Top
Kübra Par

Kübra Par

kubrapar@haberturk.com

23/02/2023

Deprem sonrası göçün yaratacağı sonuçlar hesaplanıyor mu?

Depremden etkilenen bölgede yaklaşık 13 milyon kişinin yaşadığı söyleniyor.

En çok etkilenen Hatay’da 1.61 milyon, Maraş’ta 1 milyon 145 bin, Adıyaman’da ise 624 bin kişi yaşıyordu.

Peki depremden sonra hangi ile kaç kişi göç etti biliyor muyuz?

Ev tutanlar arasından çocukları okula gidenler ikametgahlarını taşıdılar. Yani onlar kayıt altında.

Resmi kurumların ve üniversite yurtlarına yerleşenler de kolayca kayıt altına alınabilir.

Çadır kentlerde yaşayanlar yüzde yüz olmasa bile büyük oranda tespit edilebilir.

Buna karşılık yakınlarının yanına yerleşenler, başka illerde evi olup oraya göç edenler, bağımsız çadırlarda kalanlara ilişkin veri toplamak güç.

Oysa bu veri pek çok açıdan önemli.

Okul kayıt transferlerinden de anladığımız kadarıyla en fazla göçü Ankara, Mersin ve Antalya almış durumda. Bunları sırasıyla Konya, İstanbul, İzmir, Muğla, Aydın ve Bursa izliyor.

Peki bu süreçte göç alan illerin alt yapısı, hastane ve okul sayısı, belediye hizmet kapasitesi artan nüfusu kaldıracak kapasitede mi? Kira artışı ve işsizliğin çoğalması riskine karşı önlem alınıyor mu?

Kalıcı konutlar yapılıncaya kadar depremzedelerin hangi iş kollarına yönlendirileceği, ilave istihdam olanaklarının nasıl artırılacağına dair bir hazırlık yapılıyor mu?

Ağır bir travma yaşayan vatandaşlarımızın yeni yerleştikleri bölgelerde ilave sıkıntılar yaşamasını istemiyorsak ivedilikle kapsamlı bir çalışma başlatılmalı.

Her bir aile ile tek tek görüşülerek, çekirdek aile içinde kimlerin vefat ettiği, ebeveynlerin iş durumu, çocukların eğitim durumu ve psiko-sosyal destek ihtiyacı belirlenmeli.

İşini kaybeden ebeveynlerin yeniden istihdamı konusunda bölgesel kalkınma stratejileri de göz önüne alınarak planlı bir yönlendirme yapılmalı. Çocukların okuldan uzaklaşmaması için tüm tedbirler alınmalı.

Meselenin bir başka önemli boyutu da seçimler.

Seçim tarihinde değişiklik olmayacağını, iktidarın 14 Mayıs’ta sandık kurma eğiliminde olduğunu 18 Şubat’ta yazmıştım.

YSK da bu yönde çalışmalarını yoğunlaştırmış. T24’ten Eray Görgülü’nün haberine göre, YSK’da genel eğilim, deprem bölgesinden ayrılanların, kayıtlı oldukları seçim bölgesi için değil, yerleştikleri seçim bölgesi için oy kullanması yönündeymiş.

Depremzedeler, yeni kayıt yaptırmaması durumunda da kendi iline giderek oy kullanabilecekmiş.

Zaten zar zor başını bir yere sokan depremzedelerin sadece oy kullanmak için illerine dönmesi zayıf bir ihtimal.

Pek çoğu ağır bir travma yaşıyor. Yakınlarını kaybedenler de var.

Taşındığı ilde oy kullanmak için başvuranlar olabileceği gibi sandığa gitmek istemeyenler de olacaktır.

Burada göç alan iller açısından asıl problem milletvekili sayılarıyla ilgili.

Çünkü YSK illerin vekil sayısını son yapılan nüfus sayımını dikkate alarak belirleyecekmiş.

Yani göç alan kentlerde vekil sayısı artmayacağı gibi, milyonların terk ettiği illerde azalma da olamayacak.

Seçilenlerin 5 yıl boyunca görevde kalacağı dikkate alındığında bu durumun vekil dağılımında sorun yaratacağı muhakkak.

Göç meselesinin ekonomik, sosyolojik ve politik olarak ciddi sonuçları olacak.

Milyonlarca insanı sadece cüzi bir kira ve taşınma yardımı vererek kaderine terk edersek, kalıcı konut inşa edince tüm sorunlarının çözüleceğini varsayarsak orta ve uzun vadede tüm ülke için ağır sonuçları olur.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp