Dün Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, gazetecilerin liselere yeni düzenleme getirmek için hazırlanan yönetmelik taslağıyla ilgili sorularını yanıtlarken, bu taslağı basınla paylaşan "paydaşları" yani eğitim sendikalarını eleştirdi. Dinçer, "Paydaşlarımız tarafından büyük bir hata yapıldı. Paydaşlarımız keşke kamuoyuna ve medyaya vermek yerine görüşlerini bize bildirselerdi ve tartışma içine girmeseydik" dedi.
Dün konuştuğumuz eğitimciler taslağın tartışmaya açılmasından neden rahatsızlık duyulduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Çünkü Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik'te, tüm bakanlıklara yönetmelik taslakları hazırlanırken bu konuyla ilgili olarak mahalli idareler, üniversiteler, sendikalar, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinden de faydalanılması istenir. Bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığı da dahil tüm bakanlıklar herhangi bir konuda taslak hazırlarken bu kuruluşlara gönderiyor. Onlar da bu taslakları çoğunlukla web sayfası üzerinden üyeleriyle paylaşıyor ve görüşlerini istiyor. Daha sonra da bu görüşler dikkate alınarak, rapor hazırlanıp bakanlığa gönderiliyor. Düzenlemelerin kamuoyuna açılmasının en büyük faydasını bakanlıklar görüyor. Taslaktaki aksaklıklar en başından görülüyor ve düzeltiliyor.
Bu taslağı alan sendikalar aynı yöntemi izledi. Üyeleri görüşlerini bildirsinler diye taslağı web sitelerine koydular. Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, "Başka türlü nasıl üyelerimizden görüş alacağız? Biz web sitemize koyduk ve hazırlayacağımız raporla ilgili de üyelerimize görüş bildirmelerini istedik" diye konuşuyor.
Eğitim müfettişlerini çatısı altında toplayan Müfettişler Derneği Başkanı Doğan Ceylan da, "Bu paylaşım için sendikalara sitem edileceğine teşekkür edilmeli. Çünkü birçok yönetmelikteki aksaklıklar bu şekilde düzeltiliyor" diyor.
Gerçekten de hazırlanan ve uygulamaya konan birçok yönetmelik paydaşlara sunulmadan, kamuoyunda tartışılmadan yasalaştığı takdirde yargıdan dönüyor. Bir süre önce yaşama geçirilen ve okullarda "müdürlerin" yer değiştirmesine neden olan yönetici atamalarıyla ilgili yönetmeliği hatırlayalım. Müdürler, yasaların gerektirdiği şekilde görevden alınıp başka okullara
gönderilmediğinden yüzlercesi yargı kararıyla tekrar görevlerine dönmüştü. Görüş alınarak ve tartışılarak hazırlanan yönetmeliklerde ise hatalar ve aksaklıklar en başından düzeliyor. Bu taslağın da kamuoyuna yansıması ve tartışılmaya başlanması en azından "devamsızlığı ve başarısızlığı teşvik eden" düzenlemelerin tekrar gözden geçirilmesini sağlayacaktır. Bu nedenle "paydaşlar" sayesinde bu tür sakıncalar da en başından dikkate alınmış olacaktır.