Gol düellosu yaşanan bir geceydi. Beşiktaş, penaltı golüyle beraberliği kurtarırken, son ana kadar pozitif futbol ortaya koyan Kasımpaşa galibiyeti kaçırdı. Her iki takım da üst düzey bir futbol sergiledi. Kelimenin tam anlamıyla “Maç dediğin böyle olur” dedirttiler.

Beşiktaş’ta yıllarca forma giyen Rıza Çalımbay, eski takımının nasıl oynayacağını oyuncularına adeta ezberletmiş. Alan savunması yapan Kasımpaşa defansını öne alarak, Siyah- Beyazlılara dar alan bırakmayı hedeflemişti. Bu düşüncesini de ilk 45 dakika süresince çok iyi uyguladı. Kasımpaşa’nın orta alanda iyi top yapan futbolcuları hızlı oynayınca, rakip alanda tehlikeli oldular. Atılan goller birbirinden güzeldi. Tolga’nın beklemediği iki sert şut ağlarla buluştuğunda, gözler doğal olarak savunmanın ortasına çevrildi. Ersan’ın yerine oynayan Miloseviç ile Rhodolfo ağlarla buluşan şutlarda müdahale de geç kaldılar.

Beşiktaş önceki maçlarında buldukları geniş alanlardan çok iyi çıkarak, rakip ceza alanında çoğalıp, çoğunlukla bireysel yeteneklerini kullanarak sonuca gidiyorlardı. Kasımpaşa bu boşlukları iyi doldurunca Beşiktaş pozisyon bulmakta zorlandı. Attıkları golde kalecinin hediyesiydi. İsaksson kornerden gelen topu tutabilse golün olması imkansız olacaktı.

Oyuna her iki takım da istekli başladı. Temposu yüksek, heyecanlı bir ilk yarı izledik. Kasımpaşalı futbolcular oldukca mantıklı bir taktikle oynadılar.Buluştukları topları, öncelikle şut olarak değerlendirmek istediler. Her iki gol de bu anlayışın ürünüydü.

Karşılaşmanın ikinci yarısına daha tempolu başlayan Beşiktaş, orta alandan hızlı çıkarak kendine özgü ritmi yakaladı. Sosa ve Gökhan’ın oyuna girişinin bunda etkisi vardı. Topun kenarlara taşınması hamle sayısının da artmasına neden oldu. Bu dakikalar içinde Gomez’le beraberliği yakaladılar. Şunu da belirtmekte fayda var. Beşiktaş’ta bazı futbolcular, artistik hareketler yaparak seyirciden alkış almayı seviyorlar. Bu özgüven patlaması zaman zaman kaptırılan toplarla karşı atağa dönüşüyor. Dün bir kez daha bu anlayışın sorun olduğu ortaya çıktı.

Kasımpaşa oldukca dirençli bir futbol ortaya koydu. Oyunu çirkinleştirmeden, futbolu pozitif oynayarak, rakibinin dengesini bozdu. Disiplinden kopmadılar. Mücadeleyi hiç bırakmadılar. Takım oyunu örneğini en iyi biçimde sergilediler. İki gol atan Eren ne denli iyi bir futbolcu olduğunu da gösterdi.

GÖKHAN VAZGEÇİLMEZ

 Maçın ikinci yarısında oyuna giren Gökhan Töre, takımına tempo kazandırdı. Atakların çoğalmasına ve rakibin zorda kalmasına neden oldu. Teknik becerisi ve akılcı tutumu ile bir kez daha vazgeçilmez olduğunu kanıtladı.

BU NASIL PENALTI?

Dünya çapında bir hakem Cüneyt Çakır. Ne var ki, Cüneyt hoca Süper Lig de yönettiği maçlar da zaman zaman büyük eleştiri alıyor. Dün de öyle oldu. Penaltı, tartışılması mümkün olmayan ağır bir karardı. Maç içinde bir çok kararı da tartışmaya açıktı. Kasımpaşa’ya karşı daha hoşgörüsüzdü.