Top
Markar Esayan

Markar Esayan

markar.esayan@aksam.com.tr

26/04/2016

Sıradan bir Cumhurbaşkanı mönüsü: Baldıran zehri…

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, geçen pazar günü Meryem Ana Ermeni Patriklik Kilisesi’nde tehcirde hayatlarını kaybeden Osmanlı Ermenilerini anmak üzere toplanan cemaate göndermiş olduğu taziye mesajı çok değerli bir vizyonu ortaya koyuyor. Hadi zıplasınlar yine, bu bir devrim… Maalesef, tarihi acıları, olayları ve demokratik kavram ve olguları sürekli istismar eden, onlardan “siyaseti dizayn etmek için siyaset dışı cephanelikler” üreten bir güruh ile karşı karşıyayız. Bunu HDP çok sık yaparken, CHP de ona uymuş vaziyette. Medyaları ise sadece bu işle iştigal ediyorlar. Ben Strasburg’da görevli olduğum sırada HDP’nin verdiği 24 Nisan 1915’te tehcire çıkarılan ve öldürülen Ermeni mebuslarla ilgili araştırma önergesi de bunun son örneğiydi. Özgür Gündem de 24 Nisan’da Ermenice harflerle “Soykırım devam ediyor” manşetiyle çıkmıştı. Bu yaklaşımdan, acıların, etnik sorunların veya genel kavramların nasıl oportünistçe kullanıldığını anlıyoruz. Bütçe görüşmelerinde, bakanımızın okuduğu bir İstiklal Savaşı şiirinde geçen “Yunan” sözcüğünden ötürü CHP ortalığı birbirine kattı. “AK Parti etnik ayrımcılık yapıyor ve gayrimüslimleri ötekileştiriyordu.” Ben de cevaben kürsüde CHP pratiğinin el koyduğu vakıf mallarının iadesi ve yeni mal edinmesinin yolunu açan kanun değişikliği kavgalarında Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını hatırlattım. Azınlık vakıflarına yapılan bu haksızlığı kaldıran AK Parti’ye “Cumhuriyetin temelini dinamitliyorsunuz” diye haykıran Kılıçdaroğu’ydu. Ve bir belge daha gösterdim. Meclis’ten geçen kanunun iptali için Anayasa Mahkemesi’ne yapılan CHP başvurusu; Kemal Kılıçdaroğlu imzalı… HDP ise daha kötüsünü yapıyor. Bugün bizzat Kürt halkına en büyük bedeli ödeten, yüzlerce şehidin gelmesine yol açan, Çözüm Süreci’ni istihbarat örgütleriyle bir olup zehirleyen, Güneydoğu’da esen baharı kışa çeviren PKK’nın yediği herzeleri “Soykırım devam ediyor” diyerek aklamaya, örtbas etmeye çalışıyor, dış destek bulmak için istismar ediyor. Ceylan Yeğinsu’nun New York Times’daki Sur’un kamulaştırılması haberinde yaptığı gibi, o destek de hemen geliyor. Dün İttihatçılarla düşüp kalktılar, bugün de neo ittihatçılar, FETÖ ve elitlerle aynı haltı yemekteler. İnci gibi karşısında dizildikleri Cumhurbaşkanı ise, aslında siyasi bir getirisi olmayan, hem de Karabağ geriliminin yaşandığı günlerde, Osmanlı Ermenilerinin torunları olan bizlere üçüncü kez taziye mesajı gönderiyor. Yani yine baldıran zehri yudumluyor… Kürt ve Kürtçe inkârını ayaklarının altına alıyor, gasp edilen azınlık mallarını iade ettiriyor, onun açtığı yoldan Meclis’e 60 yıl sonra Ermeni, Süryani, Ezidi, Hıristiyan ve Romanlar giriyor. Ve bu kişiye karşı darbe dilenciliği yapmak üzere, Ermeni ve Kürt’ün hakkını güya savunan bir pespaye güruh var. Bizlere düşen ise, geçmişimizi, değerlerimizi ve acılarımızı suiistimal edilmekten korumaktır. Kürtler, azınlıklar ve herkes, bu kara propaganda aletine dikkat etmelidirler. Yoksa ahiret gününde atalarımızın yüzüne bakamayız. Ne iyi ki her geçen gün cilaları daha da dökülüyor ve altındaki kötü sima beliriyor. Ve biz o simayı yüz yıl öncesinden öyle iyi tanıyoruz ki!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları