Salgında henüz birinci dalga sona ermeden ikinci pikin yaşanıyor olması, toplumda derin bir endişe yaratmış durumda.

Konuştuğum yurttaşlar hep aynı şeyi soruyor:

“Ne yapacağız, nasıl korunacağız? Yoksa bu virüse yakalanmamak mümkün değil mi?..”

★★★

Onlara ülkemizin güven veren saygın bilim insanlarının açıklamalarını takip ederek önerilerini eksiksiz yerine getirmeleri gerektiğini, bu takdirde virüs belasından uzak durmanın mümkün olduğunu söylüyorum.

17 Mart tarihinden bu yana, kelimenin tam anlamıyla tecritte yaşayan, 65 ve üstü yaş grubuna dahil bir yurttaş olarak da aldığım kişisel önlemleri anlatıyorum:

“Kalabalık yerlerden uzak duruyorum. Kapalı mekanlara mecbur kalmadıkça girmemeye, zorunlu olarak girsem bile çok kalmamaya özen gösteriyorum. Çıkınca ellerimi, kollarımı hemen kolonya ile siliyorum. Sokağa her zaman maskeyle çıkıyorum. Hatta bazı kereler üst üste iki maske kullanıyorum. Yanımda mutlaka kolonya ve dezenfektan bulunduruyorum. Ayrıca sosyal-fiziksel mesafeyi korumaya aşırı özen gösteriyorum. Eve dönüşümde de giysilerimi dışarıda bırakıp banyo alıyorum…”

★★★

Elektronik posta yoluyla görüş isteyen değerli okurlarım ve sosyal medya takipçilerimle de Dr. Erkan Öztürk'ün şu değerli uyarı ve önerilerini paylaşıyorum:

“Pandeminin en başından beri aktif olarak hasta bakıyorum. Onlarca Covid-19 pozitif hasta gördüm. Ama hâlâ negatifim!..

Sadece ben mi?

Klinikte 70 kişiyiz, 67'mız negatif!..

İki arkadaşımız izindeyken, biri de çalışırken -ama yüksek ihtimalle gene ailesinden- virüs kaptı.

Velhasıl koronadan korunmanın sihirli bir yöntemi yok, sadece klasik tedbirleri disiplinli bir şekilde uygulamak gerekiyor.

Formül basit; maske, maske, maske ve mesafe…

Bunun için de mutlaka ama mutlaka, iyi bir maske kullanmalısınız.

Ben hasta bakarken N95 takıyorum, cerrahi maske sizi bunaltıyor olabilir ama koruyuculuğu iyidir…

★★★

Toplu taşıma araçları fiziksel mesafeyi koruma konusunda en ciddi problem.

Bu nedenle toplu taşımayı kullanmak zorunda olanlar, çok dikkatli davranmalılar…

★★★

İstisnaları elbette var ama benim pozitif hastalarımın çoğunluğu, başından itibaren virüsü önemsemeyen, haliyle tedbirlere pek riayet etmeyen gruptan çıkıyor.

Özetlersem;

‘Korona hepimize bulaşacak kurtuluş yok' yaklaşımı, sadece önlemlere uymamakta direnenler için geçerli, diğerlerinin böyle bir kanıya saplanmaları çok yanlış!..”  

★★★

Dr. Erkan Öztürk çok haklı.

Koronaya yakalanmamak mümkün.

Yeter ki virüsü bizden uzak tutan şu üç önlemi asla ihmal etmeyelim:

Maske, mesafe, hijyen…