Top
Yekta Güngör Özden

Yekta Güngör Özden

yektagozden@sozcum.com

05/07/2021

Özlüyorum

– Özlem, yürek yangınıdır-

Yaşam rüzgârlarından biri, kimi zaman fırtınaya dönüşen özlemdir. Çok güçlü kavuşma, erişme isteği olarak özellikle ayrı kalanların yaşadığı, tutku düzeyindeki buluşma, karşılaşma yangısıdır. Beklentinin burukluğu, beklenenin gelmesi, beklenenlerin oluşması, gerçekleşmesiyle giderilir. Buluşmanın, kavuşmanın özgün mutlulukları insanın yaşam gücünü dokur, pekiştirir. Mutluluk en doyurucu yürek besinidir.

Yaşamımızı renklendiren ve çekilebirliğini artıran güçler ve değerler ulusal dayanaklarımızdır. Bunların başında birey olarak MUSTAFA KEMAL ATATÜRK gelir. On beş yıla yakın avukatlığını yaptığım arkadaşı, en yakını İSMET İNÖNÜ gelir. Özlem ateşlerimizin alevleri her zaman ruhumuzu ısıtmaktadır. Onların konuşmalarını, davranışlarını yaşam ışıklarımız olarak her zaman arıyorum. Kendilerini içtenlikle anıyorum. Başarıları en özgün, en değerli atılımlardır. Ulusal miras saydığım eserleri hepimizin (karşıtları ve değerbilmezler ayrı) kıvanç duyduğu kazanımlarımızdır. ATATÜRK' ümüzün başta Gençliğe Seslenişi tüm demeçleri ve konuşmaları tarihsel belgeler olarak hepimizin göğsünü kabartan açılımlardır.

Fakülte dönemine kadar öğrenciliğimizde gururla söylediğimiz 10.Yıl Marşı ile “Dağ -Başını Duman Almış” la, başlayan Gençlik Marşı dilimizin ve dudaklarımızın özgün tadlarını oluşturuyordu. İSTİKLÂL MARŞI'mızın birbirinden anlamlı dizeleriyle yankılanan duygularımız yüreklerimizi sıcak tutan coşkularımızdır. Benim yazdığım GENÇLİK ANDI ilk kez 10 Kasım 1960'da Anıtkabir'de, sonra 2002 yılına kadar her 19 Mayıs'ta Gençlik Gösterilerinden önce 19 Mayıs Stadyumu'nda (Ankara) okundu. Atatürk ve arkadaşlarına bağlılık ve yükümlülüklerimiz bize onur veren, kıvanç dokuyan duygularımızdır.

Millî Birlik Komitesi'nin uygun bulmasıyla okunan Gençlik Andı şudur:

“Türk Gençliği olarak özgürlüğün, bağımsızlığın, egemenliğin, Cumhuriyet ve Devrimlerin yılmaz bekçileriyiz. Her zaman, her yerde ve her durumda ATATÜRK ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığı geçmek için tüm zorlukları yeneceğimize namus ve şeref sözü verir, kendimizi büyük TÜRK ULUSU'na adarız.”

Esenliği, ilişki güzelliğini, dostluğu, arkadaşlığı yaşamın özgün dayanakları, mutluluğun gerekçeleri olarak önemsiyor ve yaşıyorum. Katkısı olan yakınlarıma, dostlarıma, meslektaşlarıma ve arkadaşlarıma çok çok teşekkür ediyorum. Bunlar olmadıkça ve uzak kaldıkça yaşamın ne tadı olabilir ki…

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları