Top
Fatih Altaylı

Fatih Altaylı

faltayli@htgazete.com.tr

03/03/2013

Çözüm önerinizi duyalım

Yılmaz Özdil dünkü köşesinde herkese saydırırken, ben de nasibimi almışım.
Diğerlerini bilmem ama bana yönelttiği suçlamanın temeli, "Öcalan'la yapılan görüşmelere destek vermem".
Sanırsın ki, gizli saklı bir şey yapıyorum. Ya da utanılacak bir şey.
Elbette fikir farklı farklı olur.
Ben 30 küsur senedir bitirilemeyen terörün, yok edilemeyen PKK'nın bu yolla tasfiye edilebileceğine inanıyorum.
İnanmayanlar da olabilir.
Ona da saygı duyarım.
Ben diyorum ki, önümüzdeki 10 senede bir 40 bin kişi daha ölmesin.
Bunun için bu yol da denenmelidir.
Denemediğimize pişman olacağımıza denediğimize pişman olmak pahasına da olsa.
Yılmaz Özdil ve kahramanı olduğu çevreler ne diyor peki?
Sorum gerçekten çok ciddi bir soru.
Ne diyorlar, ne öneriyorlar?
Şaka yapmıyorum Yılmaz.
Eleştirmiyorum da!
Sana ve hitap ettiğin kitleye çok ciddi bir soru soruyorum.
Öneriniz ne?
Öcalan'la görüşülmesin.
PKK ile aracılarla da olsa konuşulmasın.
Bunu anladık.
Peki bu iş nasıl çözülecek.
Bu konudaki öneriniz nedir Yılmaz?
Vallahi de billahi de samimiyetle duymak, bilmek istiyorum.
Varsa parlak bir çözüm öneriniz, bir fikriniz, bir diyeceğiniz söyleyin.
Bakarsın benim de aklıma yatar, size katılırım.
Ama ne olur söyleyin önerinizi.
Bunca yazıp çizdiğinize göre mutlaka vardır diye düşünüyorum.
Varsa söyleyin.
Çıkarın dilinizin altındaki baklayı.
Yoksa söyleyemeyeceğiniz kadar "garip" bir düşünce mi?
Merak etmeyin, bu ülkede artık her türlü abuk sabuk şey söyleniyor.
Sen de söyleyebilirsin Yılmaz Özdil.
Sri Lanka modelini öneriyorsan onu bile söyleyebilirsin.
Yeter ki, fikrini bilelim.
Neye karşı olduğunu biliyoruz artık.
O güzel, zekice yazılarından neye karşı olduğunu, neyi istemediğini anlayabiliyoruz.
Ama bu zekâyı bir de "neyi istediğine" yorsan, bir çözüm önerisi için kullansan da öğrensek.
Hadi söyle Yılmaz Özdil.
Ne istiyorsun?
Önerin ne?

Galatasaray'ı SPK'ya gammazlayan Galatasaraylı kim acaba!

GALATASARAY Spor Kulübü'nün Başkanı Ünal Aysal, cuma günü gazetecilerle bir sohbet toplantısı yaptı.
Ekonomi yazarlarını ve ekonomi sayfalarının yöneticilerini davet ettiği bir toplantı.
Toplantıyı haber alınca "Eyvah" dedim. "Galatasaray'ın başına yeni dertler açılacak."
Çünkü Ünal Aysal konuşma konusunda pek başarılı değil.
"Akım" derken genelde "B.kum" diyor. Lafının nereye gittiğini, nereye gideceğini pek göremiyor.
Sohbet toplantısına Habertürk'ten katılan arkadaşlarımla konuşan Ünal Aysal, çok çirkin bir "önyargısını" arkadaşlarıma aktarmış.
Biliyorsunuz, Galatasaray'ın sahip olduğu şirketin yaptığı hamlelerle ilgili en çok haber bizim ekonomi sayfalarında yer aldı.
Kimi lehte, kimi aleyhte.
Ancak Türkiye'de yeni moda olduğu üzere lehte haberler Allah'tandır, aleyhte haberler ise yayın yönetmenlerinin komplosu.
Ünal Aysal da bu modaya uyarak bizim arkadaşlara, "Aleyhte haberlerinizi kimin talimatıyla yaptığınızı biliyorum" diyerek beni işaret etmiş ve benim kendisini sevmediğimi söylemiş.
Söylediklerinin yarısı doğru.
Ünal Aysal'dan pek hoşlanmam.
Ama bunun Galatasaray Başkanlığı ile ilgisi yok.
Yaptığı diğer işlerle ilgisi var.
Mesela, devlete fahiş fiyatla enerji satmasıyla ilgisi var.
Ama Ünal Aysal şunu bilsin ki, ekonomi sayfalarımızda yapılan haberlere asla karışmam.
Doğruysa yazarlar.
"Bu doğru ama Galatasaray'a zarar verir, yazmayın" asla demem.
Zaten bizim yazacağımız hiçbir şey, Galatasaray'a Ünal Aysal'ın yapacağı yanlışlar kadar zarar veremez. Aynı şey Fenerbahçe yönetimi için de geçerlidir, Beşiktaş yönetimi için de.
Kendilerini suçlayamayacakları için bizi suçlamayı tercih ederler.
Hepsi.
Ünal Aysal, SPK'dan kendilerine gelen yasak ve cezayla ilgili olarak da bir yandan bizi, bir yandan da eski Fenerbahçeli yöneticileri suçlamış.
Ama bütün Galatasaray camiası, en azından bu işlerden anlayanlar biliyor ki, Galatasaray'ın işini SPK'da bozmaya çalışanların başında yine bir Galatasaraylı geliyor.
Bütün camia bunu biliyor ve her yerde konuşuyor.
Galatasaray'a olan kini ve öfkesi bir türlü bitmek bilmeyen eski bir "önemli yöneticinin", hatta yöneticiler üstü birinin SPK'ya gidip Galatasaray'ı şikâyet ettiğini başkan da biliyor.
Nedense söyleyemiyor.
Onun yerine bizi ve beni suçluyor.
Bizim arkadaşlara, "Bunları size kimin yaptırdığını biliyorum" diyor.
Ünay Aysal Efendi.
Ben de "Sana bunları kimin söylettiğini biliyorum" dersem, ne dersin!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Yaşımızın değil o yılları neyle doldurduğumuzun önemli olduğunu anladığımız zaman.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp