Top
Öcal Uluç

Öcal Uluç

ulucocal10@gmail.com

17/01/2020

VAR’a bile kurulan TUZAK!..

Spor basını, kulüp yöneticileri, takımların teknik adamları, hatta sporcular artık bıktı usandı; tabii büyük taraftar kitleleri de!..
“Neden” bıktılar, usandılar; “Tuzak kurulmasından!..”
Nedir, Tuzak; Türk Dil Kurumu Sözlüğüne göre; “1. İsim; Kuş veya yaban hayvanlarını yakalamaya yarayan araç veya düzenek. / 2. İsim, mecaz; Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo.” Kimse kızmasın, gücenmesin ve diyorum ki; “Teşbihte (Benzetmede) hata olmaz!..”
Bakınız; ne yazık ki, “VAR çıktığından beri”, futbol sahalarımızda TDK’nın sözlüğündeki “TUZAK” maddesinde yazılı olan açıklamalara benzeyen ve uyan bir tablo var.
“Düzenek ve araç yerine ‘VAR’ı koyun, “Kuş ya da yaban hayvanları yerine ‘kulüp yöneticilerini, teknik adamları, sporcuları’ koyun ve de “kurulan düzen ve komplo” yerine de ‘itirazlı / ihtilaflı gol / penaltı / ofsayt pozisyonlarında çalınan ya da çalınmayan düdüklerde VAR’a gidilmemesini’ koyun”; ortaya çıkan tablo; tam da “Tuzak” kelimesini anlatır.
Gidilmediği zamanlarda, “gidilmeyen pozisyonda, eğer ‘verilen karar’ maç sonucunu, Süper Lig’de şampiyonluk, Avrupa kupalarına katılma, düşmeme yarışını, kupada elenme elenmeme mücadelesini etkiliyorsa”, sporcular da, teknik adamlar da, sonra yöneticiler de, “örnekleri çok” isyan edeceklerdir ve de ceza üstüne ceza yiyeceklerdir; tam bir tuzak!..
Şimdi “o tuzak” bilerek yapılmış da, olabilir, “bilmeden, hesaplanmadan” da; ama “bilmeden ve hesaplanmadan, o kararın ortaya çıkardığı tuzak” da, “bilinen ve hesaplanan” tuzak gibi, “doğrudan” evet, dorudan “VAR’a gidilmemesinden” doğmaktadır!..
 “Gidilse”, tuzak “bilinse de hesaplansa da, bilinmese hesaplanmasa da” ortadan kalkacak ve “gerçek kararı, beyaz kararı da, siyah kararı da” VAR verecektir; “VAR’dan ve kararından kaçılmaz”; böylece kimse de “Bize tuzak kuruldu” diye düşünmez, isyan etmez ve tuzağa da düşmez!..
“Efendim, ben bile VAR konuşmalarını dinlemiyorum, neden açıklayalım” açıklamaları, “bazı” hakemlere “bilinen ve hesaplanan tuzakları kurmalarının yolunu açarken, “birçok” hakemi de çaldığı ya da çalmadığı düdükle verdiği “hatalı” kararın “bilmeden ve hesaplamadan” oluşturduğu tuzağa sporcuları, teknik adamları, yöneticileri düşürdüğü gibi, kendini de düşürmektedir!..
Mesela ve işte, Ç. Rizespor-Galatasaray maçında “hakemin VAR’a gitmemekte direndiği “Emre Akbaba’ya  yapıldığı kanaatini uyandıran penaltılık pozisyonda” olduğu gibi!..
Halis Özkâhya “VAR’a gitse ve sonra ‘penaltı yok’ dese”, hiçbir şey olmayacak. Ama bu karar, “ikinci maçta olsa ve de Galatasaray elense” ne olacaktı; ceza almayan futbolcu kalmayacak, büyük bir ihtimalle Fatih Hoca da, Mustafa Başkan da sıraya girecekti!..
Ve de bu tablo, “TUZAK” olmayacak mıydı?..
Desen ki, “Böyle durumlarda VAR konuşmaları açıklanacak”, bak bakalım, Halis Özkâhya, VAR’daki  adını sanını TV’de yorum yapan arkadaşlarımızın da bilmediği hakem “Burada incelenmesi gereken bir durum var” diye ikaz etmişse anında “Benim önümde oldu, karar benim, sen karışma” mı diyecek, yoksa VAR’a koşa koşa mı gidecekti?..
Bakınız, “hakemler konusunda” yarım yüzyıldan fazla “hep bardağın dolu tarafına bakarak yazı yazan, yorum yapan” ben bile, artık ve hele hele “uzun zamandır FIFA kokartları takan” ve de “en tecrübeli” hakem arkadaşlarımızın yaptıkları hatalara, “Herkes hata yapabilir, onlar da insan” penceresinden bakamaz hâle geldim.
“VAR’a rağmen” bu “maç sonucuna etki eden” hatalar yapılıyorsa, sebebi “VAR konuşmalarının açıklanmama garantisi” ile VAR’ın da “çözüm” değil “problem” mekanizması hâline getirilmesidir!..
VAR’a bile kurulan “TUZAK” da işte böyle oluşturulmaktadır; ey Federasyon ve Merkez Hakem Komitesi başkan ve üyeleri!..

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp