Top
Abdüllatif Uyan

Abdüllatif Uyan

abdullatif.uyan@tg.com.tr

13/01/2021

"Bu makâma nasıl geldin?"

Cemâleddîn Aksarâyî anlatır:
Hasan-ı Basrî hazretlerine bir kadın geldi ve kendisine;
“Benim kızım öldü. Bir duâ öğretin de, onu okuyup kızımı rüyâda göreyim” dedi.
O da bir duâ öğretti.
Kadın teşekkür edip ayrıldı.
Ertesi gün tekrar geldi.
Ama kadıncağız ağlıyordu!
Büyük zât sordu ki:
“Niçin ağlıyorsunuz?”
Kadın dedi ki:
“Kızımı, rüyâda gördüm.
Cehennemde yanıyordu”
Büyük zât çok üzüldü!
Ve o gece rüyâda Cennete girdi.
Muhteşem bir köşk gördü.
Önünde de bir kız vardı.
Ona yaklaşıp sordu ki:
“Sen hangi peygamberin hanımısın, yâhut kızısın?”
O kız da cevâben:
“Ben, peygamber kızı değilim.
Peygamber hanımı da değilim.
Filânca hanımın kızıyım” dedi.
Büyük velî şaşırdı!
“Annen, senin Cehennemde yandığını söylemişti. Bu makâma nasıl geldin?” buyurdu.
Kız şöyle anlattı:
“Biz, bin kişi azap görüyorduk.
Bir Müslüman kabristana geldi.
Onbir defâ İhlâs-ı şerîf okudu.
Ve sevâbını, bizlere bağışladı.
O anda azâbımız durdu.
Çünkü Hak teâlâ; (Ey melekler! Burada azap görenlerin hepsini affettim. Onları Cennete götürün ve birer makâm verin) buyurdu.
Bana da bu makâm verildi."
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp