Giresun Üniversitesi’ndeki rektörlük seçimlerinde günlerdir yazdığım ve sonunda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de YÖK’ten “izahat” istediği skandalda Prof. Dr. Yılmaz Can gerekeni yaptı ve rektör adaylığından çekildi. En yüksek oyu alan iki aday Prof. Dr. Bahar ve Prof. Dr. Mustafa Türkmen’i Cumhurbaşkanı Gül’e gönderdiği listeye koymayarak yerine 4 oy alan Prof. Dr. Ayhan Bölük ve 2 oy alan Prof. Dr. Can’ı ekleyen YÖK, bu durumda yeni 3 kişilik liste hazırlayacak.
Ancak YÖK, hâlâ bırakın hatalı olduğunu kabul etmeyi kendisine saygı gösterilmesini bekliyor. Seçimin de “en serbest iradeyi yansıttığı” görüşünde. Bu açıklamadan anlaşılıyor ki; YÖK’ün “hür iradesi” iki oy alan adayda birleşiyor.
YÖK, Genel Kurul’daki seçimin gizli oyla gerçekleştirildiğini, üniversitelerdeki akademisyenlerin oylaması ve seçim süreci kadar objektif olduğunu vurguluyor. “Bu oylama saygı gösterilmeyi hak ediyor” diyor. Yani YÖK, yaptığı bu muhteşem sıralama ve seçim için “Saygı istiyor.”
Gelelim YÖK’ün bu seçimleri kaç kişiyle gerçekleştirdiğine; YÖK Genel Kurulu, Başkan Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’la birlikte 21 kişiden oluşmak zorunda. Ancak şu anda üye sayısı başkan dahil 19 kişi. Çünkü Üniversitelerarası Kurul tarafından üyeliğe seçilen ancak YÖK’ten veto yediği için atanamayan Prof. Dr. Celal Şengör ve son olarak Prof. Dr. İzzet Özgenç istifa ettiği için 2 koltuk boş. Yani YÖK rektör adaylarını 19 kişiyle oyluyor.
Peki buna karşılık üniversitelerde seçimler kaç kişiyle yapılıyor? Giresun’daki seçimlerde olduğu gibi YÖK’ün tartışmalı liste hazırlayarak, en yüksek oyu alan Rektör Prof. Dr. Necla Pur’u ikinci sıraya koyduğu Marmara Üniversitesi’nden örnek verelim: Marmara Üniversitesi’nde 1178 öğretim üyesi rektör adayını belirlemek için oy kullandı. Yani YÖK’teki “seçmen kitlesinin” 62 katı.Tüm bunlara karşın YÖK, “Benim yaptığım oylama da öğretim üyelerinin oylaması kadar değerlidir” diyebiliyor.
Evet çok haklılar. 19 oyun gücü 1178 oydan daha büyüktür! Matematiği bize kim yanlış öğretti! 19, 1178’den daha büyük değil mi?