Top
Rahim Er

Rahim Er

rahim.er@tg.com.tr

21/02/2020

NAZİ TERÖRÜ

Türk işçiler, Almanya’ya ilk defa 31 Ekim 1961’de Ankara ve Bonn arasında imzalanan anlaşma ile gittiler. Anadolu’nun hemen her köşesinden gurbete varan bu vatandaşlarımız, insaflı Almanları bile hayrette bırakan yüksek bir fedakârlıkla II. Dünya Harbi’nde yanmış ve yıkılmış bu memleketi âdeta yeniden hayata döndürdüler. Bunu yapan, sadece Türkler değildi ama ana unsur onlardı.
Bu anlaşmayla birlikte Türkler, Almanlarla ikinci kere buluşmuş oldular. İlki I. Dünya Harbi’nde olmuştu. Körü körüne Alman hayranı İttihadçılar sırf bu hayranlıkları yüzünden harbe girip Almanların yanında yer aldılar. Alman devleti mağlup olunca onun ortağı İttihadçı idare de mağlup sayıldı. Bu mağlubiyet, Devlet-i âli Osman’ın sonunu getirdi. Bu satırları bir de tefsir etmek gerekirse bir cümleyle açıklanabilir:
-Almanya yüzünden hem imparatorluğunu ve hem de 4 milyon küsur km2 toprağını kaybeden Türkler, I. ve II. Dünya Harblerinin her ikisinde de mağlup olan fakat devletleri yerinde kalan Almanya’ya giderek Almanları, harbin enkazı altından kurtardılar.
Ancak Türklerin bu âl-i cenablığı bâzı kadirşinas Almanlar hariç hiçbir zaman takdir edilmedi. Aksine Türkler, hemen her sene şehit verdiler. Irkçı Almanlar, hemen her sene ve senede birkaç defa Türklerin evlerine, camilerine, toplu mekânlarına saldırıp yaktılar, katliam yaptılar. Bu zulümle Almanya’da ölen vatandaşlarımızın hiç de azımsanmayacak bir sayıda olduğu açıktır. Sakatlar, dullar, yetimler de cabası.
Bu ırkçılar, Nazilerdir. Naziler, aslında yalnızca Türklere değil, diğer yabancılara da saldırmaktalar. Ancak; Türkler, hem Müslüman ve hem de sayıca yüksek olduğundan daha fazla saldırıya maruz kalmaktadır. Son senelerde bütün Avrupa’da politika dâhil aşırı sağ, yükseliş seyri gösteriyor. Bu Almanya’da da yaşanmakta. Şimdi o yükseliş, daha da kanlanmış durumda. Bunda Suriyeli ve diğer mültecilerin de payı büyüktür. Nitekim önceki akşam Frankfurt’ta Tobian Rathjen adında bir Nazi, “yabancılar”ın gittiği bir kahvehaneye baskın düzenleyerek katliam yaptı. Ölenlerin 5’i Türk. Daha sonra evinde ölü bulunan katil, geriye ırkçılık hezeyanlarıyla dolu bir mektup ve bir video bırakmış. Arabası da mühimmatla doluymuş.
Nazi, “Nasyonal sosyalizm taraftarı” demektir. Nasyonal sosyalizme “millî sosyalizm” demek yerine “ırkçı sosyalizm” demek daha isabetli olur. Yani nasyonal sosyalizm, sosyalizm ile ırkçılığın sentezidir. Kapitalizme, Komünizme, İslamiyet’e ve Yahudilere karşılar. Alman ırkını üstün ırk sayarlar. Bugün geldiğimiz noktada bu ideoloji, ırkçılığı da geçmiştir. Naziler artık ırkçı teröristtir. Bundan böyle hem Almanya ve hem de taraf devletler ve dünya bunlara “Nazi teröristler” ve yaptıklarına da “Nazi terörü” demelidir. Nazi teröristler, yalnızca Türklerin ve diğer yabancıların değil her şeyden evvel Almanya’nın başının derdi, huzur, imaj ve istikrarının düşmanıdır. Yahudiler nasıl ki kendilerini seçilmiş ırk sayıp Filistinlilere dehşet saçıyorlarsa, Nazi Almanya’sında yaşadıkları mezalimi Filistin Devleti’nde sivil Müslümanlara, çocuklara, kadınlara acımasızca tatbik ediyorlarsa bunun bir benzerini de Naziler Almanya’da Türklere ve Müslüman yabancılara yapmaktalar.
Almanya, acilen ve çok sert tedbirler almalıdır. Bu nankör Naziler, Türklerin de aralarında oldukları yabancıların Almanya’yı terk etmelerini istiyorlar. Şiddet, nefret, ötekileştirme, kundaklama ve katliamın sebebi budur. Hâlbuki bugün aralarında Türklerin de olduğu o yabancılar dördüncü nesildir Almanya’dadır. Birçok iş adamı, siyasetçi, eğitici onlardandır. Onlar artık Almanların yapmaya tenezzül etmedikleri işleri yapan garibanlar, gurbetçiler değil, yanında yerlileri çalıştıran “Avrupalı Türkler”dir. Tembel ve aşağılık Naziler, bunu hazmedemiyorlar. Yabancı düşmanlığı ve İslâm nefreti, Avrupa’ya Suriyeli, Afgan vs. aktıkça daha da çoğalacaktır. Bu kin, bu düşmanlık insanlık suçudur. Yahudi düşmanlığı suç kabul edildiği gibi ABD dâhil bütün Batı ve bütün medeni dünyada İslam düşmanlığıyla yabancı düşmanlığı da ağır hapsi gerektirir suç kabul edilmeli ve bu sapık ideolojiyle tavizsiz şekilde uğraşmalıdır.
Batılılara şunu hatırlatmaya hacet var mı?
Türkiye, 4 milyonunu aramızda ve 3 milyonunu da hudutlarımızın hemen ötesinde ağırladığımız 6-7 milyon Suriyeliyi tutmakla Avrupa’ya ve topyekûn Batı’ya ne büyük iyilik yapmaktadır. Avrupa, bugün huzur ve istikrarını bize borçludur. Bunu gözü dönmüş kindar Nazilerin, ırkçıların anlaması beklenemez. Diğer Batılılarsa artık insafa gelip anlamalı ve fundamentalist, kimmiş görmeliler.
Irkçı veya Hıristiyan olarak ortaya çıkan yobazlar, İsveç'te de Almanya’da da dehşet saçabilmektedir.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp