Babs özünde bir Anadolu krebi. Ama teflon tava yerine, ızgara sacın üzerine hamur akıtma tekniğiyle yapılıyor. Ülkenin farklı yerlerinde değişik değişik isimleri mevcut. Söylenen o ki en güzellerinden biri de Antalya-Alanya Yörüklerinin elinden çıkıyor.
Gastronomi tutkunu iki genç kafadar, arkalarına ünlü şef Fatih Tutak’ı da aldılar, Antalya yaylalarının bu lezzetini Şişli Bomonti’ye getirdiler.

Babs’ın dört ayrı çeşidini çıkarıyorlar. En sevileni kuzu babs.

Mekânın adı Bebab. Tarif etmesi biraz zor bir bistro. Mesela yemekler füzyon kebap. Kebaba değişik bir bakış açısı getirmek iddiasındalar. Ama aynı zamanda bir kokteyl bar. Menüde muhammara, humus var. Filistinli, Lübnanlı müşterilerden tam not almış. Buna mukabil akşamları DJ’li partiler yapıyorlar.
Bu konseptin mucit ve sahipleri Berk Kaymak ile Emir Alpat. Alanlarında en iyi okullardan mezunlar. Dünyanın farklı yerlerinde deneyimler kazanmışlar. En son fine dining restoran Turk’te, şef Fatih Tutak’la çalışmışlar. Şimdi Bebab...
Tam zamane kafası: Kent hayatına kazandırdıkları bu yöresel lezzetin patentini de almışlar.
Babs’ın dört ayrı çeşidini çıkarıyorlar. En sevileni kuzu babs. Trakya kıvırcığı olduğu için kokmuyormuş. Kırmızı et düşkünlerinin bir diğer alternatifi bonfileli-çedarlı. İsteyene tavuklu, balıklı hatta “veggie” dedikleri sebzeli babs da yapıyorlar. Denemedim bile: Patlıcan, brokoli ve karnabahar...
Ama mönüde babs’lardan başka dikkat çeken iki kalem daha var. İlki döner topu. İçli köfte gibi, dışı panko. Ama kesince içinden döner çıkıyor.
İkincisi de bir Balkan tatlısı olan makedonya. Milföy kırıntılarıyla geliyor, içine dondurma ve krokan koymuşlar. Servis ederken etrafındaki metal kemeri çekip alıyorlar.
Menünün ön tarafı böyle. Ama çevirince arka taraf bambaşka bir alem. Muhammaradan kokteyllere ışınlanıyorsunuz. Listenin şampiyonu çilek püresi, agave şurubu ve tekilayla yapılan agavos. Gerdanını kuşburnu kırığıyla süsledikleri için tatlı-acı. Daha ferah bir şey tercih edene bebalicious öneriyorlar.

Berk (solda) İsviçre Glion Otelcilik mezunu. Daha çok yurtdışı tecrübesi var. Emir de turizm otelcilik okudu ama Dream grubu gibi yurtiçi mekânlardan deneyimli. İkisi de sürekli mekânın başındalar. Kaderlerini birleştiren ünlü şef Fatih Tutak da onlara destek oluyor. Gittiğinizde rastlamanız mümkün.

Bomonti ve Nişantaşı’nın
beyaz yakalıları
Bebab Bomonti ana caddede Doğa Koleji’nin çaprazında. Önde caddeye bakan bir açık alan, Mustafa Toner’in tasarladığı bir iç mekân ve arkada özel partilere kapatılabilen bir kış bahçesinden oluşuyor.

Bebab, önde caddeye bakan bir açık alan, Mustafa Toner’in tasarladığı bir iç mekân ve arkada özel partilere kapatılabilen bir kış bahçesinden oluşuyor.

70 kişilik bir yer ama yoğun gününde 200-250 kişinin girip çıktığı oluyor.
Müşterilerin çoğu Bomonti ve Nişantaşı’ndan beyaz yakalılar.
Civardaki Karaca, Türkmen gibi büyük şirketlerin çalışanları, komşu Doğa Koleji ve Mimar Sinan’ın hocaları...
Öğle yoğunluğu olduğu saatlerde 90’lar yabancı çalıyor. Asıl civcivli saatleri 19.00-23.00.
Zaten perşembe, cuma ve cumartesi akşamları 20.00’de kabine DJ geçiyor. İstek Türkçe şarkı olursa müşteriyi kırmıyor.

Sarımsak Taşköprü’den
susam Aydın’dan
Yemeklerde kullanılan malzemeler Anadolu’nun çeşitli yerlerinden.
Mesela muhammaranın salçası Antakya, sarımsak Taşköprü, susam Aydın’dan. Fiyat olaraksa Maçka standartlarını Bomonti fiyatlarıyla tutturmaya çalıştıklarını söylüyorlar.
Babs’lar 55-70, soğuk başlangıçlar 32-33, salatalar 40-54, kokteyller 80 lira. (0212) 231 15 30