Top
Ünal Bolat

Ünal Bolat

unal.bolat@tg.com.tr

10/08/2019

Ablamın çeyiz sandığı...

“Çeyiz sandığı genç kızların hayali, gelinlerin servetiydi şimdilerde neredeyse unutuldu gitti...”

 
Yirmi bir yaşında evlenen ablam, köy şartlarına göre biraz geç evlendi sayılabilir. O zamanlar, köy yerinde 18 yaşını bulan kızlar evlendirilir, bu yaşı geçenler de ‘evde kaldı’ kabul edilirdi...
Ablamın geç evlenmesinin tek sebebi, evde yetişkin erkek olmamasıydı...
Geç evlenince de çeyizini odalar almaz oldu. Eskiden düğünden önce ‘çeyiz serme’, tabii ki çeyiz serme olunca ‘çeyiz görme’ de vardı. Çeyiz görmeye gelenler, hayatlarının en mutlu anlarını yaşarlardı, eleştirilecek bir şey buldukları için…
Bir de kızlar arasında ‘örnek kavgası’ vardı. Çeyiz hazırlanırken çok çeşitli oya, süsleme vardı. Kızlar, bunlara ‘örnek’ derlerdi. ‘Benim örneğimi izinsiz kullanmış.’, ‘Örneğini benden kıskandı...’ kavgaları yaşanırdı.  
Hatta bu kavgaya bir defa babam bile taraf oldu. Arkadaşının kızına ablam örneği vermeyince iş babasına, babasından babama aksetmiş. Ablamın ağladığını biliyorum, ama örneği verdi mi, vermedi mi onu bilmiyorum. Bildiğim bir şey daha, ablamın çeyizlerini üç sandık almamıştı.
"Çeyiz sandıkları unutuldu, ailenin, yuvanın kutsallığı gitti, bu gidince de evlilikler kâr esasına göre çalışan, borçlarından yalnızca ana sermayesiyle mesul anonim şirketlere döndü..."
Bizi Rumeli’ye götüren, orada medeniyetlerin en muhteşemini kurduran, bir yere yerleşmeyi 'şenlendirme' ile ifade ettiren çeyiz sandığı çok, çok önemli bir geleneğimizdi.
Geleneğimizde "çeyiz sandığı" diye bir deyim var, bugünlerde artık unutulmak üzere olan ve çok az yerde hatırlanan... Eskiden şimdiki gibi dışarıdan her şeyi hazır almak, ısmarlama ev ve yuva kurmak yoktu.
Çeyiz sandığı geleneğiyle, kızlarımız çok küçük yaştan evlenmeye yani ev kurmaya hazırlanır... Evinin dört bir köşesini, gelecekteki eş ve çocuklarını eliyle, göz ve gönül nuruyla giydirmesi, ebedi güzellikler habercisi çiçeklerle ilmek ilmek süslemesi, onlara gönlünde yer vermesi, onlarla bütünleşmesi sağlanırdı.
Eskilerde Rumeli’den kız çocuğu yedi-sekiz yaşına, aklı başına gelince çeyiz sandığı töreni yapılırdı.
Dualarla dedenin aldığı cevizden oymalı sandık, ninenin nezaretinde açılır... O sandığa ilk önce seccade, al bayrak, sonra beşibiryerde altını, al ve yeşil duvaklar konurdu... DEVAMI YARIN
 
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp