Top
Hakan özenen

Hakan özenen

hozenen@htgazete.com.tr

31/10/2011

Kuğunun ölümü

Saab’ın biraz da Kemalettin Tuğcu hikâyelerine dönen acıklı hikâyesinde geçen hafta yeni bir sayfa açıldı. Bunun hikâyenin sonu mu, yoksa bu hikâyeyi takip edenlerin merakını ve ilgisini artıracak yeni bir bölüm mü olduğu henüz belli değil. Çünkü battı batacak, iflası istenecek, bir süredir maaşlarını ödeyemediği 3 bin 500 çalışanı ve bu markaya üretim yapan yan sanayi firmalarında çalışanlarla birlikte yaklaşık 10 bin kişinin işsiz kalmasına neden olacak, gözüyle bakılan marka yeni bir ‘taşıma su’ operasyonuyla son nefesini vermekten şimdilik kurtuldu. Bu kurtuluşun nihai kurtuluş olup olmadığını henüz kimse bilmiyor. Markanın üretim yaptığı küçük İsveç kasabası Trollhattan’da bu satış büyük sevinçle karşılandı. Ancak gazetecilerin genellikle kendi fikirlerini yazabilmek için başvurdukları ismi cismi belli olmayan ‘uzmanlar’ (evet bu uzmanlardan sadece bizde değil, İsveç ve Hollanda’da da varmış) Çinlilerin Saab’a para yatırmalarına şüpheli yaklaştılar. Türkiye’nin kendi otomobil markasını aramaya başladığı ilk günlerde sektörden Saab işaret edilip, satın alınarak Türk markası yapılabileceği savunulmuş ancak bu fikir hükümet kanadında taraftar bulmamıştı. Çinli işadamı Youngman ve ortağı Pang Da şirketi 100 milyon Euro fiyatla Saab’ı satın aldılar. Tedarikçilerine olan borçlarını ödeyemediği için üretim yapamaz hale gelmiş olan Saab, eğer bu satış gerçekleşmeseydi, ekim ayında artık çalışanlarının maaşlarını da ödeyemeyecekti. 10 yıl önce Gerenal Motors’a satıldığından beri sıkıntılarla boğuşan ve hiç kâr edemeyen markanın bir zamanlar 100 bin adet olan yıllık üretimi bu yıl 10 bin adete kadar düştü. Borçlarının toplamı ise 735 milyon Euro’ya kadar yükseldi.

İSVEÇ HALKI DA DESTEK VERMEDİ
Saab geçen yıl Hollandalı spor otomobil üretici Spyker tarafından 74 milyon dolar karşılığında satın alınmış ve sahibi Victor Muller, şirkete yatırım yapacak sermayedar arayışına girmiş, Rus milyarder Vladamir Antonov’un markaya olan ilgisi servetinin kaynağı şüpheli bulunduğu için destek vermesi beklenen Avrupa Yatırım Bankası tarafından onaylanmamıştı. Bir zamanların en sofistike otomobili Saab’ın içine düştüğü bu durumdan Türkiye gibi kendi markasını geliştirmeye aday ülkelerin çıkaracağı çok büyük dersler var. Kuzey Amerika gibi, giren her markanın büyüyüp serpildiği bir pazarda çok beğenilen, teknoloji geliştiren, uçak üreten bir şirketin sıkıntıya düştükten sonra kendi halkı tarafından bile artık istenmemesi sahiden oldukça dramatik görünüyor. Hatırlanacağı gibi İsveç halkı hükümetin markayı kurtarma çabalarına destek vermemiş, bizim vergilerimizle batık bir şirketi kurtaramazsınız demişti. Spyker’in Saab’a sahip olan Swedish Automobile N.V. adlı şirketinin kısa yazılımı SWAN olduğu için kuğu olarak anılan markanın bundan sonra ne olacağı bilinmiyor. Markayı Çinlilerin almasından sonra adeta yeniden doğan Volvo gibi yeni bir yükseliş mi yoksa artık kanatlarını çırpamayacağı için asil bir ölüm mü bekliyor, hep birlikte göreceğiz.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp