Top
11/02/2023

Bunu yaparsak vay halimize!

İnsanoğlu yanılıp nefsine uymaya meyillidir.

Asrın felaketine maruz kalmış bir ülke olarak, enkazın altından çıkabilmek için dayanışma yerine, topluiğne başı kadar dahi olsa art niyetle meseleye yaklaşan olursa vay halimize...

Felaket ortasında bile birbirini suçlamak için bahane arayan, çamur atan; siyasi hizipçilik yapan, insanları karşıya getirmek maksadıyla video, haber, görüntü hazırlayan, kem söz sarf eden, yazıp-çizen varsa; depremin yıkıcı etkisini kaldığı yerden (bu kez nifak tohumlarıyla) devam ettirmeye tevessül eden varsa vay halimize...

İnsanoğlu yanılıp nefsine uymaya meyillidir.

Enkazdan bir can daha kurtarabilmek için iğneyle kuyu kazan, gecesini gündüzüne katıp uykusuz çalışan yetkililerin, kurtarma ekiplerinin, gönüllülerin emeklerine rağmen, olanı değil (maksatlı biçimde) sadece olmayanı göstermek amacıyla eline mikrofon alan, kamera karşısına geçen siyasetçi, gazeteci, nefret söylemcisi varsa vay halimize...

Siyasi rant uğruna 'parti amblemi gibi' ortada dolaşıp poz verdikten sonra kenara çekilen varsa vay halimize.

İnsanoğlu yanılıp nefsine uymaya meyillidir.

Aradan zaman geçtikten, yaralar sarıldıktan sonra kaldığımız yerden (hiçbir şey olmamış gibi) 'deprem mevzuatına uygun' ama her nasıl oluyorsa 'depreme dayanıksız' meskenler yapmaya devam edecek, arkadan dolanmayı alışkanlık haline getirenlere göz yumacaksak vay halimize...

Bir cep telefonu, bir otomobil alırken her türlü özelliğini sorguladığımız halde, ev alırken sadece odalarının büyüklüğü, balkonunun manzarası, boya cilasıyla ilgilenecek ama evlerin afetlere dayanıklılığını sorgulayacak refleksi milli bilinç haline getirmeyeceksek vay halimize...

Türkiye'nin her yerinde, okullarda, iş yerlerinde, derneklerde, vakıflarda yardım toplanıyor, sessiz sedasız afet bölgesine ulaştırılıyor.

İhtiyarlık belini büktüğü, elindeki bastonla güç bela yürüdüğü halde, sırtına yüklediği koca yorganı, battaniyeyi yardım merkezine ulaştıran ninemizin (sessiz) fedakârlığından ibret almayıp ünlü yüzlerin ön plana çıktığı bir deprem gündemi (magazini) oluşturacaksak vay halimize...

Az veren candan çok veren maldan; ikisine de ihtiyaç var bugün.

İnsanoğlu yanılıp nefsine uymaya meyillidir.

Tevazuyu, ehliyeti, adaleti, memleket için çalışmayı unutup, rant hırsıyla, lüks aşkıyla dünyaya sarılmaya devam edeceksek...

Yunus'un hakikatli öğüdünü unutacaksak vay halimize!

'Mal sahibi, mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi, mal da yalan, mülk de yalan, var biraz da sen oyalan!'

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp