Sırrı; Basketbola adım atan en yeni yıldız adaylarını “ilk seyredebilme” şansıdır… Şubat ayında ilk kez ülkemizde sahne alan yıldız adayları, yaz aylarında Avrupa Yıldızlar şampiyonasını oynarlar… Özet ile o yılın mahsulünü ilk izleme fırsatıdır bu turnuva…
****
Yıldız adaylarını genç yaşta tanıyıp onların gelişimini izleme konusu, benim hastalığım… Bu nedenle yolumuz, bu yıl Konya’ya düştü…
Etli ekmeği ve fırın kebabı nerede yiyeceğimiz konularında pazar araştırmaları yapıldı…
Yıldızların saat 12.30 de başlayıp 20.00 de biten maçları, tarihi ziyaretler, Konyaspor-Ümraniyespor kupa maçı ve diğer kupa maçlarını kaçırmamak, yemekleri de turistik olmayan Konya halkının gittiği yerlerde yemek üzerine sağlam bir program yapıldı…
Bu kadar milimetrik hazırlanan programa uyum sağlayacak bir başka deli bulunmadığı veya aranmadığı için yola tek başına çıkıldı…
***
Bu yıl bilinen nedenler ile turnuvaya; Türkiye U 16, Türkiye U 15, Bulgaristan, Litvanya, Letonya, Arjantin, Gürcistan, Ukrayna olmak üzere sekiz takım katıldı… Sırbistan, Almanya, Yunanistan ve Fransa gibi basketbolun zirve ülkeleri, son anda vazgeçtiler…
Geçmiş yılardaki görkeminde olmasa bile geleneği devam ettirebilmek çok önemlidir…
Konya, organizasyonu ve taraftarı ile bunu başardı…
Bu yazıyı, final maçından önce yazıyorum…
Finali iki yenilgisiz takım oynayacak Litvanya ve Türkiye U 16.
Şampiyonun gerçekten bir önemi yok…
Çok güzel bir maç olacağı kesin!
DİKKATİMİ ÇEKEN YILDIZ ADAYLARI:
Elbette pozitif ayrımcılık yapıp bizim takımlarımızı daha dikkatli izledim:
15 yaş altı Milli takımımızdan:
İki uzunumuz; Furkan Haltalı ve Alperen Şengün.
Kendisinden iki yaş büyük oyuncular ile yarışan oyun kurucumuz, Emir Oflaz…
Can Maksim Mutaf’ın kardeşi, Sarper David Mutaf…
Skorer oyuncumuz, Tibet Deniz Görener…
16 yaş altı Milli takımımızdan;
Skorer oyuncularımız; Mustafa Kurtuldum ve Arda Çete.
Uzunlarımız; Canberk Kavşuk, Cem Kırcıman…
Oyun kurucularımız; Ömer Yasir Küçük, Ekrem Sancaklı, Kerem Öztürk, Ataman Erdek…
Litvanya takımından:
Erikas Jermolajevas, Marek Blazevic, Modestas Kancleris.
Gürcistan takımından;
Lasha Mikeladza.
Bulgaristan takımından;
Emil Stoilov ve Emilion Grudev.
YENİ FEDERASYONA BÜYÜK GÖREV:
Çözümü “budur” diyemeyeceğim, çok kafa patlatıp çözmeleri gereken büyük bir problemimiz var…
Aslında hepiniz biliyorsunuz…
Önce iki gerçeği vurgulayalım…
Birincisi;
Türkiye basketbol ligi Avrupa’nın en kaliteli iki liginden biri… Takımlarımız Avrupa’nın zirvesinde yarışıyor biz bundan büyük keyif alıyoruz. Gençlerimizin arzusu artıyor, basketbola olan ilgi her geçen gün büyüyor…
Öte yandan;
Yıldız ve genç takımlarımız, uluslararası seviyede özellikle son beş yılda çok başarılı… Sürekli olarak kürsüde yer alıyorlar… Ancak takımlarımızda çok zor yer bulabiliyorlar… Özelikle tam gelişme yapacakları zamanı, 19-23 yaş arasını, yedek kulübesinde havlu sallayarak geçiriyorlar…
Özellikle Yugoslav kökenli rakipleri bu yaşlarda takımlarında aldıkları sorumluluklar ile gelişiyorlar, bizim çocukları geçiyor ve hatta kulüplerimiz tarafından transfer ediliyor…
İşte bu iki çelişkili durumu çözmek, yeni federasyonun yapmak zorunda olduğu en zor görevdir…
Takımların yarışmacı gücünden taviz vermeden bu gençlerimize oynayacakları zemini hazırlamak elbette kolay bir şey değil ama federasyon da, basketbol kökenli üyeler dolu…
Onlar çözemez ise bu sorunu bir daha çözülemeyecek…
Sorun kolay olsaydı, ben de çözümünü yazardım zaten(!)
Yazımı gönderip maçları izlemeye gidiyorum…
Göz ucuyla da, Eczacıbaşı-Fenerbahçe kadınlar voleybol maçına bakıyorum…
Hoşçakalın…
