Top
Turgay Güler

Turgay Güler

turgayguler@hotmail.com

29/06/2022

Aldatılan kadının gücü

Aldatılan kadını intikam duygusu kuşatır.

Ama ne intikam!

Tarih bu türden örneklerle doludur.

Öylesine kin ve nefretle dolarlar ki tek başlarına koca bir orduyu bile darmadağın edebilirler.

Türk siyasi hayatında da sayısız örneklerini göstermek mümkündür.

İSKİ skandalı da böyle patlamıştı.

Dönemin İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel'in aldattığı eşi, CHP'yi (SHP) yerle yeksan etti. Dönemin belediye başkanı Nurettin Sözen'i sokağa çıkamayacak hale getirdi.

Neyse, biz asıl konumuza odaklanalım.

Malum Aykut Erdoğdu meselesi.

Aldatılan eşin yayınladığı kayda ilişkin söyleyeceğim hiçbir şey olamaz!

Gizlice çekilmiş, muhatabının bilgisi dışında paylaşılmış o kayıt benim için yok hükmündedir!

Zira FETÖ'cülük tam da böyle bir şeydir!

Yanlış anlaşılmasın sakın; aldatılan eşe FETÖ'cü dediğim yok. Amma; yaptığı iş tam da FETÖ taktiği!

Olay sosyal medyada patladı, on binlerce yorum yapıldı. Tek satır yazmadım. Yazmam!

Keşke bu tür konularda herkes böylesi ilkesel bir duruş sergilese.

Bu konuda aldatılan eş keşke kameralar karşısına geçip yaşadıklarını tek tek anlatsaydı. Bu hakkıydı. Ama o ne yaptı? Kendisini aldatan eşini konuşturup gizlice kayıt altına aldı. Sonra da intikam silahına dönüştürdü. Muhatabının ailesini, varsa çoluk çocuğunu hiç düşünmedi.

Neyse!

Olayın siyasi yönüne ilişkin de tek satır yazma niyetinde değildim.

Ta ki İsmail Saymaz'ın yazısını görünceye kadar. Bir de attığı mesajı!

Saymaz Aykut Erdoğdu'yla görüşmüş ve o görüşmeyi köşesine taşımış. Böylece olayın 'siyasi yönü' artık konuşulabilir.

Erdoğdu siyasi hayatının bittiğinin farkında.

Yeni eşinin 'ben şimdi insan içine nasıl çıkacağım' diye ağladığını söylüyor. Zor bir durum. Sakinleştirici kullanıyormuş.

Bu arada Aykut Erdoğdu tüm bu olup bitenlerden AK Partili hesapları sorumlu tutuyor. Pes!

Çok ağır saldırdılar diyor.

Açık söyleyeyim, keşke AK Partili hesaplar çıkıp 'bu kayıt bizim için yok hükmündedir' deselerdi.

Kimse ama hiç kimse dönüp tarafına bakmasaydı.

Ama olmadı, olmazdı da!

Çünkü bu türden işleri CHP başlattı. Aykut Erdoğdu da başı çekti.

Kemal Bey FETÖ'nün kurgu tapelerini anayasal suç olmasına rağmen Meclis çatısı altında yayınladı.

Kemal Bey ne olduğu belirsiz bir görüntüyü 'Erdoğan Baykal'ın kasetini önceden izlemiş' diye servis etti. Dahası bu görüntüleri kendisine yüzleri maskeli adamların getirdiğini söyledi.

Ama her şeye rağmen AK Parti keşke 'bizim için yok hükmündedir' diyebilseydi.

Hem de Ensar Vakfı'nda bir alçağın ortaya koyduğu iğrençliği tüm vakfa mal etme rezilliğini ortaya koyan CHP'ye rağmen.

İsmail Saymaz CHP'li bir genel başkan yardımcısının Erdoğdu ve eşine 'partiden istifa edin' dediğini de duyurdu.

Aldatılan bir başka eş yine CHP'yi darmadağın etmeyi başardı.

Gelelim şimdi son söze.

Aykut Erdoğdu Ensar Vakfı'yla ilgili; bir alçağın, bir namussuzun, bir şerefsizin yaptığı pisliği koskoca vakfa isnat etmek için sayısız açıklama yaptı!

Oradaki talebeleri, gönüllüleri, yöneticileri hiç ama hiç düşünmedi.

Kameralar karşısına geçip helalleşmek ister mi acaba?

Sanmam!

O halde bu son olayda acımayacağım tek kişi Aykut Erdoğdu'dur!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp