Beşiktaş şampiyonluk ateşini Erzurum'da yaktı ve G.Saray'a 8, F.Bahçe'ye 7 puan fark attı. Bu kapanır mı, kapanmaz...    

Ve huzurlarınızda; şampiyon Beşiktaş. "Şampiyon" diyorum çünkü büyük yarışın büyük takımı dün gol düellosuna dönen Erzurum'daki renkli gecede Süper Lig yarışını bence noktaladı.
Şampiyon; Beşiktaş!
Başta Ahmet Nur Çebi, Sergen Yalçın ve ekibini bütün kalbimle kutluyorum.
İşte kıt imkanlarla yol almak budur. Goller atıp goller yese de yeise düşmeyen inatçı güç budur.
Takım mühendisliği ve yönetim sanatı adına; gerçek büyüklük budur. Helal olsun size...
Sözün özü; Beşiktaş hata yapsa da futbol oynuyor kazanıyor, diğerleri mi, konuşurak kaybediyor. Haliyle Beşiktaş; G.Saray'a 8, F.Bahçe'ye 7 puan fark attı. Bu kapanır mı, kapanmaz! Aksine bugünden buraya yazıyorum; bütün kupaları kazanır Beşiktaş.     
* * *
Peki mükemmel mi Beşiktaş, kesinlikle hayır. Zaafı çok. En büyük tehlike de; rehavet! Hiç golü bulduktan 6 dakika sonra şampiyon (!) takım duran toptan gol mü yer? Yiyorsa problem büyük. Hele Vida gibi tecrübeli biri Schwechlen'in golüne seyirci kalıyor ve Emrah'ın vuruşunu kaleci Ersin olmayacak şekilde içeri alıyorsa bunun adı, gaflettir. Dikkat beyler! Şampiyona yakışmıyor bunlar.
Tamam önde Atiba, Larin, Oğuzhan ve Ghezzal'le inanılmaz baskı kurdu, goller üretti Beşiktaş ama goller de yedi. Sıkıntı; Aboubakar'ın olmaması mı, değil. Onu; Larin, Oğuzhan , Ghezzal ve Töre ile telafi ediyor Beşiktaş.
Ancak Josef'in eksikliği her türlü hissediliyor. Tek ön liberolu oyunda Atiba'yı değil de Dorukhan'ı kullanmak akılcı mı, hayır, takım savunması çöküyor ama mecburiyet.  
Yılmaz Vural gibi kurt hoca affeder mi, bunları? Affetmedi nitekim. Az daha kazanıyordu maçı. Sergen Yalçın ve ekibi bu zaafın sebeblerini gelecek adına iyice irdelemeli.

MAÇIN ADAMI: Ghezzal