Top
Fatih Altaylı

Fatih Altaylı

faltayli@htgazete.com.tr

26/10/2017

İstanbul’u alan Beştepe’yi de alır mı?

 

KEMAL Kılıçdaroğlu’nun, “Hadi gelin, yerel seçimi erkene çekelim” meydan okuması, CHP Lideri’nin “ender” doğru çıkışlarından biriydi.

Bir yandan AK Parti’nin genelde erken seçimi pek sevmediğini biliyor, diğer yandan da AK Parti’nin son dönemde özellikle yerelde gücü kaybettiğini gördüğü için bu zafiyeti ortaya koyacak bir meydan okumaya kalkışıyordu CHP Genel Başkanı.

İktidar partisinin erken seçime gitmeyeceğini gayet iyi bilmesine rağmen yaptı bunu.

Yerel seçimlere hemen hemen 16 ay gibi bir süre var.

Az değil ama su gibi akıp gidecek bir süre aslında.

Kulislerde AK Parti’nin yerel seçimler ile genel seçimleri birleştirmek isteyeceği dedikodusu dolaşıyor.

Anayasal olarak mümkün görünmese de Türkiye’de her şeyin “mümkünü” bulunur.

Normal olarak yerel seçimler 2019’un Mart ayının sonlarında yapılacak.

4 ay sonrasında da Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri.

Böyle bakıldığı zaman, 2019 yerel seçimlerinin cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi “en büyük kamuoyu yoklaması” niteliği taşıyacağı aşikâr.

Bu yüzden de 2019’daki yerel seçimler sadece belediye başkanlarının değil belki de “kimin cumhurbaşkanı olacağının” işaretini verecek bir seçim olarak görülüyor.

Siyaseti yakından takip edenlerin ve tahminleri genelde doğru ya da doğruya en yakın çıkanların üzerinde ittifak ettiği bir konu var ki; o da şu:

“İstanbul’u alan cumhurbaşkanlığını da alır.”

Biraz daha temkinli olanlar ise “Ankara ve İstanbul’u alan cumhurbaşkanlığını alır” diyor.

Bir önceki yerel seçimlerde Ankara kalesi sallanmış, surlarda açılan gedikler öyle veya böyle kapatılarak düşmekten kurtulmuştu.

İstanbul ise sağlam duruyor gibi görünse de Üsküdar gibi önemli bir yer Ankara benzeri zorla elde kalmış, Eyüp AK Partili adayın bireysel çabasıyla kurtarılabilmişti. Ancak referandumda İstanbul da bir sonraki kuşatmaya dair olumsuz sinyaller vermişti.

AK Parti’nin şimdilerde bu kalelerle ilgili yapmaya çalıştığı tahkimat, bana göre yerel seçimlerin ve referandumun surlarda açtığı delikleri ve yıkılan burçları tamir etme çabasından ibaret.

Türkiye’de siyaseti herkesten ve hepimizden daha iyi bilen bir kişi var: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

O yüzden bu kalelerin 2019’da da dayanmasını istiyor.

Tüm bu kalelere birer “Gazi Osman Paşa” arıyor.

Çünkü biliyor ki, Plevne düşerse anlaşma Ayastefanos’ta yapılır.

**************

İYİ Mİ? 

MERAL Akşener partisini kurdu ve açıkladı.

Kurucular kurulunda bildik tanıdık isimlerin çok olmaması eleştiri konusu.

Katılmıyorum; dünyadaki yeni siyaset trendi bilinenlerin lehine gitmiyor.

Yeni yüzler, yeni söylemler, yeni isimler daha fazla ilgi çekiyor.

O açıdan sorun yok bence.

İYİ Parti isim olarak “iyi” mi bilemedim.

Sanki “Yeni Parti” daha mı iyi olurdu.

Logo çok tanıdık.

Bence onun da bir zararı yok.

Ampul de tanıdık bir simgeydi.

İkisi de ışık kaynağı sonuçta.

Biri gece olunca yakılır, diğeri gündüzün ışığı.

Lambaya karşı avantajı aynı zamanda ısıtması, doğal olması. Tabii bir de en ucuz enerji kaynağı.

Slogan ise Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin tescilli malı imiş.

Menderes Türel’in slogan ve hatta logo için dava açma ihtimalinden söz ediliyor.

Böyle yol kazaları hep olur.

Akşener’in çalıştığı ajansın hatası.

Ama dava açılması, siyasi rekabet açısından daha büyük hata olur.

Akşener’e ve partisine açılacak her dava İYİ Parti’ye iyi gelir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp