Top
Pervin Kaplan

Pervin Kaplan

pkaplan@htgazete.com.tr

29/08/2012

Öğretmenin 'hızlı' olanı makbul

MİLLİ Eğitim Bakanlığı (MEB) önümüzdeki ay 40 bin öğretmen ataması yapacak. Henüz hangi branşlarda ne kadar kadro ayrıldığı belli değil. 3 Eylül'de başvurular başladığında kadro dağılımını da göreceğiz. Ancak 4+4+4'e uygun olarak okulların yeniden yapılanmayla birlikte sayıları yaklaşık 30 bine ulaşan ve norm kadro fazlası durumuna düşen sınıf öğretmenliğine geçmiş atamalarda olduğu gibi yüksek miktarda kadro ayrılmayacağı bekleniyor.

Dün öğretmen atamalarıyla ilgili bakanlığı açıklamasını okuduğumda ilk yorumum "MEB, öğretmenin hızlı hareket edenini seviyor" oldu. Çünkü 10 Eylül'de öğretmen atamalarını yapacak olan MEB, atadığı bu öğretmenlerin 11 Eylül'de görevlerinin başında olmasını ve atamadan iki gün sonra da yani 12 Eylül'de de uyum seminerlerine katılmasını bekliyor.

Tekirdağ'dan Van'a atanan bir öğretmenin sonucunu öğrendiği anda bavulunu hazırlayıp, bilet bulmayı da başararak atandığı bu ile doğru yola çıkması halinde bile görev yerine istenen zamanda ulaşabilmesi biraz zor görünüyor. Karayolları Genel Müdürlüğü'nün iller arası uzaklık verilerine göre bu öğretmenin katetmesi gereken yol 1170 kilometre. Tayini Çanakkale'den Diyarbakır'a çıkan bir öğretmen ise 1552 kilometre yol gidecek. İstanbul'dan Kars'a gidecek bir öğretmenin 1425, Diyarbakır'a tayini çıkanın ise önünde aşılacak mesafe 1343 kilometre. İstanbul'dan Diyarbakır'a sefer yapan bir otobüs firması iki kent arasındaki mesafenin 20 saatte aşıldığını söyledi. Bu öğretmenlerin büyük çoğunluğu da ilçelere ya da köylere atanacağına göre belirtilen süre içinde görev yerlerine ulaşamayacak öğretmenlerin olacağını bakanlığın dikkate alması gerekiyor.

İKİNCİ ÖĞRETİM EŞİTLİK İSTİYOR
Bakanlar Kurulu'nun açıköğretim ve birinci öğretimde harçları kaldırmasına bu uygulamanın dışında tutulan ikinci öğretimde okuyan öğrencilerden tepki var. E mail ve telefonlarla tepkilerini dile getiren gençler, ikinci öğretimde okuyanlarla ilgili "önyargının" bu sonuca neden olup olmadığını sorguluyor. Öğrenciler, "Sanki biz çok düşük puanlarla bu bölümlere girmiş gibi algılanıyoruz. Bu gerçeği yansıtmıyor" diyor. Haklılar mı? Eşitlik ilkesine göre evet. Çünkü birinci ve ikinci öğretim arasında puan farkı öyle sanıldığı gibi 100'ler 200'ler aralığında seyretmiyor. İstanbul Üniversitesi'nin Hukuk Fakültesi bu yıl birinci öğretime 481, ikinci öğretime 469 puandan öğrenci aldı. Aradaki puan farkı 12. Bazı öğrenciler bu programları gündüz saatlerinde çalıştıkları için, büyük çoğunluğu da ailelerinin bulunduğu kentlerde öğrenim görmek istedikleri için tercih ediyor. Üstelik de onlar birinci öğretimde okuyan öğrencilere göre bazı programlarda 10 kata varan öğretim katkı payı ödüyor. Onlar da diğerlerinde olduğu gibi kendi programlarından da harçların kalkmasını istiyor.


Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp