ESKİ medya olarak tanımlanan kâğıda baskı gazetenin global lideri olan New York Times, yeni medyada da iddiayı elinden bırakmıyor. İki medyaya birden ortak tek bir hedef koyarak 21'inci yüzyılın zorlu medya yollarında yürümeye çalışıyor.
Onların yapmaya çalıştıklarını hepimiz iyi okuyup öğrenmeliyiz. Bunu özellikle medya CEO'ları yapmalı ki kendilerine daha gerçekçi, yeni koşullara uygun hedefler koyabilsinler.
Yeni medya ekosistemi üzerine yazmakta olduğum kitap nedeniyle New York Times üzerine 34 kitap okudum. Geçmiş yayın yönetmenlerinin yaptıklarını inceledim. Gazetenin iç dedikoduları hakkında yazı işlerinde çalışan bir kişi kadar bilgim olduğu söylenebilir.
Bu yüzden gazetenin şu anda içinde bulunduğu büyük değişim sürecini büyük ilgiyle bilgili bir şekilde takip ediyorum.
Gazetenin sahibi Arthur Sulzberger Jr. (62) büyük vizyon sahibi bir insan. Bu yüzden dünya medyasının gri leydisi olan New York Times, yeni medyasıyla birlikte gelen değişim rüzgârına en hazırlıklı giren eski medya oldu.
Kâğıt baskı, başarılı bir abonelik kampanyası ve yaratıcı-kademeli bir fiyatlandırma politikasıyla var olmayı sürdürürken www.nytimes.com da son derece etkin ve başarılı bir web sitesi oldu.
Gazete yönetimi doğru kararı verdi, kâğıt baskı gazete ile internet sitesini birlikte yaşatmaktan başka çare yoktu. Çünkü internet sitesinin ihtiyacı olan orijinal ve kaliteli içeriği verebilecek kadroların gazete bünyesi hariç bir arada tutulabileceği başka medya yoktu.
Nitekim bu başarıldı da, gazetenin son derece başarılı muhabirlerinin, yazarlarının yazıları internet sitesinde kullanıldı. Site videolu haber sunumu, yiyecek-içki ve kitaplar bölümleriyle yeni kuşağın ilgisini çekmeyi başardı.
Bu ikili çerçeve ilerisi için bir büyüme hedefi koymaya yetebilirdi, ama Sulzberger bununla yetinmedi. O New York Times markasını farklı ve zengin içerikli bir global medya devi yapmak istiyordu. New York Times'ın, 21'inci yüzyılın koşullarına uygun medya içerikli global dünyanın yeni BBC'si olmasını istiyordu Sulzberger.
Bu hedefi gerçekleştirmek için neredeyse ideal bir CEO olan Mark Thompson'u BBC'nin başından aldı ve New York Times şirketinin başına getirdi.
Tabletlerin, mobil cihazların, internet sitelerinin yeni medya dünyasında Sulzberger'in koyduğu hedefin gerçekleştirilebilmesi için CEO Mark Thompson ile gazetenin yayın yönetmeni Jill Abramson'un uyumlu bir işbirliği içinde çalışmaları şarttı.
Başta bunun gazetenin yayıncılık kültüründe ve ilkelerinde kolay olmayacağı düşünülüyordu. Çünkü gazete yıllardır kendisine duyulan güveni ve saygınlığını, editoryal kadrolar ile iş kararlarının verildiği bölümler arasına duvarlar çekerek sürdürmüştü. Ama şimdi, iş kararları verilirken editoryalden insanların da karar sürecinde olmaları gerekiyordu.
Bu Mark Thompson'un yazı işlerine girmesi anlamına geliyordu. Eskiden gazete içinde hayal bile edilemeyecek bir durumdu bu. Ancak Bayan Abramson, yayın yönetmeni olarak yeni koşulların gereğini kavradı ve CEO'yu fazla tepki görmeden yazı işlerine soktu.
Bu önemliydi, çünkü yeni CEO, yeni medya dünyasına uygun yeniliklerin nasıl yapılacağını düşünmek ve yazı işlerinden de bu yeni medyaya uygun içerik almak üzerine çalışıyordu, yani ikisinin birlikte çalışması zorunluydu.
CEO, yeni medya için aldığı yeni videolu haber sunumu uzmanları, bilgisayar oyunu yaratıcıları ve grafikçilerden sunum modelleri istedi. Bunlara gereken içeriği sağlayacak yazı işleri kadrolarından bu yeni kadroyla uyumlu çalışmalarını istedi. Yayın yönetmeni, bu yeni işbirliğini kurumsallaştırmaya başladı.
Yeni fikirler oluşturma grubu kuruldu, başına da ilk önce muhabirlikle başlayıp daha sonra editörlüğe geçen Sulzberger Jr.'un oğlu getirildi. Ulusal masa editörü ve eski lokanta eleştirmeni Sam Sifton, yeni bir yemek temalı internet dergisi oluşturmakla görevlendirildi. Siyaset bölümleri daha fazla interaktif yapılmaya başlandı. Bunlar için Huffington Post'tan uzmanlar transfer edildi.
Yeni seyahat (travel) bölümünden de görüntülü haberler istedi ve böylece yazı işleri ile iş kararlarının verildiği bölümler arasında koordinasyon alanı genişletildi.
Şimdi New York Times, yeni medya dünyasına heyecanla açılmak için bütün gücüyle çalışıyor. Gelişmeleri tabii ki izliyorum, olup bitecekleri size de aktaracağım.
Bu yazı New York Dergisi'nin son sayısında yayınlanan "The Suit in the Newsroom" adlı uzun incelemeye dayanılarak yazılmıştır. Yazıyı www.nymag.com sitesinde bulabilirsiniz.