Top
21/02/2020

Erdoğan 2. Abdülhamid'den çok Atatürk'e benziyor

Yazar ve şair Mehmet Aycı bugüne kadar onlarca kitap kaleme aldı. Şiir kitaplarının yanı sıra, denemeler de yazdı. Öne çıkan bir yönü de portre yazarlığı… Son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı anlattığı ‘Benzemek Kimse Sana’ adlı çalışmasıyla gündemde.

41 bölümden oluşan kitap Erdoğan’ın 66. doğum günü olan 26 Şubat’tan itibaren raflardaki yerini alacak. Çalışma, bir biyografi ve hatırat kitabı olmaktan ziyade, Erdoğan’ı fiziksel, liderlik ve şahsi özellikleriyle anlatıyor. Kitabın yazarı Aycı’ya nasıl bir Erdoğan ‘Portresi’ gördüğünü sordum. Cevabı şöyle: Sürekli kendini taze tutan, tekamül fikrine açık, cesur, vefakar, uzun yol koşucusu bir lider portresi var.

Başka sorularım da oldu?

Nasıl bir lider portresi var Erdoğan’ın?

Sürekli kendini taze tutan, tekamül fikrine açık, cesur, vefakar, uzun yol koşucusu bir lider portresi var.

Kitabın ismi neden ‘Benzemek Kimse Sana’?

Erdoğan daha çok 2. Abdülhamid’e benzetiliyor. Halbuki Abdülhamid, en az benzediği liderlerden birisi. Erdoğan, şahsına münhasır bir lider. Aslında hemen her liderin kendine has özellikleri var. Kimi kiminle karşılaştırırsanız karşılaştırın, birbirlerinden farklı özellikleri olduğu ortaya çıkıyor.

Erdoğan’ın 2. Abdülhamid’den farklı yönleri neler?

2. Abdülhamid daha içe dönük, daha dengeci, daha vehimli… Tek segmentli değil, çok segmentli bir lider. Erdoğan’da ise ikinci bir segment yok. Neyse o. Sözü, bakışı neyse o…

‘Benzemez Kimse Sana’ diyorsunuz ancak yine de az çok benzeştiği bir lider var mı?

Eğer illa birine benzetecek olursak, Erdoğan’ın Abdülhamid’den ziyade Gazi Mustafa Kemal’e benzeyen yönleri daha çoktur. Daha devrimci, daha kurucu akıl olması tarafıyla Gazi’ye daha çok benziyor. Çocuk yaştan itibaren bulunduğu ortamı değiştiren, yenileten ve genişleten bir tarafı var Erdoğan’ın.

Başka hangi özellikleri ortaya çıkıyor?

Erdoğan, siyasete girdiği partide daha ilk andan itibaren farkedilen biri. Refah Partisi içinde kadınların siyasete hazırlanması, gençlerin siyasete girmesi, onlara güven verilmesi…. İstanbul ölçeğinde düşündüğünüzde, Cumhuriyetin ilk dönemlerindeki gibi vatandaşa hizmet hamlesi görürsünüz. Şu anda da Türk insanının güven kaybını aşındıran ne varsa bunları gidermeye yönelik bir politika izliyor ve bunu politika olsun diye yapmıyor. Bunu bir siyaset tarzı, hayat tarzı olarak görüyor. Bu yönleri itibariyle Gazi Mustafa Kemal’e benziyor. Tabi bu tasnifler de doğru olmaz. Kimse kimseye tam olarak benzemiyor. Bu yüzden de kitabın adı böyle. Fakat illa da benzetmek gerekirse diye söylüyorum bunları…

Kitabı yazma aşamasında kendisiyle görüştünüz mü?

Hayır ama arkadaşlarıyla, onu tanıyanlarla görüştüğüm oldu. Zaten tüm siyasi hayatı kamuoyu önünde geçen bir lider.

Kitap ne kadar sürede yazıldı?

İki buçuk yıl hazırlık, altı ay yazım süresi oldu.

Hüseyin Besli’nin ‘Bir Liderin Doğuşu’ adlı kitabından farkı ne?

O biyografik bir kitap ve önemli bir kaynak. Ancak benim kitabımda biyografik malzeme ve hatıra yok. Tamamen bir portre çalışması.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp