Top
Süleyman Özışık

Süleyman Özışık

suleyman.ozisik@tg.com.tr

01/03/2019

Anketlere neden güvenilmez!

31 Mart yerel seçimleri yaklaşırken anket sonuçlarına ilişkin tartışmalar büyüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Anketlere güvenim kalmadı” diyerek meseleye noktayı koydu. 
Gelin bugün, "Cumhurbaşkanı kaybedeceğini anlayınca anketlere güvenmediğini açıkladı" diye basit yorum yapmak yerine meseleye biraz daha derinlemesine bakalım.
Ama başlamadan önce kendimize şu soruyu soralım:
"Türkiye'deki araştırma şirketlerine ve onların açıkladığı sonuçlara güveniyor muyuz?"
Ben bu soruya büyük bir samimiyetle "Hayır" cevabı verenlerdenim. Zaten son seçimlerde açıklanan sonuçlar da pek çok araştırma şirketinin güvenilmez olduğunu açıkça ortaya koydu. 
Muhakkak hatırlarsınız.
En son bir araştırma şirketinin sahibi ekrana çıktı ve "Erdoğan'ın ilk turda işi bitirdiğini gördüm ama CHP'nin kurduğu baskı nedeniyle bunu söyleyemedim, Erdoğan'ın oy oranlarını düşük gösterdim" dedi. 
Aslında Türkiye'de faaliyet gösteren pek çok araştırma şirketinin durumunu özetleyen bir açıklamaydı bu.
Detaylandırmak gerekirse...
Anket şirketlerinin belli partilerle yan yana anılması ve onların verdiği maddi kaynağa göre sonuç açıklaması gerek seçmen gerekse partiler nezdinde ciddi bir güven kaybına neden oluyor. 
Daha keskin söylemek gerekirse, anketlerde ciddi manipülasyonlar yapılıyor. Özellikle de kararsız olduğunu söyleyen seçmenler üzerinden.
Son seçim öncesi açıklanan anketlerin tamamına göz gezdirin.
Araştırma şirketlerinin, "Mansur Yavaş’ın oyu şimdilik az gibi görünüyor ama kararsız seçmenin büyük bölümünün Yavaş'a oy vereceği tahmin ediliyor" şeklinde farazi açıklamalar yaptığını göreceksiniz. 
Bu sonuca nasıl ulaştıklarına dair en küçük bir veri var mı yok mu bilinmiyor. 
Lütfen bu araştırma şirketlerinin 24 Haziran öncesi açıkladıkları anket sonuçlarının tamamını önünüze koyun. 
Bir, bilemedin iki tanesi dışında tamamının açıkladığı sonuçların, seçim gecesi açıklanan sonuçlarla uzaktan yakından alakası olmadığını göreceksiniz. 
Hepsi ama hepsi seçimin ikinci tura kalacağını ve ikinci turda Muharrem İnce'nin ipi göğüsleyeceğini söylüyordu. 
Sonuç?
Muharrem İnce, bahsini ettikleri rakamlara ulaşamadığı gibi siyaset sahnesinden silinip gitti.
Ha...
Belli bir seçmen kitlesi tabiri caizse “kaybeden ata oynadığını” beyan etmek istemediği için anket sorularına farklı cevaplar veriyor olabilir mi?
Olabilir.
Ama bu durum, araştırma şirketlerinin açıkladığı sonuçlara, tahmin edildiği kadar fazla etki etmez. Dedim ya adamlar hangi partiye ya da hangi adaya yakın ise veyahut hangi partiden ya da hangi adaydan maddi kaynak alıyorsa ona göre sonuç açıklıyor.
Bir örnek:
Geçtiğimiz günlerde bir araştırma şirketi 1 ay arayla iki farklı anket sonucu açıkladı. Birinci ankette Mansur Yavaş'ın oyu düşük gösterilirken, ikinci ankette oy oranında patlama yaşandı. 
Patlamanın boyutunu tahmin edin desem edemezsiniz.
Tamı tamına yüzde 9...
Ankara'nın nüfusu 4 milyon civarı.
Bu araştırma şirketinin hesabına göre Ankaralı "400 bin seçmen" bir ayda karar değiştirmiş ve "Ben fikrimi değiştirdim, oyumu Mansur Yavaş'a vereceğim" demiş!
Az buz değil yahu, 400 bin seçmenden bahsediyoruz arkadaş.  
Yine bu araştırma şirketinin sonuçlarına göre İstanbul'da Ekrem İmamoğlu, Binali Yıldırım'la arasındaki 10 puan farkı kapatmış.
İstanbul'un seçmen nüfusunu 10 milyon olarak hesaplarsak, "Bir milyon seçmen" kararını değiştirmiş, "Ekrem İmamoğlu Binali Yıldırım'dan daha iyidir" demiş!
Bakınız, yıllardır bu "anket terörü"nü yazan biri olarak iddiayla söylüyorum.
Pek çok araştırma şirketi sahaya çıkma gereği bile duymadan, masa başında rakamlarla oynayarak sonuç açıklıyor. Bazı adayları arayıp, "İstersen seni burada ilk sırada gösterebilirim" diyenini biliyorum.
Göstermek için kaynak istiyor anlayacağınız.
Sizden ricam, açıklanan anket sonuçlarını alıp bir kenarda saklayın, çünkü 31 Mart gecesi lazım olacak.
Özellikle bu anketleri açıklayanların ekrana çıkıp nasıl açıklamalar yaptığına dikkat edin. Gülmekten yerlere yatacağınıza garanti veririm!
Son olarak…
CHP’li yetkililer “Gelen anket sonuçlarına göre İstanbul, Ankara, Bursa, Balıkesir gibi illeri alıyoruz. Allah’ım inanamıyoruz ya inanamıyoruz” şeklinde sevinç çığlıkları atıyor ya hani…
Seçim gecesi ne olacağını söyleyeyim.
Önce “YSK’nın verileri yanlış, bizim sistemimizden elde ettiğimiz verilere göre kazandık” diyecekler. Sonra sonuçlar netleşmeye başladıkça ortadan birer ikişer kaybolacaklar.
Sonra bazı seçmenler, “Acaba kaçırıldı mı? Acaba tehdit mi ediliyor?” diye şüphelenecek. Bazıları, “Ekrem Bey, sol serçe parmağını sağ burun deliğine sokarsan senin tehdit edildiğini anlayacağız” diye yeni şizofrenik davranışlar gösterecek.
En sonunda yine biri çıkıp, “Adam kazandı beyler” diyecek ve çekip gidecek.
Sonrasını tahmin ediyorsunuz.
CHP Genel Merkez binasını basmalar, küfürler, hakaretler tekmeler yumruklar. Artık Allah ne verdiyse…
Sonra yine Kurultay, yine Kurultay...
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp