cumartesi Yalnızlığı’ yayımlandığında gerek Mehmet Seyda, gerek Cemal Süreya ona benimle tanışmalarını söylemiş. Selim İleri de bir gün Altın Kitaplar’a geldi. Kitabı üzerine konuştuk.

Bir Selim İleri tiryakisi oldum. Hangi yayınevine gittiysem, mutlaka onun bir kitabını yayımladım. Kitaplarına ya önsöz ya da sonsöz yazdım. Şimdi bakınca 50 yılın geride kaldığını düşünmek şaşırtıcı geliyor.  İyi bir yazar olan Ayşe Sarısayın’ın hazırladığı Selim İleri ile söyleşi, göndermeler, yorumlarla bezeli kitabı ‘O Aşk Dinmedi’yi okuyorum. Sarısayın’ın böyle bir kitabı yapması çok isabetli. Hem iyi bir Selim İleri okurudur hem de babası Behçet Necatigil’den bugüne onun duyarlığını anlayacak bir yazardır.

Sunuş’ta kitabın oluşum sürecini öğrenebilirsiniz: “Basitçe ifade etmek gerekirse bir kitaplar kitabı... Nehir söyleşi metoduyla oluşturulmuş ve Ayşe Sarısayın, ilk kitabından son kitaba, yani ‘bu kitaba’ kadar Selim İleri’ye sorular soruyor. Arada kendi yargılarını, yorumlarını da yaparak.”

Bazı dostlukların başlayış tarihi önemli değildir. Sanki doğduğunuzdan beri tanışıyor gibisinizdir. 

50 YILDA 70 KİTAP