Top
02/02/2017

Ahbap çavuş ihalesi

Aziz Yıldırım;
“10 kuruş onlara kurban olsun, ben cebimden de veririm… Hele bir sözleşmeyi göreyim.”
Bizim basınımız;
“Türk futbolu bu parayı etmez, aman ihaleyi alan kuruluşu üzmeyelim, pasta büyüyünce, bizim payda büyür.”
Yukarıdaki söyleşi mizansen falan değildir…
Yıllık 500 milyon dolar tutarındaki ihaleden bahsediyoruz…
Tam bir ahbap çavuş ilişkisi…
Ortada şartnameyi ve sözleşmeyi net olarak bilene rastlamadım…
“Merak etme bana güven abi” havasında bir iş olmuş…
Evini kiraya veren ev sahibi bile emlakçısına, sözleşmeyi görmeden imzalama yetkisi vermez…
“Değerinin 3 katına kiraladım aman sus!”, diyor ise bilin ki sonradan çıkar kokusu…

****

İhalenin bedeli hava atarken, 600 milyon dolar…
Ödeme yaparken; yüzde 18 i KDV, yarısı Türk lirası, kur da şartnamenin yazıldığı günkü kurdan, süresi de beş yıl…
Yılsonu artışları tekrar dolara mı dönülüp, o anki kurdan sabitleniyor?
Yoksa bahsi geçen şartnamenin yazıldığı kur alınıp, tefe tüfe oranında artış mı yapılıyor?
Benim gördüğüm bilen yok…
O, “10 kuruş” diye bahsedilen konu, benim hesabıma göre 5 yılın sonunda 125 milyon Türk lirası ediyor…
Hesabı da, yarısı dolar ödenecek varsayımı ile yaptım…
Aksi durumda tutar; 250.000.000 TL

***

Yıldırım da, “yetkiyi vereyim ama sözleşmeyi göreyim” diyor…
----Haklı.
“Halklı” diyebilen kimse çıkmıyor…
Davam, “Aziz Yıldırım’ı haklıdır” demek değil!
Yıldırım; “Belki, takımının kötü gidişini ört bas etmek için” gündem değiştiriyordur…
Belki de, federasyonun değişmesini istiyor, bu nedenle kulüpler birliğine yetkiyi vermiyordur!”
------Bilemem…
Ancak bizim gerçekleri görmemize yardımcı olmuştur…
Yayıncı kuruluş; “Sana zaten ederinden fazla para verdim” diyerek denetim yetkisini sıfırlamıştır…
Türk futbolunun başkanı, beş yıl boyunca yayıncı kuruluştur…

***

Medyamız ve bütün kulüpler;
“Aman ses etme bu parayı kimse vermez, karıştırma ortalığı havasında”
Bence rezalet!
İlk günden itibaren işveren, müteahhit olmuştur…
Patron artık ihaleyi alan firmadır…
“Ürkütmeyelim yükleniciyi, firma giderse, yenisini bulamayız” mantığı veya başka korkular kulüpleri esir almıştır…
Patron artık yayıncı kuruluştur…

***

Malın değeri 100 dolar ise o fiyattan satacaksın…
Ki özgür ve dik olasın…
Kim sana olduğundan fazla değer veriyor ise özgürlüğünü alıyordur…
Kulüplerin desteğe ihtiyacı var ise bunu Türkiye Cumhuriyeti Devleti yapar…
Kuralını koyar ve denetler…
Yayın ihalesini alan kuruluşun ilave desteği, sizi köle yapar…
Aslında işin gerçek patronu, parayı veren, yayını izleyen halktır…
İhale bedelini olduğundan daha değerli kılmak, kulüplere gelir gibi gözükse de;
Halka, 3 liraya izleyebileceği yayını, 5 liraya izlettirmektir…

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp