KÂĞIDA baskı gazeteciliğin hayat süresi tüm dünyada tartışılıyor.
İnternet medyası bizlerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor.
Reklam piyasalarında belirsizlik var, ama derindeki trendin yönü az çok ortaya çıkmaya başladı.
Bu ortamda kâğıda basılı gazete çıkarmak bir anlamda çılgınlık olarak görülebilir.
Bence de çılgınlıktır ama başarılı olmayacak diye bir şey yok.
Bu çılgınlığın son başarılı örneği elinizde tuttuğunuz bu gazetedir.
Bu bağlamda dün gazeteciler.com sitesinde usta gazeteci Rahmi Turan'ın yakında çıkaracağı gazete ve onun patronu hakkındaki yazıyı heyecanla okudum.
Belki hatırlarsınız ben bu yaz aylarında sonbahara bir kitap yetiştirmek için de uğraşıyorum. Adı henüz kesin değil ama "Yeni beyinlere yeni medya" türünden bir şey olabilir. Kâğıda baskı gazeteden sonra onun yerini alacak yeni medyanın nasıl bir şey olacağını ve o dünyada gazetecilik adına neler yapılabileceğini araştıran bir çalışma bu.
Kitabın bir ara bölümü olarak tasarladığım kâğıda baskıda hâlâ daha neler yapılabileceğini araştırdığım bölümü yazarken bir ara dinlenmek için gazeteciler.com'u açtım ve Rahmi Turan'ın
haberini okudum ve neredeyse yazdıklarım hayata geçiyormuş gibi bir duyguya kapıldım.
Çünkü yeni dünya düzeninde kâğıda baskı gazetenin başarılı olabilmesi için ya New York Times ya da Sunday Times kalibresinde vazgeçilemeyen bir gazete olacaksınız ya da tabloid gazete olmalısınız. Yeni dünya düzeninin yeni beyinlerine en uyumlu, onun beklentilerine, arzularına tek net cevap veren gazete türü tabloid olarak ortaya çıkıyor. Bilimsel çalışmaların gösterdiği bu.
İnternet kullanımıyla değişmeye başlayan 21'inci yüzyıl beyinleri, duygularıyla düşünüyor. Dış dünyadan gelen verileri fazla yorum sürecinden geçirmeden, anlamlandırmadan fikir gibi algılıyor. Anlık hazlar, anlık heyecanlar kapsamlı düşünce yerine geçmeye başladı. Bu beyinler uzun yazı, ağır yazı okuyamıyor. İnternetin okuyucu kitlesi olan bu beyinler kâğıdın dünyasında da tabloidin doğal müşterisi gibiler.
Yeni patron kim olabilir diye Rahmi Bey'in yaptığı tanımdan çıkarak biraz soruşturdum, tahminim doğru çıktı.
Bu yeni gazetenin patronunun halen piyasada var olan bir gazetesi olduğuna göre ve hiçbir patron kendisine rakip, benzeyen yeni bir gazete çıkarmayacağına göre var olan gazetedeki özelliklere bakarak yeni gazetenin nasıl olacağını da tahmin edebiliriz.
Yayın yönetmeni olarak Rahmi Turan'ın seçilmesi, tabloid gazeteciliğin ruhunu bu çok iyi bilen usta ismin gazetenin başına geçirilmesi, bir tabloid gazetenin gelmekte olduğu tahminimi güçlendiriyor. Bence bu yeni gazete hiçbir şekilde bir taraftan olmayacak, halkın ortalama duygularına hitap ederek popülist yayınlar yapacak. Geçmişten örnek olarak Günaydın'ın ilk halini aklımıza getirebiliriz. Tahminlerim böyle. Yanılsam da mutluyum bir gazete çıkacağı için ve gazetecilere, bu berbat ortamda yeni iş imkânları açılacağı için.
Patron tahminimde de yanılıyor olabilirim, ama o her kimse onu da tebrik ediyorum, bu cesur girişimi için.
Ve hayır tahminimi burada yazmayacağım, bunu açıklama keyfini Rahmi Turan'ın elinden almak istemem.
Mehmet Baransu hakkında
MEHMET Baransu ile ilgili Haberx.com'da yapılmış uzun röportajı dikkatle okudum. Uzun derken de abartmıyorum, röportaj neredeyse bir Dostoyevski romanı uzunluğundaydı. Mehmet Baransu'da, çok
genç yaşlarda büyük işler başarmış olmaktan gelmesi gereken büyüklük kompleksi izleri görüyorum. Çok şey biliyor ve bildiklerini de detaylı anlatıyor. Eğer hayal gücünü de katıyorsa bildiklerine ortada ciddi bir sağlık sorunu var demektir. Eğer o dediklerinin sadece yüzde 10'u doğruysa bile o zaman maalesef neredeyse cehenneme benzeyen bir sosyal siyasal ortamda yaşıyoruz demektir.
