Top
Halime Gürbüz

Halime Gürbüz

halime.gurbuz@tg.com.tr

25/10/2020

Ders almak

Kadının birisine arkadaşları “Senin” demişler “kocana karşı bir ayrı bağlılığın, hürmetin var. Söz ağzından çıksın yeter. Bir dediğini iki etmiyorsun. Hâline hem şaşıyor, hem imreniyoruz.”
“Bakın, anlatayım” demiş kadın…
“Evlendiğimizde beni gelin getirirken bir ata kendisi bindi, bir ata ben bindim. Önde o, arkada ben, evimize doğru gelirken, benim bindiğim at bir defa tökezledi. Arkasına döndü ve ata: 
“Bir!” dedi. 
Biraz daha gittik, at yine tökezledi. Döndü, ata: 
“İki!” dedi.
 Bir müddet daha gittik. At bir daha tökezledi. Geriye döndü, atın yanına geldi ve ata 
“Üç!” dedikten sonra tabancasını çıkarıp kafasına bir kurşun sıktı, atı öldürdü. 
Ben bu hadise karşısında büyük bir şaşkınlığa düştüm. “Ne günahı vardı dedim, zavallı atın? ”
Geriye döndü ve bana 
“Bir!” dedi. 
O günden sonra “Bir!” dediğini “İki!” etmedim.

* * *

Hep hikmetli konuşan Lokman Hekim’in teni hayli siyah, dudakları da kalınmış. Değerli sözlerini duyarak hayranı olan biri yanına gelmiş. Gelmiş ama bir bakmış ki hayalinde büyüttüğü Lokman, kara suratlı kalın dudaklı biri. Şaşkınlıkla yüzüne bakarken Lokman Hekim adamın içinden geçenleri sezmiş ve şöyle demiş;
– Hayrola birader, boyayı mı beğenemedin, yoksa boyacıyı mı?

***
Üstadının yanına gelen öğrenci yakınıyormuş:
“Bize hikâyeler anlatıyorsun ama anlamlarını açmıyorsunuz...”
Üstadı cevap vermiş:
-“Biri sana meyveyi çiğneyerek ikram etse hoşuna gider miydi?..


Ninem diyor ki; Nasihat tutmayanı musibet tutar.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları