İKİ gündür tıpkı iki yıl önce olduğu gibi Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (KPSS) soruların "satıldığına ve önceden sızdırıldığına" ilişkin iddialar gündemde. Başta öğretmen ve kaymakam olmak üzere devlet kurumlarında A grubu kadrolar için yapılan ve lisans mezunlarının girdiği KPSS yle ilgili iddialar sürüyor. Sınava giren bazı adaylar soruların önceden sızdırıldığını, satıldığını, bir yayınevinin bu soruları "deneme" adı altında bastığını savunuyor. ÖSYM'ye göre ise bunlar komplo. Sınava giren adayların aklında kalan sorulardan oluşturulmuş bazı sorular "sızdırıldı" diye iddia ediliyor.
ÖSYM iki günde 4 ayrı oturum halinde yapılan bu sınavların sorularını açıkladığında bu iddialarda netlik kazanacak. Ancak sınavda çıkan sorularla bazı yayınların deneme kitapçıklarındakilerin benzer olması tıpkı 2009'da iptal edilen Polis Koleji ve2010'da soruların sızdırıldığı anlaşılan 300 bin öğretmen adayının girdiği KPSS Eğitim Bilimleri Sınavları nda olduğu gibi sınavların güvenilirliğinin tartışılmasına yol açar.
2009'da yapılan Polis Koleji Sınavı nda çıkan soruların benzerlerini bir dershanenin deneme sınavında kendi öğrencilerine uyguladığı ortaya çıkmıştı. İki yıl önce yapılan KPSS'de ise Eğitim Bilimleri Sınavı'nda 120 soruda 120 doğru yapan 350 aday tam puan almıştı. Üstelik bunların bazılarının evli, nişanlı ve aynı evlerde oturdukları anlaşılmıştı. Sınav sorularının şekilli olanları hariç 5 gün önceden e-mail aracılığıyla sızdırıldığı ortaya çıkmış, sınav iptal edilmişti.
Yine benzer iddialar ortaya atılınca aklıma iptal edilen KPSS'yle ilgili başlatılan soruşturma geldi. Bu sınavla ilgili iddiaları YGS'de şifre soruşturmasını yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı yürüttü. YGS de "şifre olmadığına" ilişkin soruşturma 40 gün içinde tamamlanmıştı. Oysa 27 Ağustos 2010'da başlayan KPSS soruşturmasının üzerinden 23 aya yakın bir zaman geçti. Önümüzdeki ay bu soruşturma 2 yılını dolduracak. Henüz sınavın sorumluları ortada yok. Acaba bu hırsızları unuttuk mu?