Top
Ünal Bolat

Ünal Bolat

unal.bolat@tg.com.tr

19/11/2019

Bir sürpriz daha bekliyordu!..

"Kayıt işlemlerimiz tamamlandı… Oh şükür diyerek dışarı çıktık… Ama bir sürpriz daha vardı!..”
 
Nüfus kâğıtlarımızın değişimi için randevulu sisteme göre randevu aldığımızı zannederek saatinde gelip sonra da üç ayrı kuyrukta sıra gelmesini beklerken, kuyruktaki işlemlerin bazen tıkır tıkır hızlandığını, bazen sanki hiç işlemez gibi ağır aksak olmaya başladığını hissettim.
Kime ne diyeceğiz? Bekle babam bekle… Bize sıra geldiğinde saat kaç olmuştu? 15.50 filan… Yani saat dörde geliyordu… Sen 14.10’a randevu ver… Saat 15.50’de sıran gelsin… Şaka mı fıkra mı belli değil…
Neyse sıra geldi ya ona şükür… Üç kişiyiz… Resimlerimizi uzattık. Paramızın yattığına dair fişimizi gösterdik, derken memur dedi ki:
-Bu resim olmaz.
-Nasıl?
-Tesettürlü bayanlarda kaşların iki ucu da net gözükmesi lazım…
-Yani?
-Yeniden çektireceksiniz.
Haydi bakalım, yeniden resimciye… Bina çıkışında karşı tarafta fotoğrafçı var… Hayret yani önceki çekenler bu hassasiyeti bilmiyorlar mı? Neyse şimdi bunu tartışmanın sırası değil… Mesai dolmadan yeniden resim çektirip koşa koşa geldik… Çok şükür ki tekrar sıra alacaksınız diye söylemediler… Yarım kalan evrakı tamamlamak üzere bizi aradan aldılar… Kayıt işlemlerimiz tamamlandı…
Oh şükür diyerek dışarı çıktık… Ama bir sürpriz daha vardı… O da arabamızın yerinde yeller estiği… Ya araba nerede?
İçim cızz etti… Yoksa arabayı çekmişler mi? Bıraktığım yer belli… Biraz ileri biraz geri baktım yok… Çekmişler… Bir tuhaf oldum… Hanım ve kızımla birlikte kalakaldık… Hayatımda ilk defa başıma böyle bir şey geliyor… Derken bir araç çekicisi geliyordu… El ettim durdu. Dedim ki memur beye:
-Burada benim arabam vardı… Onu çekmişler de, nereye çekmiş olabilirler?
-Bahçelievler Devlet Hastanesi yanında yediemin otoparkı var. Oraya bak!..
Trafik aracı bastı gitti. Kim bilir kimin aracını çekmeye gidiyordu… Bu kez sordum birkaç kişiye oraya nasıl gideceğimi… Dediler ki: “Biraz ileride.”
-Yürüyerek gidebilir miyiz?
-Gidersin gidersin…
Söylemek kolay… Ha şimdi ha şimdi derken neredeyse yarım saat yürüdük… Ayaklarımıza kara sular indi desek yeridir… Bulduk hastaneyi… Şimdi hastanenin yanında yediemin otoparkını bulacağız… Oradan birkaç kişiye sorduk.
Dediler ki:
“Burada değil o… Şu üst geçitten karşıya geçeceksiniz. Karşıdaki otopark” DEVAMI YARIN
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp