Top
Prof. Dr. Çağrı Erhan

Prof. Dr. Çağrı Erhan

cagrierhan@yahoo.com

20/09/2020

Salgının uluslararası öğrenime etkisi

 
Küresel salgın dünya ekonomisinin çeşitli sektörlerini olumsuz etkiliyor. Özellikle hizmet sektörünün ağır bir darbe aldığını gözlemliyoruz. Dünyanın her yerinde turizmde daralma yaşanıyor. Bir yandan çeşitli seyahat kısıtlamaları, diğer yandan virüse yakalanma riski sebebiyle birçok insan bu yıl seyahat ve tatil planlarını değiştirdi. Benzeri şekilde uluslararası öğrenci hareketliliği de salgından olumsuz yönde etkilendi. Dünyadaki birçok üniversite uzaktan eğitime geçtiğini açıklayınca, bu kurumlarda okuyan uluslararası öğrenciler ya kendi ülkelerinde kalarak eğitimlerine uzaktan devam etme kararı aldılar, ya da kendi ülkelerindeki başka üniversitelere transfer oldular.
Türkiye açısından konunun üç boyutu var. Birincisi yurt dışında okuyan Türk öğrencilerin durumu. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) son derece isabetli bir kararla, dünya sıralamalarında ilk 1.000 içinde yer alan üniversitelerde okuyan Türk öğrencilerin Türkiye’deki kurumlara yatay geçiş yapabilmesine imkân verdi. Bu daha önce sadece ilk 500 içindeki üniversiteler için geçerliydi. YÖK’ün bu kararı almasından sonra başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere yurt dışında okuyan ve durumları kurallara uygun olan binlerce öğrenci kayıtlarını Türkiye’ye taşıdı. İlk 1.000’de yer almayan üniversitelerde kayıtları bulunan ama Türkiye’ye dönmek isteyen öğrenciler ise uzaktan eğitim yoluyla okullarına devam edecekler.
Türkiye açısından ikinci konu, yurt dışından Türkiye’ye okumak için gelen uluslararası öğrencilerin durumu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği hedef doğrultusunda YÖK, Yurtdışı Türkler Başkanlığı ve üniversitelerimiz arasındaki başarılı iş birliğinin neticesinde son beş yılda Türkiye’deki yabancı öğrenci sayısı dörde katlandı. Bugün 180.000 olan bu sayının küresel salgına rağmen daha da artması için tüm paydaşlar tüm güçleriyle çalışıyor. Turizmdeki belirgin düşüşün aksine, yurt dışından Türkiye’ye okumak için gelmek isteyenlerin sayısında fazla bir azalma gözükmüyor. Bunun iki temel sebebi var. Birincisi, kendi ülkelerindeki salgınla mücadele konusundaki uygulamaları gözlemleyen bir çok ebeveyn çocuklarının bu konuda başarılı bir sağlık performansı sergileyen Türkiye’de okumalarını istiyor. Her ne kadar ülkemizdeki üniversitelerde, uygulamalı dersler hariç, uzaktan ya da hibrit eğitim modelleri uygulanacak olsa da, yabancı uyruklu öğrenciler Türkiye’ye gelmek konusunda ısrarcılar. Bu noktada, 15 Aralık’a kadar ülkemize gelebilecek olan bu öğrencilerin vizelerinin hızla verilmesi kadar, bu kişilerin ülkemize seyahatlerinin de temini gerekiyor. THY’nin her gün yeni bir yurt dışı destinasyona uçuşunu yeniden başlatması bu anlamda çok sevindirici. Konsolosluklarımızın da, öğrenci vizeleri konusunda –Dışişleri Bakanı’mız Mevlût Çavuşoğlu’nun direktifleri doğrultusunda- çok süratli hareket ettiklerini görmek memnuniyet verici bir gelişme.
Son olarak küresel salgın, öğrencilerin ve akademisyenlerin kısa süreli yurt dışı akademik faaliyetlerini de sekteye uğrattı. Başta Erasmus hareketlilik ve değişim programları olmak üzere çok sayıda öğrenci ve akademisyen başka bir ülkede öğrenim-öğretim tecrübesi yaşama planlarını ertelemek zorunda kaldı. Şimdilik güz dönemini de etkileyeceği kesinleşen bu durumun bahar yarıyılında da devam etmesi kuvvetle muhtemel.
Salgın bir süre daha herkesi etkilemeye devam edecek. Dünyanın birçok ülkesinden farklı olarak Türkiye’de eğitimin salgın döneminde de kesintisiz devam etmesi Millî Eğitim Bakanlığının ve Yükseköğretim Kurulunun olağanüstü çabalarıyla gerçekleşiyor. Öğretmenlerimiz, akademisyenlerimiz, okul ve üniversite yönetimlerimiz yeni dönemin gereklerine hızla adapte oluyorlar. Bu vesileyle yeni eğitim-öğretim yılının tüm öğrencilerimize, eğitim camiamıza ve velilerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp